Bölüm 8|"İlk"
Sakura
Sasuke'nin dudaklarından çıkan o cümle, iliğime kadar korkmama neden oldu.
O cümle de binbir çeşit anlam vardı ve kötü olan kısmı da her anlamın kötü manaya gelmesiydi ki karşınızda ki insan sarhoşsa bu çok daha korkutucu oluyordu.
"Ne demek istiyorsun?" dedim ürkekçe çıkan sesimi umursamadan.
"Hiç. Hiçbir şey." dedi. Cidden? Bu çocuk benimle alay mı ediyordu?
Ah, ne diyordum ben?! Zaten benimle sürekli alay edip uğraşıyordu. Niye bu kadar takmıştım ki?
Beklenmedik bir şekilde Sasuke kolunu belime sardı ve beni diğer kızların yanına götürdü.
O eski yerine geçip tekrar kızlarla ilgilenirken, ben koltuğun ucuna geçmiş onları seyrediyordum.
Kızlarla arasında ki samimiyet haddinden fazla üzülmeme sebep olurken, aklımda ki tek şey acı verdiği halde neden hâlâ onu sevmemdi.
Aptalın tekiydim. O beni herkese rezil ediyordu. Ben ise hiçbir şey olmamış gibi onu sevmeye devam ediyordum.
Ama ondan vazgeçme düşüncesi bile beni öldürüyordu. Sanki onsuz hiçbir şey yapamayacakmışım gibi oluyordu.
Sasuke'yi izlemeyi bırakıp başkalarına bakmaya başladım. Herkes dans ediyor ve eğleniyordu, sanki hayat çok kolaymış gibi.
İnsanları anlamakta güçlük çekiyordum. Başta kendim olmak üzere hem de. Kendimi bile anlayamıyordum. Ben ne yapıyorum diyordum ama verecek bir cevabım olmuyordu. Sadece cevabını bilmediğim sorular soruyordum kendime.
İlerideki birinin bana doğru geldiğini fark edince suratımı merakla buruşturdum.
"Bunu size şurada ki beyefendi ısmarladı." dedi garson parmağını uzatarak. Başımı çevirip bana içkiyi ısmarlayan adama baktım.
Elindeki bardağı havaya kaldırıp keyifle gülümsedi.
Garsona dönüp, "Bunu istemiyorum götürür müsünüz?" dedim. Garson tam gideceği sırada onu Sasuke durdurdu.
"O içkiyi neden getirdin?" dedi öğrenmeyi çok istediğini belli ederek.
Garson bana baktı. Sonra yeniden o adamı işaret ederek konuştu.
"Şu beyefendi, hanımefendi ye bu içkiyi ısmarladı."
Sasuke'nin suratı anlam veremediğim bir şekle girerken adama baktı. Bakışları sanki, "O içkiyi dolu bardağı kafanda kıracağım." der gibiydi.
"Onun gönderdiği içkiye ihtiyacımız yok, değil mi Sakura?"
Bakışlarımız buluştuğunda evet demek istedim ama burada oturup Sasuke'nin başka kızlarla olmasını izleyemezdim.
"Vaz geçtim. İçkiyi alabilirim." deyip garsonun tepside tuttuğu içki dolu bardağı elime aldım.
Garson giderken ben de Sasuke'ye döndüm.
"Ayrı takılsak daha iyi olur sanırım, keyifli vakitler." dedim ve oradan uzaklaşıp bana içkiyi ısmarlayan adamın yanına gittim.
Kesinlikle yanlış bir şey yapmayacaktım. Sadece sohbet edecektim. Tabi o bir şeyler yapmaya çalışırsa elimdeki bardak kafasında parçalara ayrılabilirdi.
Adamın yanına vardığımda, "Merhaba." dedim. Adam da keyifle gülüp, "Sana da merhaba." dedi.
"İçki için teşekkür ederim." dedim boğazımı yakan içkiden zorlukla bir yudum alırken. Sanırım bundan başka içmemek çok iyi olacaktı.
"Yeniden ısmarlayabilirim."
"Ah, hayır. İkinci kez içmeyi düşünmüyorum. Sarhoş olmak istemiyorum."
"Eh, sen de haklısın. Adın ne? Kaç yaşındasın?"
"Birinden kendisini tanıtmasını istemeden önce kendinizi tanıtmalısınız."
Adam başını salladı ve kendini tanıttı.
"Ben Shizuwa. Yirmi sekiz yaşımdayım."
Pekâlâ! Bunu beklemiyordum. Yani otuzuna yaklaşmış bir adamın ısmarladığı içkiyi içip onunla sohbet etmek fazlasıyla tuhaftı. Normal bir şekilde tanışsaydık sorun olmazdı ancak onunla bir gece klübünde tanışmak çok daha rahtasız ediciydi.
"Ya sen?" dedi.
"Ben Sakura. Ve şey, on yedi yaşındayım."
Zar zor gülümsemeye çalıştım. Nedense fazla gergindim ve buna bağlı olarak sıcaklık tüm vücuduma hakim olmuştu.
"Daha çok gençsin."
"Siz de otuzunuza yaklaşmışsınız." dedim üstüne basarak.
Adam bozuntuya vermemeye çalıştı. Bu hali bende gülme isteği uyandırmıştı.
"Sohbetiniz bitmiştir herhalde."
Kulağıma tanıdık gelen sesin sahibine döndüm. Sasuke sinirli halde bana bakıyordu.
Bay Shizuwa da ona döndü.
"Bittiğini sanmıyorum."
Sasuke yandan sırıttı. "Kaç yaşındasın sen?"
"Seni ilgilendirir mi kaç yaşında olduğum?"
"Yanında ki kızın onyedi yaşında olduğunu ve benim yanımda olduğunu göz önünde bulundurursak ilgilendirir."
"Kendi ağzınla dediğin gibi onyedi yaşında. Yani reşit sayılır. Ona karışamazsın."
"Öncelikle reşit sayılsa bile reşit DEĞİL! Ayrıca kime karışacağıma ben karar veririm. Değil mi Sakura? Benim nasıl biri olduğumu çok iyi biliyorsun."
Korku tüm benliğimi ele geçirmişti.
"Sen onun sevgilisi misin?"
"..Evet. Bu yüzden ondan uzak dur. O elindeki bardağı kafanda kırmadan önce onun yanından siktir olup git."
Bay Shizuwa sinirle soludu ve elindeki bardağı sertçe masaya vurup ayağa kalktı ve yanımızdan uzaklaştı.
Sasuke'nin gözleri benimkini bulur bulmaz konuşmaya başladı.
"İçinde yaşlı adamlarla takılacak kadar bir sürtüklük olduğunu bilmiyordum."
Hışımla ayağa kalktım. "Ne dediğinin farkında mısın sen? Saçmalıyorsun resmen."
"Tabi canım öyledir."
Gözlerimi devirdim ve ayağımı hızlı hızlı yere vurdum.
Sasuke'nin elini bileğimde hissettiğimde anlam veremediğim bir şekilde ona baktım.
"N'apıyorsun."
"Kes sesini, canım sıkıldı."
Sasuke Uchiha, seni anlamak neden bu kadar zor?
Sasuke'nin beni peşinde sürüklemesine izin verdim. Nereye gittiğimiz konusunda hiçbir fikrim yoktu ama geldiğimiz yer değişik bir yer değildi.
Masaya oturduk etrafımızda ki diğer kişilere baktım.
"Oyununuza biz de katılabilir miyiz?" dedi Sasuke.
Benim dışımda herkes kabul etmişti. Bana fikrimi bile sormamıştı ve burada oyun oynayacaktık.
"Doğruluk - cesaretlik oynuyoruz."
Sasuke elini çırptı. "Çok güzel."
Şişenin ucu karşımda duran siyah saçlı kızda, başı da ben de durmuştu.
"Doğruluk mu cesaretlik mi?"
Yutkundum. "Doğruluk."
Cesareti seçecek kadar cesur değildim. Ya da cesurdum, ama bana yaptıracaklarından korkuyordum.
Kız dudağını dişledi ve sırıttı.
"Eğer şuan seks yapacak olsan hangimizle sevişirdin?"
Sesimi çıkaramadım. Kitlenmiştim resmen. Bana sorduğu soru normal değildi. Sexi bırak, ben daha hiçbir erkekle el ele bile tutuşmamıştım.
Öncelikle burada tanımadığım diğer erkeklerle sex yapmazdım dürüst olmak gerekirse. Aslında hiç biriyle yapmazdım.
"Hey, cevap verecek misin?"
Kızın sorusuyla düşüncelerimden sıyrıldım. Bir cevap vermem gerekiyordu.
"Hiç kimseyle sex yapmazdım."
"Iıh! Cevap bu değil. Nasıl bir cevap vermen gerektiğini biliyorsun."
İşleri zorlaştırıyordu. Tamam, tamam dürüst olacağım. Eğer sex yapacak olsam bunu Sasuke ile yapardım ama şimdi onun adını veremezdim.
Gözlerimi teker teker herkeste gezdirdim. Hepsi bana bakıyor, cevabını bekliyorlardı.
Özellikle Sasuke bana çok derin bir şekilde bakıyordu. Sanki "Beni seç." der gibiydi.
Onun adını söylemek gibi bir aptallık yapmayacaktım.
"Sen." dedim karşımda ki kıza bakarak.
Dudağını yaladı.
"Beni seçeceğini biliyordum. Çok mu hoşlandın benden?"
Bu işin sonu iyi bitmeyecekti. Gidişat kötüydü.
"Benimle sex yapmayı düşünmüyorsundur umarım."
"Tam da öyle düşünüyordum. Biran umutlandım."
"Umudunu kırdım kusura bakma. Ama cevap vermek için söyledim sadece. Çünkü gerçekten burada ki kimseyle ya da başkaları ile sex yapmak gibi bir niyetim yok."
Sasuke zafer kazanmış gibi güldü.
"İlginç bir kızsın." dedi yanımda oturan oğlan.
"Aynen. Üstelik dehşet bir şeysin." dedi Sasuke'nin yanında oturan oğlan. Sasuke'ye döndü ve, "Adın Sasuke'ydi değil mi? Şanslı herifin tekiymişin."
Sasuke bir şey demedi.
Karşımda ki kız şişeyi çevirdi ve şişenin ucu yanımda oturan oğlan da, başı da Sasuke'de durdu.
"Doğruluk mu cesaretlik mi?"
Sasuke sırıttı.
"Cesaretlik."
"Peki... EVET! Önce Sakura'yla, sonra da Kim'le beş dakika boyunca öpüş."
Sasuke kalkıp yanıma gelirken ben ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.
Sasuke çoktan karşıma geçmiş beni öpmeye hazırlanırken ben çarem kalmadığını anladım.
Dudakları, dudaklarıma kapandı ve sertçe öpmeye başladı. İki elini de yanaklarıma koydu ve öpüşünü daha da tutkulu hale getirdi.
Dili dilimle rahatça dans ederken tek düşündüğüm çok güzel hissettirdiğiydi.
Ağzımdan sadece ikimizim duyabileceği küçük bir inilti kaçtı.
Memnun olmuşcasına güldü ve benden ayrıldı.
Öpüşü çok güzeldi ve hiç bitmese diye düşünmüştüm ama her şeyin bir sonu vardı. Gerçi çok sevinmemem gerekirdi. Benimle öpüşen, beni kıskanan Sasuke, gerçek Sasuke değildi. Sarhoş Sasuke'ydi.
Bu bir yerlerde canımı yakıyordu.
Sasuke, Kim'in yanına gitti ve bu sefer de onunla öpüşmeye başladı.
Ben ise sadece onunla, benimle olanın aksine çok daha ateşli bir şekilde öpüşmesini izledim.
Bu canımı daha da yakıyordu. Sevdiğim erkeğin karşımda başkasıyla öpüşmesi iğrençti. Dibine kadar iğrençti.
Gözlerimin yanmaya başladığını hisseder hissetmez, ağlamamak için gözlerimi yukarıya diktim.
Süre çoktan dolmuştu ve diğerleri de bunu belirtmişti ama Sasuke hâlâ Kim ile öpüşmeye devam ediyordu.
Yumruğumu sıktım. Boğazıma bir yumru oturmuştu.
Şuan beni kıskanması için ben de yanımda ki oğlan ile öpüşebilirdim ama öyle bir şey yapmak bana tersti.
Çantamı elime aldım ve ayağa kalktım.
"Nereye?" dedi oğlan.
"Sanane."
Arkamı dönüp hızla lavaboya gittim. Aynada kendime baktım. Gözümden akan göz yaşını sildim ve elimi yıkadım.
Parmağım dudağıma gitti. Gerçek Sasuke beni asla öpmez, kıskanmazdı. Aksine benimle alay eder ve aşağılardı. Aynada kendime son kez bakıp geri çıktım. Tabi karşımda Sasuke'yi beklemiyordum.
"Neden haber vermeden gittin?"
Biri bana, benimle dalga geçmediğini söylesin lütfen.
"Keyifli anını bölmeyeyim dedim. Kötü mü yaptım?"
Ona, onu kıskandığımı belli etmemeliydim.
"Ben gidiyorum. Çok sıkıldım burada."
"Ben de geliyorum."
"Derken?"
"Seninle geliyorum."
"Seni evime alacağımı düşünmüyorsundur umarım."
"Benim evime gideriz."
"Sen evine gidebilirsin. Ben de kendi evime gideceğim."
"Lütfen, halsiz hissediyorum."
"Olmaz. Beni yine rezil etmene hiç ihtiyacım yok."
"Sakura, halsiz hissediyorum dedim."
"Kimle ateşli bir şekilde öpüşürken pekte halsiz değildin."
"Kıskandın mı?"
"Hah! Beni sakın o tür kızlarla karıştırma."
"Lezbiyen olduğunu bilmiyordum."
"Bunun konumuzla ne alakası var bilmiyorum ama lezbiyen felan değilim ben. Sarhoşluk sende kafa yapıyor anladığım kadarıyla."
"Kimle sevişebileceğini söyledin. Ayrıca sarhoşluk herkeste kafa yapar."
"Bu çok derin bir konu. Bu yüzden karıştırma. Lezbiyen değilim ayrıca. Daha hiçbir erkekle el ele tutuşmadım bile."
"Ama benimle öpüştün."
"Mecburiyetten."
Sasuke bileğimden yine sertçe tutup hiçbir şey demeden beni peşinde sürükledi.
Şuan onun evine gidiyordum. Ona karşı çıkabilirdim ama nedense bunu yapmıyordum.
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro