Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

sınav

ARKADAŞLAR BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN KEYİFLE OKUYUN.

Gökmen'den...

Yaşadığımız onca şeyden sonra benim için Duru'ya gideceğimi söylemek o kadar zordu ki... Temelli gitmiyordum ama bir ay ondan uzak kalacaktım. Gitmeye o gece Duru'nun yanından ayrıldıktan sonra karar vermiş ertesi günüde başvurmuştum. Onun Yiğit'le benim aramda kalmasını istemiyordum. Sonrası olaylar düşündüğüm gibi gelişmedi. Duru Yiğit'i değil beni seçmişti. Beni sevdiğimden bir şüphem yoktu artık, yine de ikimize bir aylık zamanı vermek istedim. Biliyordum Duru üzülecekti, üzüldü de. Ama gitmemi engellememişti.  Sağlam temeller üzerine bir gelecek inşa etmek istiyorsak ikimizinde bu ayrılığa ihtiyacı vardı. Bana hoşçakal demek için hava alanına gelmeyeceğini söylemişti. Üstelik gidişim 14 şubarta denk gelmişti günümü onunla geçirmek varken ben gidiyordum.  Dahası bugün ablam Bahar Esin'in doğum  günüydü. Ablama sabah erkenden gidip hediyesini vermiş onunla vedalaşmıştım. İçim rahattı ailem onun için sürpriz doğum günü partisi düzenleyecekti. Bahar'ın hiç bir şeyden haberi yoktu. Annem gidişime biraz içerlenmişti. Gideceğimi ona bu sabah söylemiştim.  Bu gidişimin Duru ile ilgili olup olmadığıyla ilgili sorguya çekilmiştim. Anneme Duru ile aramda geçenleri anlatmış Yiğit'ten bahsedince doğru karar verdiğimi söyleyim bana destek vermişti. Vedalaşmak çok zordu annem için. Sanki temelli gidiyordum beni göz yaşları içinde uğurlamıştı.

Duru'yla da vedalaşmak istiyordum ama  ona veda etmeye cesaretim yoktu. Çünkü sesini duyarsam onu görürsem gitmekten vazgeçebilirdim. Onu şimdiden özlemiştim. Hava alanına geldiğimde telefonumu kapattım. Aslında Duru'yu arama ihtimalini ortadan kaldırmak için yapmıştım. Kalkış saatini beklerken "Gökmen Arkın Soylu  danışmada bekleniyorunuz anonsununu duydum.  İçime bir korku düşmüştü. Önce anneme sonra da Duru'ya bir şey olabildiği aklıma gelmişti. Kahretsin! Neden telefonumu erkenden kapatmıştım ki? Hızlıca bekleme salonundan ayrılıp danışmaya gittim. Duru'yu karşımda görünce çok şaşırmıştım. Ben bir şey olduğu endişesi içindeyken o sırf benimle konuşabilmek için böyle bir şeye baş vurduğunu söylemişti. Tüm endişelerime rağmen Duru'yu görmekten mutlu olmuştum.  Duru ilk defa aramızdaki tüm duvarları kaldırmış ve bana gelmişti.

Anlattıklarını düşününce bir çok şeye göğüs germek zorunda kaldığını anlayabiliyordum. Hep bir şeylerin sorumluluğu altında ezilmişti. İyi bir şeyler yapmak isterken sevdikleri insanları kaybetmişti. Onun korkularını anlayabiliyordum. Oysa tek istediği sevdiği insanlarla beraber mutlu olmak istemesiydi.

Babasıyla ve  yaşamamıştı. Belki de  haklı olabilirdi. Hiçbir zaman kendini oraya ait hissetmeyecek, tam anlamıyla mutlu olamayacaktı. Duru tüm saflığıyla bana gelmiş ben ise gidiyordum. Ancak Duru'nun beni sevdiğinden artık şüphem yoktu.  Bu bir ayda birbirimizi ne kadar sevdiğimizinde bir kanıtı olacaktı. Bir nevi bizim için sınav olacaktı. Bu gün sevgililer günüydü Duru sevgililer günü hediyesi olarak mp3 e şarkılar atmıştı. Dinlerken onu hatırlamam için. İnsan kalbindekini nasıl unuturdu? Gözden ırak olan gönülden ırak olur, lafını sadece insanları avutmak için söylenen koca bir yalandı.  İnsan giderken kalbini geri de bırakmıyordu. Mp3'eçtığımda ilk açılan şarkı deniz gözlüm oldu.

İlk değilsen bile son aşkım olup kal
Senden öncesini yaşamadım sayarım
Öyle bir aşka ömür vermeye değer
Dillenip te nazara gelir diye korkarım

Duru hangi şarkıyı seçeceğini çok iyi biliyordu.  İrem dereci kalbimin sahibi
Dualar eder insan
Mutlu bir ömür için
Sen varsan her yer huzur
Huzurla yanar içim
Çok Şükür bin şükür
seni bana verene
yazmasın tek günümü sensiz kadere
ellerimiz bir ellerimiz bir
vedalar denizler engeldir sevene
bu sarkı kalbimin tek sahibine
ömürlük yarima
gönül eşime
bahar sensin bana gülüşün cennet
melekler nur saçmış aşkın yüzüne.

Son şarkı da  Feridun düz ağacın alev alev şarkısıydı. Sadece üç şarkı ve birde ses kaydı vardı. Ses kaydında neler olduğunu çok merak ediyordum.

"Bunu dinliyorsan muhtemlen uçaktasın. Sadece üç şarkı ekledim. Bu şarkılar senin için hisetiklerim ama kelimelere dökemediklerimi anlatıyor. Bu bir ay nasıl geçecek bilmiyorum. Gittiğin için üzgün değilim desem yalan olur. En azından beni sevdiğini biliyorum. Gelince bunun acısını fazlasıyla senden çıkaracağımı da hatırlatmak isterim. Şimdiden hazırlıklı ol diye diyorum.  Diğer yarım seni çok seviyorum. Ve küçük bir şiirde vardı benim için üstelik kendi yazmıştı. Duru beni sürekli şaşırtıyordu.

Uzaktır aramız yakar özlemin.
Heran çınlar kulağımda tatlı sözlerin
Bir deniz misali dalgalar vurur
Susayan gönlüme mavi gözlerin

(Sevgili ablama bu şiir için teşekkürler)

Utanmasam çocuk gibi ağlayacaktım.  Duru şimdiden gitmemin acısını çıkarmaya başlamıştı. Merak etme bende seni seviyorum diğer yarım.

******

Duru'dan..

Gökmen gideli 15 günden olmuştu. Ne telfon,  ne mesaj, hiç haber alamamıştım. Okan'da hiç görüşmediğini söylemişti. Yurt dışında olduğu için telefonlarına da ulaşılmıyordu. Ailesi durumuzdan haberdar olmadığı için bir şeyde soramıyordum. Hayat her şey yolundaymış gibi davranıyor, ne zaman bir şey sorsam çok yoğun çalıştığını ve her aradığında beni sorduğunu söylüyordu. Ona göre bu bir sınavmış endişe etmemem gerekiyormuş. Yanımda olsa sanırım bir kaşık suda boğabilirim desem de onu çok özlüyordum. Fırsat bulduğumda odasına girip resimlerine bakıyordum. Onbeş gün değil aylar geçmişti sanki. Yıllardır bir şeyler için zaten sınav veriyordum. Bunuda verelim bakalım sonu ne olacaktı.

Akşam olunca soluğu martın soğuğunda sahilde aldım. Her zaman sevdiğim yere eskiden Yiğit için gelirdim şimdi de Gökmen için geliyordum. Bu sefer mutluydum beni sevdiğini döneceğini bildiğim birirsi vardı. Yine de gözyaşlarıma engel olamıyordum. Canımı yanıyordu.  Sıkıntıyla başımı  çevirince Yiğiti gördüm. Evlerine gittiğim günden sonra ne Yiğit'i ne Alara'yı bir  görmüştüm. Ağır adımlarla yanıma gelip oturdu.

"Üzgün olduğun zaman hep buraya gelirdin benim için artık üzülmediğine göre neden burdasın" diye sordu içindeki merak duygusuyla. Cevap vermek yerine  bakışlarımı denizin hırçın  dalgalarına çevirdim.

"O adam için mi?" dedi ısrarcı bir sesle.

"Onun adı Gökmen " dedim üstüne basa basa devam ettim. " Ben, sen gittikten sonra o hayatıma girene kadar nerdeyse hergün burdaydım. Belki şuan yanımda değil ama benisevdiğini ve bana döneceğini biliyorum" dedim.

"Duru biliyorum zamanı geri çeviremem ama gerçekten hep mutlu olmanı diliyorum, sen benim için çok değerlisin" dedi. Sözleri içten ve samimiydi. Ona haksızlık etmek de istemiyordum.

"Biliyorum Yiğit, sende benim için öylesin. Ben de senin her zaman mutlu olmanı istiyorum.  Ben  mutluluğu başkasında buldum, umarım sende aynısını yapabilirsin."  Zorla da olsa tebessüm etmişti.

"Alara en yakın arkadaşını kaybettiği için çok üzgün umarım eskisi gibi olursunuz"

"Bende çok üzgünüm, her şeyin ilacı zaman"

"Beni hiç bir zaman affetmeyeceksin değil mi?"

"Ben sana hiç kızmadın ki kırıldım. Sadece o gece bana beni sevmediğini söyleseydin. Belki hayatım bu kadar karmaşık hale gelmeyecekti. Bu yüzden ki kırgınlığım bu hiç bir zaman geçmeyecek. "

"Üzgünüm"

"Üzgün olman olanları değiştirmiyor. Sen sessiz kalıp umut etmeme sebep oldun. Neyse geçmiş geçmişte kaldı artık kendime yeni bir sayfa açtım sende öyle yap tedavini tamamla okulunu bitir. Hayat sürprizlerle dolu insanın karşısına neyin ya da kimin çıkacağı belli olmuyor" dediğim an arkamdan bir ses duydum. Bu ses yabancı gelmiyordu. Kafamı çevirdiğimde Hayat'ı hızlı adımlarla yanıma geldiğini gördüm. Burnumun dibine kadar sokuldu.

"Merhaba Duru"

"Merhaba Hayat. Senin ne işin var burda?"  Diye sordum merakla.

"Arkadaşlarla gelmiştik uzaktan birini sana benzettim yanılmamışım. Sen mişsin" deyip Yiğit'i baştan aşağı süzdükten sonra " kim bu yakışıklı" diye sordu.

" Tanıştırayım Yiğit " Hayat elini uzatarak Gökmen'in kardeşi olduğunu söylemişti. Sonrada bana döndü.

"İkizim gideli eski günlerine mi döndün?" Sözleriyle sanki bana hesap soruyordu.

"Evet gözden uzak olan gönülden ırak olurmuş" dedim kızgınlıkla. Kızgındım çünkü Gökmen gideli beni hiç aramamıştı. Eminim Hayat bu akşam ki gördüklerini ona haber verecekti. Biraz canı sıkılmasının zararı yok diye düşündüm. Belki ne hissettiğimi anlardı.

"Peki dediğin gibi olsun neyse arkadaşlar bekliyor hoşçakal" deyip yanımızdan ayrılmıştı. Rüzgar gibi gelmiş rüzgar gibi gitmişti.

"Güzel kızmış " demesiyle Yiğit'in düşüncelerimden sıyrıldım. 

"Öyledir, tıpkı senin sevdiğin gibi" deyince ses çıkarmadı. Şimdi düşünüyorumda Yiğit sarışın renkli gözlüleri sevdiği için,  bende kız ya da erkek tüm sarışın renkli gözlülerden nefret etmiştim. Ama şimdi bir sarışın mavi gözlüyü seviyordum, ne ironi ama...

"Geç oldu sende eve gitsen iyi olur" deyip yanım ayrıldı. Yine yanlız kalmıştım dalgalarla baş başa kalmıştım. Bedenim kadar kalbimde üşümeye başlamıştı. Özlem sonsuzluk gibiydi.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro