*34*
×××
Tunç: Nerdesin kanka?
Tunç: Sınıftayım seni bekliyorum
Yakut: Yoldayım, geliyorum.
Tunç: Of sınavlar başlıyor resmen bugün
Tunç: Çok yüksek almam lazım
Tunç: Beni çalıştır
Yakut: Sınav günü?
Tunç: Ne günü olduğu önemli değil
Tunç: Önemli olan çalışmak
Tunç: Bu sene takdir alamazsam babam tamirhaneye vercek yeminle
Tunç: Notlarımın yükselmesi sözüyle bu okula geldim
Yakut: Tamam çok konuştun
Yakut: Aç defterini, arabadan indim
Telefonumu gülerek cebime koydum. Artık hayatımda birilerinin olması beni rahatsız etmiyordu. Hatta bunu sevmeye başlamıştım. Sevdiğim insanları merak etmem, endişelenmem... güzeldi. Mesela hafta sonu olduğu için iki gün Tunç ile görüşememiştik ve en son onu kötü halde gördüğüm için mesaj atıp durmuştum. Tekrar kafayı bulmasını istemezdim.
Sınıfın kapısından içeri girince direk sırama baktım. Tunç, dediğimi yapmış ve defterini açmış çalışıyordu. Beni görünce ayağa kalkıp kenarıya kaydı. Ben sıraya geçtikten sonra yanıma oturdu. "Herkes sana o kadar zeki, çalışkan deyip duruyor. Biraz da kankana hayrın dokunsun."
Güldüm. "Bunu son dakika söylemen ne kadar doğru? Üç ders sonra sınav var."
Beni umursamadan çarpıkça güldü. "Aslında ben senin yanına oturmadan önce sınıfın en çalışkanının sen olduğunu öğrendim. O yüzden yanına oturdum." Göz kırptı. "Anlarsın ya. Sınavda falan."
Çantamdan defterimi çıkardım. Gezegen çantamı dolabıma koyduğu için o gece çantamı almaya gitmemiştim ama ertesi sabah dedem Şerif abi ile aldırtmıştı çantamı. "Anlıyorum. Haklısın." O sırada Matematik öğretmenimiz sınıfa girmişti. Ayağa kalktık. Hoca'nın komutuyla yerimize otururken Tunç'a doğru fısıldadım. "Yalnız okulun sınavları kelebek sistemiyle yapılıyor."
Gözlerini büyüterek bana döndü. "Şaka?" Başımı olumsuzca salladım. "Gerçekler..."
Ofladı. "Ama bana kimse bunu söylemedi."
"Aşkının peşinden koşayım derken hangi okula geldiğinle ilgilenseydin mutlaka sana bunu söylerlerdi." Ona, ima ile çarpıttığım lafa karşı yüzünü düşürdü. "Of hatırlatma. Babam içtiğimi anladı ama anlamamazlıktan geliyor. Sanırım müdür aramış. Aniden gelip beni tornacıya vermesinden korkuyorum."
Hoca, sınıfın ısrarı üzerine üç ders sonraki kimya sınavına çalışmamıza izin verince sınıfta bir uğultu olmuştu. Çoğu öğretmen bu son anda çalışmalarının bir faydası olmadığını biliyordu ama bence kendi çıkarları yüzünden izin veriyorlardı. Hoş, öğrenci de kendi çıkarları için istiyordu. Karşılıklı al gülüm, ver gülümdü. Alan memnun, veren memnun. Gerisini kimse sormuyordu zaten.
×××
Kantinde çikolatalı sütümü yudumlarken etrafı inceliyordum. "Üçüncü soruyu ne yaptın?"
Pipeti ağzımdan uzaklaştırdım. "Soru neydi?"
"Aromatik hidrokarbonları soruyordu. C yaptın değil mi?"
Başımı belli belirsiz salladım. "Sanırım."
"Olley be! Biliyordum! Bir yanlışım var. 95 alıyorum! Babam benimle gurur duyacak!"
Karşımdaki sandalyenin çekilmesiyle oraya döndüm. Taylan gelmişti. Masaya oturup Tunç'a döndü. "Bence o beş puanı nerden kaybettiğini soracak ama yine de sen bilirsin."
Tunç suratını buruşturdu. "Ebeveynlerin mükemmelliyetçi oluşlarından nefret ediyorum."
Bundan en çok ben nefret ediyordum ama bir şey demedim. Taylan önümdeki en sevdiğim çikolata olan küçük paketli petitolarımdan birinin paketini açarak ağzına attı. Kaşlarımı kaldırdım. Hem yüzüme bakmıyor hem de çikolatalarımdan yiyordu!
Tunç'a döndü. "Yarın fizik sınavında ne yapacaksın? Fiziği sevmediğini söylemiştin?"
Taylan'ın koluna vurdum. "Çikolatamdan yiyorsun!"
Bana döndü. Önümdekilerden bir tane daha aldı. "Pardon, elim kaymış."
Tunç homurdandı. "Evet Fiziği sevmiyorum, aslında uapamıyorum. İlk notum 50. Bu sefer daha yüksek almam lazım."
"Seni çalıştırabilirim. İlk notum 100'dü."
Çikolatalarımı kendime çektim. "Hala yiyorsun ya!"
"100 mü? Nesin sen abi? Uzaylı mı?"
Kimse neden beni tınlamıyordu? Taylan, ağzı benim çikolatalarımla dolu olduğu için elini tersiyle ağzını kapatıp güldü. Başı öne düştükçe muhtelemen uzun tutmayı sevdiği saçları sallanıyordu. "Öyle de denebilir. Neyse, çıkışta gelirsin. Zaten artık evimi bildiğini zannediyorum."
"Tamam o iş bende. Yakut ile beraber geliriz."
Kaşlarımı çattım. "Biri çikolatamı yer, biri beni çikolatamı yiyen adamın evine çağırır!"
Kollarımı bağlayarak arkama yaslandım. "Kanka hayırdır, ne bu öfke? Yoksa..." Tunç'un bacağına tekme attım. Cümlenin devamını çok iyi biliyordum. Neyse ki susmuştu.
Taylan gülerek arkasına yaslandı. "Başka çikolata var mı? Canım çekti."
Önümdeki çikolataları ona doğru ittirdim. "Al, hepsini ye!" Gerçekten de yemeye başlayınca homurdanarak telefonumu çıkardım. Öğle molası bazen bitmek bilmiyordu.
Hiçbir bildirim göremeyince telefonumu kapattım. Neden mesaj atmıyordu?
Taylan, ayağa kalktı. "Ben kaçtım. Akşam görüşürüz." Elini gözümün önünde salladı. "Çikolata için teşekkürler."
"Defol." diye mırıldandım. Sırıtarak gitti. Yakışıklı olmasına yakışıklıydı ama çok sinir bozucuydu. Ayrıca benim Gezegen'im vardı. Benim Gezegenim mi?
Telefonum sanki bunu beklediğimi bilir gibi titreyince heyecanla açtım.
"Ne oldu kız? Gizli âşığından mesaj mı geldi?" diyerek telefonuma bakmaya çalışan Tunç'u umursamadan mesajı açtım.
Gezegen: Sınavın nasıl geçti?
Gezegen: Kendimden çok sana güveniyorum
Gezegen: Kesin güzel geçmiştir
Gezegen: Çalışkansın sen
Yakut: Bana karşı olan güvenin göz yaşartıcı
Yakut: Sınav iyi geçti ama inşallah sonucu da öyle olur
Gezegen: Olur olur
Gezegen: Bu aralar kendinden çok bahsetmiyorsun
Gezegen: Nasılsın ruhsal olarak?
Yakut: Sen de bu aralar yazmıyorsun
Yakut: Farklı şeyler düşünmeye başlıyorum
Gezegen: Pardon ne gibi?
Yakut: Bu sıralar seni meşgul eden bir şeyler mi var?
Gezegen: Ne mesela?
Yakut: Bir kız?
Gezegen: Jfofndldmdkfpfkcpxmdpdm
Gezegen: Ciddi misin?
Gezegen: Oy sen beni kıskandın mı?
Yakut: Ne alaka?
Yakut: Sadece
Yakut: Öyle bir şey varsa bileyim yani
Gezegen: Korkma güzelim
Gezegen: Sana olan hislerimden gram bir şey kaybetmedim
Gezegen: Aksine
Gezegen: Bazen sana o kadar yoğun hissediyorum ki
Gezegen: Hislerimi sana anlatıp seni korkutmak istemediğimden yazamıyorum
Gezegen: Sana karşı o kadar doluyum ki
Gezegen: Konuşsam susamayacağımdan
Gezegen: Ağzımı açamıyorum
(Görüldü.)
×××
Bölüm nasıldı???
Yıldız parlasın lütfen.💛
Sizi seviyorum.💜
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro