Mahzenin girişinin olduğu gizli bir bölgede adamların gelmesini bekliyorlardı.Akşam olmak üzereydi dışarda şiddetli bir yağmur başlamış şimşek çakması anlık ortamı aydınlatıyordu.Bir yandan hava iyice gürüldemeye devam ediyordu.Uzun zamandır böyle yağmur yağmamış gibiydi New York'a böyle.Saat yirmi üç'e doğru yaklaşırken sırılsıklam ıslanan iki adam harabe fabrikaya girdi.Her yerleri ıslanmıştı adamlar buldukları odun parçalarıyla ateş yaktılar.Yaktıkların ateşin başında ısınıyorlardı.Yanlarında getirdikleri bir bavuldan kıyafetler çıkardılar ve onları giydiler ıslanan elbiselerini ateşte yaktılar.Ceplerinden çıkardıkları bir şeyi önce koklayıp sonra ağızlarına götürdüler.Daha sonra ofisin olduğu bölgeye doğru yöneldiler.İki adam tüm gücüyle ofisteki parkeyi kaldırıp mahzene girdiler.İçerdeki tüm paraları yanındaki bavula doldurdular mahzenden yukarı çıkıp ofisten uzaklaşacakken Joe ve Mary yanlarındaki polislerle üzerlerine çöktü adamlar kaçmaya çalışsada hemen yakalandılar.Bir tanesine bizzat Joe kelepçeleri taktı ''İşte bu kadar iki adam tamamdır''diye sevindi.Mary acaba diğer iki adama nasıl ulaşacaklarını düşünüyordu.Ortalığı iyice araştırdıktan sonra ofiste ateşin olduğu yerde uyuşturucu buldular.Belli ki adamlar uyuşturucu kullanıyor bundan cesaret alıyordu.

Joe:

''Kaliteli ve cesaret veren bir uyuşturucu türü adamların banka soymalarına ve polislerle çatışmasına bakılırsa şaşırmamak gerek Mary. Bazı vakalar vardır o vakada en ufak ayrıntı bile önemlidir.bu uyuşturucudan örnek alsak iyi olacak. İnsanları zehirleyen bu şeyleri satanları ata ata bitiremedim ben atıyorum içeri yasalar yüzünden lanet olsun ki geri çıkıyorlar.Bir gün bunların başını bitireceğim biliyorum.''

''Amfetamin olmalı Joe. Geldiğim birim uyuşturucu birimi bu işlerden çok iyi anlarım ama amirim benim alanda daha başarılı olacağımı düşündü ve senin yanına terfi ettirdi. Lanet yasalar önümüzü tıkıyor haklısın. Sevgilim de bulaşmış bu işe bu yüzden onu terkettim.İlk başta böyle bir işte olduğunu bilmiyordum. Oda benim bir polis olduğumu bilmiyordu. Ne yaptımsa vazgeçiremedim iyice bağımlısı olmuş.Tedavi ol dedim olmadı maalesef.''

''Ne kadar üzücü bir hikaye ama bir dedektfin özellikle benle çalışan dedektifin böyle bir duygusal hayatı olmamalı asla kabul etmem.Ciddi bir iş peşindeyiz biz burada özel hayat falan anlamam artık ben''

''Ayrıldım biliyorsun Joe neden kızdın şimdi?''

''Kızmadım sadece uyarıyorum. En son Michael mafyadan birinin yolladığı ajana aşık olmuştu o dertten zor kurtulduk. Adamlar yapacağımız operasyonlar hakkında bilgi almak için ajan sokmuşlar.Bu yüzden bende çok dikkat ediyorum''

 Joe topladığı parçaları görevli memurlara verdi.Joe ve Mary evlerine döndüler operasyondan sonra.Diğer iki adamda yarın sorgulanmak üzere merkezdeki nezarethaneye atıldılar.Saat yirmi dördü geçmişti.Sıcak bir banyo yaptı Joe. Kendine bu saatte açık bulabileceği bir pizzacıdan pizza sipariş etti. Genelde bu saatte yemek yemek ona aykırıydı ama acıkmıştı bir kere.Ocağa kahve için su koydu bu arada kapı çaldı gelen pizzacıydı.Pizzasını aldı yanına kahvesini hazırladı afiyetle yedi içti.Saat gece bir olmuştu.Sherlock Holmes okumaya devam etti.Bazen işini yaparken onun gibi düşünmek işine yarıyordu.Bu kitapları defalarca okumuştu hiç sıkılmadan. Ona büyük üstad olarak bakıyordu bir roman karakteri olmasına rağmen. İşi yaparken gerçeklikle kurgu arasındaki çizgiyi iyi ayırıyordu tecrübeleri sayesinde. Evine haftada üç kez gelen hizmetçisi evin, kıyafetlerin temizliği ve ütüsü ile ilgileniyordu. Hizmetçisinin hazırladığı temiz yeni kıyafetini dışarı çıkardı sabah giymek üzere. Geceliklerini giydi lambaları kapattı ve derin bir uykuya daldı.

  Uyandığında zır zır zili çalıyordu kapıyı açtı gelen Mary'di onu içeri davet etti ve giyinmek için izin istedi. Mary içeride oturmuş telefonu ile meşguldü. Bir süre sonra Joe hazırlanıp geldi dünkü iki adamı sorgulamak üzere merkeze doğru yola çıktılar.