Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

7.Bölüm : Aşıklar Tepesi


( Zeynep , Melis'le uzun bir yürüyüş yapıyor . Melis ile son gününü geçiriyor . Havaalanında ise  onları büyük bir sürpriz bekliyor .) 


 Z'' O kadar yorgunum ki .. ''

M'' Sen mi , Ben mi ? '' 

Z '' Senin aklına uyup bu kadar yolu yürümemeliydim .. ''

M '' Fena mı oldu . Adrenalin yaşamış oldun sayemde :)  '' 

Z '' Ne demezsin . ''

M '' Emin ol buna değecek . Ben gördüm çok güzel bir yer .. ''

 Son yaşanan olaydan sonra Melis arkadaşını neşelendirmek için , internette gördüğü çok güzel manzarası olan bir yere götürmek istedi . Tabi ikisi de yolu bilmiyordu . Yakın olduğu düşüncesi ile yola çıkmışlardı ancak yol uzadıkça uzamıştı .. 


Melis biraz daha şanslıydı çünkü spor ayakkabı vardı ayağında . Zeynep ise babet giydiği için ayakları şişmişti . Tüm bu çabalarının sonunda dik bir yokuşu çıkıp , harika bir manzara ile karşılaşınca ikisi de yorgunluklarını unutmuşlardı . Tepesine kuşların konduğu , dev gövdesi ile asırlık olduğu her halinden belli olan bir çam ağacının dibine atmışlardı kendilerini ..

Zeynep ayakkabılarını çıkardı ve ikisi de sırtlarını ağaca yaslayarak konuşmaya başladı ;


Z : '' Gerçekten fotoğraftakinden daha güzelmiş .. ''


M : '' Sana söylemiştim . Hem burasının adı neymiş biliyor musun ? ''


Z : '' Neymiş ? ''

M : '' Aşıklar Tepesi .. '' 

Z : '' Burada böyle bir yer olduğunu bilseydim daha önce kesinlikle gelirdim .. '' 



İkisi de o an birbirlerinin aynı çocuğu yani Yağız'ı düşündüklerini bilmiyorlardı . Gerçi Melis , Zeynep'in bakışlarından bunun farkına varıyor ama kendisi de istem dışı kendini bu hayale kaptırıveriyordu ..


Z : '' Ne düşünüyorsun ? ''

M : '' Hiç . Yarın dönüyorum ama içimde bir korku var senden ayrılmak istemiyorum .. ''

Z : '' Bende onu düşünüyorum . Sen gidince muhtemelen birbirimize gireriz babamla .. ''

M : '' Sakın öyle bir şey yapayım deme . Her türlü derdini sıkıntını bana açabileceğini biliyorsun .. ''

Z : '' Ondan kuşkum yok ki . Ama .. ''

M : '' Aması falan yok . Anlaştığımızı umuyorum .. '' 

Z : '' Peki .Ayrıca beni buraya getirdiğin içinde teşekkür ederim .. ''

M : '' Rica ederim . Bizde artık İstanbullu sayılırız kızım :) '' 


Bu son cümlenin ardından birlikte gülüştüler . Ardından Melis , dövmesinin üzerine krem sürerken , Zeynep'te doğrulup üstünü başını temizledi . Ardından biraz ileride bir kafe olduğunu fark ettiler . Burada bir kahve içmenin iyi olacağını Melis söyledi . Zeynep'te hem ayakları hala ağrıdığı için hem de eve gitmesi isteği duymadığı için koşulsuz uydu bu teklife ..


Burasının manzarası daha da bir güzeldi . Boydan boya katlanır camla kaplı , merkezdekilere göre biraz da küçük bir yerdi. Ama Zeynep zaten böyle yerleri , kalabalık yerlere göre daha çok severdi ..


M : '' Gerçekten o bahsettiğin çocukla konuşacak mısın ? ''

Z : '' Nerden çıktı şimdi bu ? ''

M : '' Bilmem . Öyle aklıma geldi .. '' 

Z : '' Bilmiyorum Melis . Gerçekten kafam çok karışık . Bir yandan babama canım sıkkın , diğer taraftan onu düşünüyorum sürekli . Burada yaşadığım yalnızlığı saymıyorum bile .. ''

M : '' Sondan başlarsak öncelikle şu yalnızlık lafını bir unut . Ben hep senin yanındayım bunu biliyorsun . Ayrıca baban konusunda beklemekten başka yapabileceğin bir şey yok . Sonuçta daha net bilgiler edinmeliyiz . Bu süreçte sende onun gözüne batma derim .. ''

Z : '' Söylemesi Kolay ama nasıl olacak o iş ? ''

M : '' Sabır ederek .. '' 


Melis'in iyi niyetinden şüphesi yoktu Zeynep'in . Ama bu kadar kolay olmayacağını kendisi de biliyordu . Ayrıca Yağız konusunu kendisi açmış  fakat onunla  ilgili bir yorum da yapmamıştı . Bunun üzerinde fazla durmadı Zeynep . Kahvelerini içtikten bir taksi çevirip , eve gittiler ..


Sabah gözlerini açtıklarında ikisinin de içine bir hüzün çöktü . Ayrılık kelimesini etmeden kahvaltılarını ettiler . Melis bir yandan da aklından çıkaramadığı çocuk için kendine kızıyordu . İçten içe
'' en yakın arkadaşıma ihanet etmek bana yakışır mı ? '' diyordu . Tek tesellisi '

'' Batman'a gidince zamanla unuturum nasıl olsa '' oldu ..


Havaalanına gitmek için taksi çağırdılar . Aslında daha çok erkendi ama İstanbul'un trafiğine bu kısa zamanda ikisi de alışmıştı . Gerçekten de düşündükleri kadar uzun ve sıkıcı sürdü yol . Sonunda iç hatlar kısmına giriş yaptıklarında taksiden indiler . Tam ikisi de içeriye doğru yönelmişti ki , İkisinin de aynı anda dikkatini çeken bir olay oldu . Yağız , elinde çekçekli valizi ve yanında çok iyi bildikleri bir kız . İkisinin de ağzı açık kaldı . Uzun uzun baktılar ve Melis mırıldanarak konuştu ;   '' ROJİN '' 

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro