2. Bölüm
İyi okumalarr
============================
Hoca yoklamayı alırken kapı tıklatıldı ve .....
Kapı açıldı ve içeri müdür yardımcımız Hamit hoca ve yanında, bi dakika bi dakikaa yanında ki çocuk...
O, bu çocuk sabah beni tutan çocuktu 😰☹
Oturduğum yere çivilenmiştim...
Hamit hoca konuşmaya başladı.
"Çocuklar sizi Furkan'la tanıştırmak istiyorum, bundan sonra sizin sınıfınız da eğitim görücek. İyi dersler Merve hocam." deyip dışarı çıktı.
"Furkan kendini tanıtırmısın!?"
"Adım Furkan Duran, 17 yaşındayım, buraya babamın işi dolayısıyla taşındık."
"Teşekkürler Furkan, şurası boş geçebilirsin" diyerek benim arkamda ki sırayı gösterdi.
Furkan yanımdan geçerken bana minik bir tebessümle baktı.
O yerine oturdu, hoca derse başladı.
Derste bir ara sırtıma dokundu, dönüp bakınca bana bir not verdiğini gördüm, kağıdı alıp sıramın üzerine yattım ve kağıdı okudum.
Ne güzel tesadüf bayan dikkatsiz. Beni görünce yüzünün aldığı ifadeyi görseydin keşke.😅💫💕
Kalemimi alıp cevap yazdım.
Aynn gerçekten güzel tesadüf, şansa bak, ben de yüzümün aldığı ifadeyi görmek isterdim.😂😀😁
Bunu yazdıktan sonra sırıtmaya başladım, hatta bunu o da arkadan anlayabilirdi.
Notu uzattım.
Arkam hafif dönük beklediğim içim gülümsediğini gördüm.
Kalemi eline alıp yazdı.
Bir kaç saniye sonra kağıdı uzattı.
Tenefüste kantinde konuşsak?
"Oky 👍" yazıp geri verdim ve dersi dinlemeye koyuldum.
20 dakika sonra zil çalmıştı.
Sıradan kalkan Dilek'i durdurdum ve
" Aşkom ben bi kantine falan gidicem işlerim var sonra gelicem."
"Ne işi kız, noldu?!"
"Ya gelince anlatçam canım, hadi byee" diyerek ucuz yırtıp sınıf kapısından hızlıca çıktım, daha doğrusu çıkıyordum , birine çarpmadan önce tabii.
Geri savrulmuştum, kendimi toparlayıp başımı kaldırdım ve karşımda Furkan vardı.
İçimden kendime ve sakarlığıma sövüyordum.
"Kantine iniyordun Sanırım " Dedi
Biraz heyecanlanmadan sonra cevap verebildim.
"E-evet kantine iniyordum"
"Hadi gel "Dedi ve önümden ilerlemeye başladı.
Bende arkasından, aşağıya indik.
Furkan duvar kenarında ama yanında minik bir penceresi olan masaya doğru ilerledi, benim oturmamı bekleyip ben oturunca da oturdu.
Şimdi suratını inceleme fırsatı bulmuştum.
Ela gözleri pencereden yansıyan ışıkla daha da güzel ve parlak gözüküyordu.
" Adınızı bahşedermisiniz hamfendi"dalgayla karışık sözleri beni güldürmüştü
"Doğa" dedim
"Bişeyler içmek istermisin?" dedi
"Olur, bi çilekli sütünü alırım"
"Ooğ benim favorim çikolatalı süt"
"Aa hiç olurmu öyle çikolatalı sütün yeri bende ayrıdır, favorim o tbii de çilekli sütü de severim, eğer bizimle arkadaş olcaksan her cansıkıcı ve her iç açıcı olayda çikilatalı süt ısmarlanması gerektiğini ve bunun gerekli olduğunu bilmen gerekir"
Suratına çok tatlı bir gülümseme yayıldı.
" Sıkıntı yok Doğa istediğin bu olsun😉😊"
Sonra kalkıp gidip çilekli ve çikolatalı sütleri alıp geldi.
Sütümden bir yudum alıp ona döndüm.
Ben konuşmadan o konuştu
"Saçların çok güzelmiş"
"T-teşekkürler"
"Ayrıca sabah kokusunu aldım da okyanus kokusu... En sevdiğim ben de okyanus kullanıyorum.😉"
"Evet çok severim fresh bir kokusu var"
Biraz kızarmıştım,ferahlamak için sütüm den bir yudum daha aldım.
İçimden " zil ne zaman çalıcak yaa"
diyordum.
Bu sırada şükürler olsun ki zil çalmıştı.
"Zil çaldı kalkalım hadi" dedim
"Konuşmamız yarıda kaldı ama, donra konuşuruz artık"
" Daha çok konuşucaz umarım"
Dedim ve bardağımda kalan sütü kafama diktim. Ayağa kalktım. Ben önden, o arkamdan geliyordu.
Merdivenlerden çıktık ve sınıfa girdik.
İçeri girdiğimizide Burak'ın sırasının etrafında toplanmışlardı. Demek sonunda gelmişti,sabah geldiğimde yoktu.
Bakalım ne halt yemiş öğrenelim şunu diyerek ilerledim.
Burak konuşuyordu.
"Yaaağ ,sevgilime bulaşanın ağzına sıçarım böyle.
Bakalım bi daha bulaşabilecekmi o it."
Benim geldiğimi görmemişti çocukları hafifçe geri itip sıranın üzerine oturdum ve konuşmaya başladım.
"Vaaay , Aslaaan neler olmuş be.
Kafasını gözünü kırdınmı knk"
"Vaay Doğa knk sendemi burdaydın?"
"Burdaymışım demek kanka"
"Can itinin durumu nasıl?"
"Durumu yok, beter durumda yanii"
"Hmm ne diyim ellerine sağlık , Derya'm a sataşmış haketmiş"
Ben sözümü tamamlamaya kalmadan omzumda bir el hissettim ve dönüp baktım.
Ta daa Furkan.
"Can şu sarı saçlı gıcık olanmı,hani karşı sınıftaki?"
Ben aceleyle cvp verdim.
"Evet, evet karşı sınıftaki gıcık!"
"Abii okula daha yeni geldim, bana bile bulaştı ya"
"Ne kadar da kıl bi çocuk yaa" dedi arkadan Sevgi.
"Aynen kollarını gördüm ben çok kıllı, onlara çekmiş galiba!" 😅
Ve Suphi yapıştırdı lafı...
Biz bu iğrenç espiriye susarken Toprak sevgilisine cevap verdi.
"Suphi nolur şu iğrenç espirilerini kendine sakla canım,valla sen söyleyince canımdan can gidiyo kendimden soğuyorum"
"Aşkımm sen kötü oluyosan yapmamaya çalışırım"
"Ya Rabb bana ve tüm arkadaşlarıma Suphi'ye dayanma gücü ver" hep bi ağızadan
"Amiiin!!"
Ve hepimizden kahkahalar...
Biz gülerken hoca içeri girdi biz hemen çil yavrusu gibi dağıldık ve sınıfta o andan sonra ÇIT çıkmadı. ÇIKAMAZZ! çünkü Mevlüt hocanın dersindeyseniz sorduğu her soruya cevap vermeli, konuşursanız size anlattıracağı herhangi bir tarih konusunu anlatmaya hazır olmanız gerekir.
Ama Furkan.
Daha yeni gelmişti ve bunu bilmiyordu.(Yandıı!)
Hoca yoklmayı aldı.
Derse başlıyorduk, hadi Bismillah diyip nir derin nefes aldım.
Mevlüt hoca tam ayağa kalkmış tahtaya ilerliyordu ki , arkamdan Furkan
"İnci, İnci bi baksana.
Ucun varmı ya" diyordu
Ve tabii ki mübarek kulakları radar olan Mevlüt hoca bunu duydu. Tahtanın önünden ayrılıp buraya doğeu geldi ve başlıyoruz.
"Evladım, sen yeni mi geldin?"
Furkan hocanın kendisine konuştuğunu anlayınca cevap verdi.
"A , evet hocam bu gün geldim."
"O zaman kuralı bilmiyorsun "dedi kalın sesiyle.
Furkan biraz şaşırdı ve kekeleyerek
"B-bilmilyorum h-hocam?!?!"
Hoca da minik bir tebessüm, eğlence çıktı Mevlüt hocaya keyfi yerine gelir tabiii.
"Söyleyeyim çocuğum, derste konultuğunuzu gördüğüm an tahtaya kaldırır tarih dersinde işlediğimiz yere kadar olan konulardan seçer anlattırırım. Haberin olsun. Şimdiiiğ yeni.gelmişsin ama sana kıyak geçmiycem ,bakalım tarih dersin nasılmış?"
"Hangi konu hocam" Furkan bunu çok rahat bi şekil de söylemişti. Ve biz şaşkınlıkla izlemeye devam...
" Ankara savaşı ve Fetret devri. Başla bakalıım" dedi ve yerine kuruldu.
Furkan kalkıp tahtanın önüne geldi ve aynı rahatlıkla Ankara savaşını anlatmaya başladı.
Tabii biz bu sırada kitaptan kontrol ediyoruz doğrumu diye.
Ve bir müddet sonra biz şaşkın , biz mutlu.
Furkan konuyu şakır şakır anlatıyor çok güzel örnekler veriyordu.
Mevlüt hocaya bakıldığında ise o da şaşkın ama sevinçliydi.
Furkan 40 dakikalık dersin 30 dakikasında konuyu bitirdi ve rahatlıkla geçip oturdu.
Furkan oturunca Mevlüt hoca konuşmaya başladı.
"Furkan, tebrikler evladım. Benim dersimde kaldırdığımda adam akıllı konuşa bilen ilk öğrenci olarak tarihe geçtin."
Furkan suratında koca bir sırıtma ile
"Saolun hocam"
10 dk sonra zil çaldı.
Mevlüt hoca kapıdan dışarı adımını atar atmaz herkes kalktı.
Bizim tayfa hemen Furkan'ın yanına geldik ,zaten aynı sıra da oturuyoruz da...
Burak
"Furkan helal Tarihin iyiymiş bizim tayfada Tarih'i iyi olan bi Doğa bi de Derya'dır. Sen de oldun tam oldu.😃
Toprak atıldı
"Artık tarih dersin de istediğin kadar konuşa bilirsin"
"Yermisin yemezmisin.
Ee Toprak o zaman biz niye konuşmuyoruz knkm?" Dedim
" Bilmem?"
"Valla bunun pek bi açıklaması yok da , ben üşendiğimden konuşmuyorum."
Bizim kızlar biraz güldü Furkan'ın da suratn da bir sırıtma belirdi.
"Ben de Doğa'm la aynınfikirdeyim, ben de üşeniyorum, tabii önemli şeylerde konuşurum o ayrı da..."
Furkan biraz çekingen sordu
"Çocuklar birazdan ders ne ?"
Suphi cevapladı
"Beden kardşım"
Caner ve Burak'ın suratında minik bı kıskançlık ifadesi gördüm Suphiye bakarken...
"Ben eşofman falan getirmedim yanlız "
Benim de aklıma o sırada spor çantamı almadığım geldi.
"Yhaa bende spor çantamı unuttum. Gidip alsam tenefüs yetermi ki"
Dilek "Yeter knk'm yeter , sen tazı gibi koşarsın."
Furkan "Dışarı çıkılabiliyomu"
"Tenefüste gidip geleniliyosun , ama derse geç kalırsan yok yazılırsınız" dedi Suphi
"Tmm kankalar ben gidiyotum o zaman" dedim
Furkan da " ben de gidiyim o zaman"
"İyi gidin bakalım " dedi Suphi
Dilek "biz hoca yı biraz oyalarız."
"Tmm aşklarım , by by" dedim ve hızla sınıftan çıktım.
Arkamdan Furkanın bana seslendiğini duydum ve yavaşladım.
"Doğa az bekle"
"Okukdan çıkınca ben fena koşarım yanlız"
"Tm hadi"
Dedi ve okul kapısından çıktık.
Sefer abi biz çıkarken
"Hadi bakalım , yetişirsiniz siz" diye bağırdı.
Ben tüm gücümle koşmaya başladım. Furkan da bana yetişmiş yanımdan geliyordu demeyi çok isterdim ama beni biraz geçmiş önümden gidiyordu.
"Senin ev nerdee" diye sordum
"Görürsün , sen devam et"
Diye cvp verdi ve koşmaya devam.
Ben evi gördüğüm an Furkan'a seslendim.
"Benim ev burası Furkan "
Durup etrafıma bakındım ama Furkan yoktu. Bunu bi kenara bırakıp nasıl olsa çıkar ortaya düşüncesiyle evin kapısını çaldım
Kapıyı annem açtı.
"Noldu Doğa neden geldin eve bu saatte.
Neyini unuttun yine"
Annem konuşurken ben çoktan üst kattaki odama çıkış eşofmanlarımı spor çantama dolduruyordum
"Spor çantamı almamışııım" diye aşağı seslendim.
"Tmm hadi acele et ,yok yazılma şimdi."
"Tammam" anneme cevap verirken işim bitmişti hemen kalktım ve aşağı indim.
"Hadi görüşürüz" diyerek annemi hızla öptüm ve dışarı fırladım tabii fırlamadan önce botlarımı ayağıma geçirdim.
Annem kapıyı kapamış tı ama ben etrafa bakınıyordum.
Nerde bu çocuk diye söylene söylene ilerlemeye başladım , koşmuyordum ama yavaş yavaş yürüyordum.
Ben Offh' larken gözlerimi bir çift el kavradı ve biraz kendine çekti.
Kin olduğunu düşünürken okyanus kokusunu hissettim.
"Furkann!"
"Ta kendisi "
"Okula grcikicez hadi ama " dedim ve koşmaya başladım
Ve sözüme devam ettim
"Hem nerdeydin sen kayboldun ortadan , hani evini göstericektin?"
"Tmm sonra gösteririm şimdi koşsak daha iyi olucak"
"Evt"
Dedim ve koşmaya devam .
8 metre kadar koştuktan sonra okula az kalmıştı ama ben yorulmuştum olduğum yerde durup ellerimi dizlerime götürdüm ve derin nefes almaya başladı.
Soğuk havada koşmanın nasıl iğrenç bişey olduğunu biliyosanız, ağzınızın nasıl acıdığını ve ciğerlerinizin yandığını bilirsiniz.
İşte ben de o durumdayken nefes alıp veriyordum.
Tam ayağa kalkmış dengemi sağlamaya çalışırken bir arabanın yolun ortasında duran bana doğru geldiğini gördüm. Etrafıma bakındım Furkan yine yoktu.
Ben yerimde donmuş kalırken araba daha da yaklaştı ve...........
En heyecanlı yerde kestiğim için bana sövebilirsiniz.
Bu bölüm baya geç geldi ama ilham gelmiyo ve zaman çok çabuk geçiyo. Özürdilerim , daha çabuk atmaya çalışıcam.
Seviliyosunuz.
Bye~♡
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro