Zayn cebinden sigarasını çıkartmış, çakmağı ateşliyordu. Okulun önündelerdi ama Zayn okul kurallarının bugını bulmuştu, okul sınırları içinde içmediği ve okulda paket veya çakmak yakalatmadığı sürece ceza yemiyordu. Zayn de her gün okula tek sigara ile geliyor, yoldan geçen birinden çakmak bulup öğretmenleri delirterek okulun önünde sigara içiyordu.

Louis dizine kadar çorapları, futbol formasının üzerine giydiği kapüşonlu hırkayla arkadaşının sigarasını bitirmesini bekliyordu. İlk dersten hemen sonra antrenmanları vardı, Louis de futbol takımının kaptanı olduğu için kimse onun okula formayla gelip gitmesine bir şey demiyordu. Zayn'se okul formasının üstüne deri ceket giymiş, asi imajını pekiştiriyordu. Son sınıfların, doğal olarak bütün okul en popüler iki öğrencisi olduklarından -Louis'nin üstün futbol yetenekleri ve Zayn'in kötü çocuk tiplemesi sağ olsun- okula giren tüm kızlar ve bazı oğlanlar onlara göz süzüyor, iyice salak olanlar günaydın diyor, Zayn ve Louis ise kimseyi umursamıyordu. Zayn gökyüzüne bakarak sigara içiyor, Louis ise Hannah'ın ihanetini düşünmemeye çalışıyor ancak bir türlü başarılı olamıyordu.

Tam o sırada caddenin diğer tarafına, liselerinin tam karşısındaki Greenwich Lisenin önüne üstü açık, kırmızı bir spor araba geldi. Louis göz devirmekten kendini alamadı. Aptal Greenwich Lisenin aptal popüler çocukları. Niall Horan, boyalı sarı saçlarıyla ön koltukta oturuyor, şoförü arabayı kullanıyor -evet, züppe herif ve kendini beğenmiş arkadaşlarını her gün okula babasının şoförü bırakıyordu, görgüsüzler!- salak okul başkanı Payne ve kendini bir halt sanan okul grubunun solisti kıvırcık kafa Styles ise güneş gözlükleri gözlerinde, arka koltukta oturuyorlardı.

"Sikikler." diye mırıldandı Zayn, motorunu kilitleyip kaskını eline alırken. Louis okulun önünde üç aptalı seyreden topluluğu izlerken kafasını sallayarak onu onayladı.

Zayn ve Louis, bu üç maymundan nefret ediyorlardı ve haklı sebepleri vardı. Lisenin ilk yılında, henüz hepsi freshmanken okullarında arama olacağını öğrendiklerinde panik içinde bütün lise yasaklı eşyaları nereye saklayacaklarını bulmaya çalışıyorlardı. Zayn'de dolu bir paket sigara, Louis'deyse -o zamanlar buna merak salmıştı- bir şişe sprey boya vardı. Panik içinde ne yapacaklarını tartışırken Moron Payne ve Marul Kafa Styles kendi okullarının önünde dikeliyorlardı, onların panik hallerini görünce yanlarına gelmişler, eşyalarını onlara verirlerse saklayabileceklerini söyleyen ikiliye Louis ve Zayn inanma gafletinde bulunmuş, Moron'la Marul Kafalı da kendi elleriyle okullarının müdürelerine sigara paketiyle sprey boyayı teslim etmiş, Zayn ve Louis ceza almış, çıkışta da o iki aptalı döveceklerken Züppe Horan'ın babasının şoförü gelip üçünü alıp kaçırmıştı.

Zayn'le Louis bu olaydan sonra hınçla sürekli o üç
maymunla uğraşsalar da bir noktadan sonra sıkılmış, iki taraf sadece birbirine kötü kötü göz süzer hale gelmişti.

Evet, bu üçlüden kısaca Üç Maymun diye bahsediyorlardı ve hepsine birer de hakaret içerikli lakap koymuşlardı. Horan Züppe'ydi, Payne Moron, Styles ise Marul Kafa.

Zayn sigarasını söndürüp çöp kutusuna attıktan sonra birlikte içeri girdiler. Esmer olan ellerini deri ceketinin cebine sokmuştu, Louis ise spor salonuna gidip ısınmayı planlıyordu. "Neymiş senin şu intikam planların, anlat bakalım küçük şeytan." dedi dalga geçerek. Başkası olsa Zayn'in bu alaycı tavırlarına inanılmaz sinir olurdu ama Louis ona alışmıştı. Zayn sürekli her şeyle dalga geçiyor ve hiçbir şeyi ciddiye almıyor gibi gözükse de aslında sıkı bir dosttu.

Louis gözlerini bir noktaya sabitleyip planını anlatmaya başladı. "Öncelikle, Hannah'ın beni aldattığı salağa kız taklidi yaparak tavlamaya bakacağım. Belki Lottie'yi ikna edersem buluştururum da." dedi, sanki normal bir şeyden bahsediyormuş gibi. Zayn'in kendisine tuhaf tuhaf bakmaya başladığını fark etse de umursamayarak devam etti,  "Sonra Hannah'a, diğer piçin onu aldattığını kanıtlayıp ben de aldatacağım." dedi. Zayn kendisine ağzı aralık, kaşları yukarı kalkmış şok içinde bakıyordu. Louis umursamazca omuz silkti. "Hannah'dan çifte intikam, o piç kurusundan da hıncımı almış olacağım. Eğer benim varlığımı bile bile Hannah'la birlikteyse ondan da intikam almış olurum hem." Zayn ona 'sen delirmişsin' bakışları atsa da bir şey demedi. Louis ne kadar saçmalarsa saçmalasın Zayn hep arkasını kollardı, bu aralarında sözsüz bir kuraldı.

"Sen kimle aldatacaksın peki Hannah'yı?" diye sordu alayla. Louis bunu hiç düşünmemişti. Dudaklarını büzerek etrafına bakındı, kendisiyle göz göze gelmek için bekleyen ve göz göze geldikleri anda gülümseyen Eleanor'u görünce düşünmeden omuz silkti. "Bilmem? Belki de Eleanor'la."

Zayn kuru bir kahkaha atıp Louis'nin omzunu pat patladı. "Sana akıl sağlığı diliyorum dostum." Geri çekilip iki parmağını alnına götürüp asker selamı durdu ve okulun merdivenlerine yöneldi. "Malik kaçar. Adios Tommo!"