Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

unique sadness

Medyadakı şarkı eşlığinde okuyabilirsiniz ve de lütfen daha çok satırarası yorum.

🏹🏹🏹

Bakışlarım direkte haraket eden bedeni boş gözlerle izlerken bardağı başıma dikerek boğazımı alıştığım şekilde yakmasına izin vermiştim.

Boş bardağı siyah masa üzerine bırakarak cam şişeden viskiyi boşaltmaya başladım. Kibar bir şekilde doldurmak yerine dolana kadar hepsini dökmüştüm.

Başka ne iyi gelirdi bilmiyorum.

Esrar, viski, sigara ve gürültülü bir müzik.

Eğer kafam yeterli kadar yükselirse belki artık onu aklımdan çıkarabilirdim diye umuyordum. Hatta bunun için dizlerim üzerine çökmeye hazırdım. Ama aynı zamanda dizlerim üzerinde tanrıdan onun benim olmasını da istiyordum.

Bu bir hırs meselesi değildi ve ya bencillik, ona içten içe ihtiyaç duyduğumu biliyordum.

Çok güzeldi, her bir parçası ile minik bir tanrıça gibiydi. İnce bir ruhu, tatlı kıkırtıları, nazik sözcükleri vardı. Sahip olduğu gözlerine bakarak ona şarkılar yazabilirdim ve ya şiirler.

Ama bunların hiç birisine sahip olmamak o kadar can sıkıcı bir durumdu ki. Aynı zamanda bu kadar acıtacağını da asla hesaba katmamıştım. Günlerdir tek düşündüğüm oydu, hasta olmuştum sanki.

Bu koca hafta neredeyse her gece onun hayalini kurmuştum. Sadece iki saatlik uykumu bile benden çalmıştı. Ne zaman gözlerimi kapasam kusursuz yüzü karanlıkta beliriyordu ve ben daha fazla düştüğümü biliyordum.

Bir sevgilisi vardı, benden başkasına o güzel gülümsemesini sergiliyordu. Kimin daha çok ihtiyacı vardı? Bahse girerim benim, sadece yanıma gelmesi için yapamayacağım şey yoktu.

Bu duyduğum ihtiyaç neydi bilmiyordum ama sahip olmak istediğim tek ilaç oydu.

Bir bardağında daha sonuna geldiğimde derin bir nefes alarak masanın üzerindeki telefonumu alıp kendi hesabıma girdim. Onunla olan boş mesaj kutumuza bakarak elimi yüzüme götürüp bunalmış bir şekilde ses çıkardım.

Hesabı gizliydi ve ben arkadaşlık teflifi bile atmadan doğruca ona yazıyordum.

'Sana göndereceğim konuma gelmeni istiyorum.'

Gönderdiğim mesajı okuyarak kaşlarımı çatıp arkasından 'Lütfen' yazarak onu da gönderdim.

Umarım mesajımı kontrol eder ve buraya gelirdi. Bir sevgilisi olması ondan ayrılıp benim olmayacağı anlamına gelmiyordu. Bir seçim yapardı ve isteğimi görürse seçilem kişi olurdum.

Bu kadar basitti değil mi?

Öyle olmalıydı çünkü herkes üzerinde aynıydı. Benimle bir dokunuş için bie ruhlarını satmaya hazırlardı. Bu ünümden mi yoksa sahip olduğum görünüşten mi kaynaklanıyordu bilmiyorum ama kadınların beni istediği bildiğim tek şeydi.

O zaman neden rahat hissetmiyordum? Belki de ben Madison'ın bir dokunuşu için ruhumu satmaya hazır olduğumdandır.

Yukarı katta oturduğum koltuktan, camın ardından aşağı bakarak gözlerimi insanlar üzerinde gezdirip ardından merdiven başında olan korumaya seslendim. Beni duyduğunda hemen yanıma gelirken ondan daha çok içki getirmelerini ve eğer Madison gelirse hemen onu yanıma bırakmasını söylemiştim.

Onaylayarak gözden kaybolduğunda boş şişeyi geriye itip mesaj kutusunu sabırsız bir şekilde kontrol ettim.

Görüldü atmıştı, bu ne anlama geliyordu? Gelmeyecek miydi? Umrunda değil miydim?

Geçirdiğim şüphe ve korku ile gözlerimi yeniden ekrana çevirdiğimde gördüğüm mesaj ile kalbim heyecanla atmıştı. Yakın olduğunu ve kısa sürede geleceğini söylemişti.

Dudaklarım üzerinde oluşan gülümseme ile yeni bir viski şişesi geldiğinde gerinerek bardağımı yeniden bal rengi sıvı ile doldurdum.

Yeni gelen şişenin üçüncü bardağına ulaştığımda sarhoş olduğumu söyleyebilirdim ama aklım oldukça ayıktı. Bu şekilde içmeye devam ettiğinde bir yerden sonra vücudun direnç kazanıyordu ve kendini kaybetmen için birkaç şişe devirmeliydin.

"Zayn?"

Yüksek sesle kulağıma dolan müziğe rağmen onun sesini algılamak bir saniyemi bile almamıştı. Kafamı kaldırdığımda karşımda gördüğüm kadın cehennem ateşi gibi beni yakmıştı.

Gözlerim onu ağırca süzerken yanımda olan diğer koltuğa oturmasını seyrettim.

Çok şanssız ama yanı zamanda çok şanslı hissediyordum, bu kadın kimsenin boy ölçüşemeyeceği kadar büyüleyiciydi. Üzerindeki kısa elbise, uzun ve parlak saçları, uzun çizmeleri ile sahip olduğu duru güzellik birleştiğinde ben sarhoş olmuş hissediyordum.

"Selam." Uzun saç tutamlarını omzundan geriye atarak gözleri beni bulurken konuşmaya devam etmişti. "Beni davet ettiğin için teşekkür ederim. Geçen gün aslında sana karşı çok mahçup kaldım."

"Önemli değil, ben haber vermeden gelmiştim. Asıl sen geldiğin için ben teşekkür ederim."

Şirin gülümsemesi ile bana karşılık verdiğinde ardından gözleri endişe ile yüzümde gezinmişti. Gözleri hafifçe kısılırken başını yana yatırıp elini uzatarak masadakı kolum üzerine koydu.

Sıcak dokunuşunu tenimde hissetmek derince nefes almama sebep olmuştu.

"Sen iyi misin çünkü pek öyle gözükmüyorsun?"

Endişeli sesi duyulduğunda bardağı dudaklarıma götürüp iki yudum aldım. İlk andan itibaren benimle ilgileniyordu, asla başka şeyler kovalamıyordu. Bir fotoğraf istemiyor, kendini övmüyor, onu davet etmeme rağmen hemen benim için endişeleniyordu.

"Ben aslında..." Derin bir nefes alarak elimi yukarı kaldırıp gözlerimi ovuşturdum. "Uyku sorunlarım var ve şu an çok fazla alköl aldım. Biraz sağlıksız ilerlediğimi söylemek zorundayım."

Anlattıklarımı dinlerken yüzünün aldığı üzgün ifadeyi dikkatle izlemiştim sonrasında ise dudaklarının yavaşça aralanışını.

"Sana nasıl yardımcı olabilirim?" İçten sorusu karşısında dudaklarım üzerinde küçük bir gülümseme berildi. "Ben eve gitmek istiyorum ama arabamı kullanamayacak kadar sarhoşum."

Ve onu aramıştım, o sorgulamadın benimle birlikte bu gütültülü müzikten kalabalığı yararak çıkmış ve arabasına binmiştik. Evime geldiğimizde koluma girerek bana yatak odasına kadar eşlik etmişti.

Yatağa oturduğumda "Teşekkür ederim beni eve getirdiğin için." Dedim.

"Önemli değil, ben artık evime döneyim. Yarın da zaten ünüversite var. Görüşürüz." Odamdan çıkmak için adım atacağı sırada duyduğu kelimeler onu durdurmuş ve yeniden bana dönmesini sağlamıştı.

"Gidişatı değiştirememe korkusuyla doldun mu hiç?"

Ellerimi yatağa yaslayıp ayağa kalktığımda kaşları hafifçe çatıldı. "Nasıl yani?"

Adımlarım ona doğru yöneldiğinde olduğu yerde kalarak meraklı gözlerini yüzüme dikmişti. Az önce evime iltifatlat eden tatlı gülümsemenin yerini çatık kaşlar ve meraklı gözler almıştı.

Önünde durduğumda kafasını kaldırarak gözlerini gözlerim üzerine eşsiz bir şekilde sabitledi. Dudaklarım aralandığında konuşmak yerine başım daha çok aşağı eğilmiş ve onu ilk gördüğüm andan beri yapmak istediğim şeyi gerçekleştirmek için dudaklarına uzanmıştı.

Geri çekilmeden gözleri kaybolan her santimle ağır çekimde dudaklarıma indi.

Gözlerim kapanarak onun sıcak nefesini hissettiğimde kendimi tatlı dudakları için hazırlamıştım ama karşılaştığım bir boşluk olmuştu.

"Zayn..." Gözlerim büyünün bozulması ile açılırken benden uzaklaşmış olan yüzüne baktım. "Bizim ikimizin de sevgilisi var."

"Julia umrumda değil." Kelimeler anında dudaklarım arasından dökülmüştü.

Tek gayem onu kalmak için ikna etmekti, tatlı bir öpücük alarak tüm geceyi kollarım arasında geçirmesini sağlamaktı.

Ama hayat bunu bana vermiyordu.

"Ama Steven benim umrumda ve onu seviyorum."

Canım acaba daha fazla yanar mı diye düşünürken kelimeleri bir bıçak gibi tenime batmıştı. O an hissettiğim acı ruhumda derin boşluklar bırakıyor gibi hissetmiştim. Kalbimin üzerine çöken yük ve nefes aldığımda acıyan göğüs kafesim ilk belirtilerdi.

İlk defa kalbim kırılmıştı ve bunun acısı sanki boğuluyormuşum gibiydi.

"Özür dilerim, sen milyonların hayallerini süsleyen o adamsın ama ben sevgilime ihanet edemem."

Başım yavaşça olumlu anlamda sallandı sadece. Onun endişeli, kendini ifade etmeye çalışan gözleri kararsız bir şekilde adımları ile bütünleşti.

Kapıya yürüdüğünde onun gidişini tüm suskunluğumla izlemiştim, sanki ölüm sessizliği gibiydi. Ama o kafasını çevirdi ve gözleri ağır bir biçimde üzerimde dolaştı.

Sanki bir şey söylemek için dudakları aralanmak için hazırlandı ama yeniden geriye kapattı. Sonra ise gitmişti ve beni arkasında yerle bir olmuş bir şekilde bırakarak.

🏹🏹🏹

Umarım bölümü her ne kadar üzücü bile olsa sevmişsinizdir. Yorumlarınızı bekliyor olacağım.

Sizleri seviyorum🤎

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro