polaroids
Sevgili hikayemi okuyan okuyucularım, her bölüm bunu yazmak istemiyorum ama lütfen okuduktan sonra oy verin ve de yorum yapın.
En azından okuyan ve yeni bölüm isteyen kişiler kendini belli etsin.
İyi okumalar🤍
🍃
"Daha ne kadar o şekilde bakmaya devam edeceksin?"
Gözlerimi Zayn'i irice açtığı gözleri ile izleyen arkadaşım üzerine çevirdiğimde bana dudaklarını oynatarak bir şeyler söylemişti ama anlamış da değildim.
Zayn beni arkadaşının evine davet ettiğinde Bella ile beraber gelmiştim. Birkaç seferdir birlikte görüşüyorduk, yürüyüşlere çıkıyorduk, geçen sefer ona kurabiyeden sonra minik pastalar da yapmıştım.
"Bella, konsolun kolunu artık çalıştırabilir misin? Tek başıma oynuyorum." Zayn hafifçe isyan ettiğinde gülerek koltuktan ayağa kalktım. Sanırım Bella, Zayn'e düşündüğümden daha uzun sürede alışacaktı.
"Nereye?"
Anında duyduğum soru ile başımı çevirip bana bakan Zayn'e mutfağı gösterdim.
"Mutfağa gidiyorum, geleceğim."
Başını salladığında Noah'ın evinin geniş mutfağına girerek mikrodalga fırını kontrol ettim. Zayn için bu sefer soslu tavak yapmıştım evimde ve şimdi burada ısıtıyordum. Yanına bir salata da yapmak için dolaba ilerledim.
Zayn bana anlattığı ve benim de gördüğüm kadarı ile yeme bozukluğu sorunu da vardı. Ama sanırım benim tatlılarımı seviyordu ve belki yemeklerimi de severdi. Onu önemsiyordum, aramızdakı arkadaşlığın daha çok güçlendiğine şahit oluyordum.
Medyanın yansıttığı tarafın gerisinde çok az insanın onun gerçekten kim olduğunu bildiğini düşünüyordum. Ve ben de o kişilerden birisi olarak onun harika birisi olduğunu görmüştüm. Şakaları, zekası, düşünceli davranışları ile çok iyi bir insandı.
Salatayı bitirdiğimde tabakta olan tovuğun yanına dökerek çatal alıp yeniden salona geçtim. Gözlerim koltukta oturmuş atışarak video oyunu oynayan Bella ve Noah'ı görmüştü sadece. Camdan dışarı baktığımda onu bahçede görmemle adımlarımı arka bahçeye açılan kapıya götürdüm.
Koltuğa oturmuş elindeki tabletinden bir şeyler ile ilgileniyordu. Yanına yaklaşarak boş olan tarafa oturduğunda beni farkederek kafasını kaldırdı. Gözleri elimdeki tabağa iliştiğinde kaşları yukarı doğru kalkmıştı. Dudaklarımdakı gülümseme ile tabağı kucağına bırakarak konuştum.
"Yemeklerimi de denemelisiniz, Bay Malik."
Gözlerim dudaklarına götürdüğü sigara benzeri şeye döndüğünde kokusundan sigara olmadığını açıkça anlamıştım.
"Biliyor musun, ben diğer yemekler konusunda pek iddialı değilim ama tavuk uzmanlık alanım. O yüzden işin zor." Göz kırparak parmakları arasında tuttuğu otu içine çekeceği sırada elimi uzatıp dudakları arasından seri bir haraket ile aldım.
Çatık kaşlarına bakarak "Ne?" Dedim ve yanımdakı çöpe attım.
"Bunu yemeğinden önce içerek iştahsızlık yaratıyorsun kendinde. En azından önce biraz beslen."
Birkaç saniye yüzüme bakıp ardından gülümseyerek kafasını salladığında ona geri gülümsedim. Dudakları arasına götürdüğü et parçalarına ve yeşilliğe bakarken iyi olduğumu ama bir şef ile yani kendisi ile yarışamayacağımı söylemişti şakaları ile birlikte.
Tabağını bitirdikten sonra küçük bahçede birlikte yürürken gözlerini üzerimde hissetmemle başımı çevirip ona baktım. Boynumu asılı olan polaroid kameraya gözlerinin çevrildiğini görmemle ellerimi yukarı kaldırıp onu gözüme yaklaştırdım. Fotoğrafını çektiğimde içerisinden çıkan resmi biraz salladıktan sonra ona uzattım.
"Bu tür fotoğrafları çok seviyorum."
Ben konuşurken cebindeki telefonun çalması ile durmak zorunda kalmıştım. Dudaklarım kapandığında o elini cebine götererek telefonu çıkararak ekrandakı isme baktı.
'Julia'
Model sevgilisi Julia olmalıydı.
Telefonu kapayarak yeniden bana doğru döndüğünde kaşlarımı hafifçe çattım. "Neden açmadın?"
"Boşver onu. Biraz da ben senin fotoğraflarını çekmeliyim, gülümse." Gülümseyerek elini boynuma uzatıp kamerayı alarak gözüne yaklaştırırken benden poz vermemi isteyerek daha çok bana doğru yaklaşmaya başladı.
Elimi göğüsüne yerleştirip gülerek onu durdurduğumda başımı yukarı kaldırarak yanaklarımı şişirdim. Çıkardığı fotoğrafı sallayarak birkaç saniye sonra oluşan görüntüye baktığında burnunu kırıştırarak gülmüştü.
"Gel buraya."
Kolunu omzuma atarak beni kendine yaklaştırdığında dudaklarımdakı gülümseme ile elinin yukarıda tuttuğu kameraya bakarak başımı omzuna yasladım.
Ve kameranın en son filmi bitene kadar birlikte anılar ölümsüzleştirdik.
🍃
Sizleri seviyorum🤍
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro