^°^ 7
"Öyleyse gitme benimle kal"
Dylan kalbime işleyen o sözü söyleyip girmişti. Ahh... Bu çocuk beni kendine cidden bağlıyordu. Neyse... Toparlanıp ve hazırlanıp okula gitmeliydim. Ama sırtım ve kollarım çok ağrıyordu. Bilgeler bana üç güç seçmemi ve bu üç gücün dünyadayken hep benimle kalacağını söylemişti. Bende
İyileşme
hızlı refleks ve
zihin okumayı seçmiştim. Gözümü kapadım ve iyileştiğimi düşündüm. Oh be... Rahatlamıştım. Tüm kaslarım gevşemişti ve şuan koca bi futbol sahasında 1000 tur atabilirdim. Hazırlanmak için yataktan kalktım ve hızlıca yatağımı düzelttim. Duşa girip çıktıktan sonra saçıma şekil verdim ve kıyafetlerimi giydim. Üzerime bu sefer siyah kırmızı bol bir ince kazak ve siyah kısa bi etek giymiştim. Öylesine süs olsun diyede siyah orta boylarda bir çanta takmıştım. Ayağımda da bilekte heryeri siyah olan bir ayakkabı vardı. Saçımı ise toplamıştım ve uçlarını çok hafif dalgalandırıp dalgaları elimle açtırmıştım. Çok hoş bir. Doğal duruyordu.
Evden çıkarken Melissa'ya bakındım ama sanırım yine Aidan da kalmıştı. Son 3 gündür evde tek kalıyordum. Melissa arada uğrayıp eşya alıp gidiyordu. Okula gitmek için otobüs durağına yürüdüm. Otobüs durağı bu gün çok doluydu. Ben o tarafa yaklaştıkça herkes bana bakmaya başladı. Üzerimde bir tuhaflık mı var diye kendime şöyle bir baktım. Ama hayır her şey düzgündü. Sonra durağa yaklaşırken fısıldaşmaları duydum.
"Gerçektende doğal güzellerden."
"Yalan değilmiş. Gerçekten güzel."
"Hiç şımarık ve egolu durmuyor. Acaba sevgilisi var mı?"
"Çıktığı eve göre gayet mütevazı. Yüzünde kendini beğenmiş bir ifade yok"
"Bizim okulda olduğuna cidden inanmıyorum."
"Günaydın Mina." dedi hayatımda ilk defa gördüğüm çocuk. Belli belirsiz gülümsedim ve
"Günaydın" dedim mırıltı gibi çıkan sesimle. Ondan güç alan tüm herkes bana 'Günaydın' dedi. Sanırım ünlü olmuştum. Şu Melissa'nın İnstagram saçmalığı yüzündendi. Bir fotoğraf çektirmedikleri kalmıştı ama gizlice çekenler olmuştu tabi ki. Sonunda otobüsten inerken herkes yol vermişti bana. Bende teşekkür edip indim. Okula ayak basar basmaz yanıma bir sürü kişi koşturdu. Herkes bir anda konuşuyordu ve ben öylece durmuş onlara bakıyordum. Sonunda Alison'nun sesini duydum.
"Hey bebeğimin başını bu kadar ağrıtmayın. O daha alışık değil böyle şeylere." dedi ve beni kopumdan tutup bizimkilerin yanına götürdü.
Cameron, Aidan, Melissa ve Dylan çardakta oturmuş bana bakıyorlardı. Cameron sırıtıyordu. Aidan Melisayla yan yana bir bana birde birbirlerine bakıp sırıtıyorlardı. Ama Dylan bana öldürecekmiş gibi bakıyordu. Alison kolumu bıraktı ve
"Otur Mina'cım. Şimdi senin büyük bir sorunun var. Şu gereksiz insanların diline düşmüşsün. Bundan kurtuluşun olduğunu sanmıyorum ama onları umursamamaya çalış bence." dedi ve yine Dylan'nın yanına oturdu. Çardak genişti ama hepsi yayılarak oturduğu için bana yer resmen kalmamıştı.
" Neyse siz takılın. Benim yapmam gereken birkaç ödev filan var. Sonra yanınıza gelirim."dedim ve arkamı döndüm. Hala gözleri benim üzerimde olan insanlar vardı ama buna alışabilirdim. Okuldan içeri girdim ve yeni öğrendiğim dolabımı açtım. İçerisi boştu. Çantama koyduğum ekstra şeyleri dolabıma koydum. Dolabı kapatmak için geri adım atmıştım ki birine çarptım. Arkamı döndüğümde bunun Dylan olduğunu gördüm. Beni hafif sağa kaydırdı ve dolabımın kapağını ve kilidi kapattı. Bir eli dolapta diğer elide çenemdeydi.
"Onlara benim sevgilim olduğunu göstermemiz lazım yoksa bu yavşakların hepsini öldürmek zorunda kalacağım Mina... Ve sen eğer meleksen bunu hiç mi hiç istemessin." dedi ve bana yaklaşmaya başladı. Bende onu durdurup kulağına fısıldadım.
"İnsanlara yalan söylemek benim doğamın dışında Dylan. Ayrıca dünki yaptığım şey bir hataydı. Bunu tekrarlamak istemiyorum." dedim ve çenemdeki elini aşağıya indirdim ve onun diğer elinin altından geçerek sınıfıma doğru yürümeye başladım.
"Hadi sendr sınıfına git Dylan." dedim ve arkama bakmadan sınıfa yürüdüm. Üzülsemde onun bana alışmasına izin vermemeliydim. Sonuçta ben bir gün herşeyimle yok olacaktım ve geldiğim yere Katusan'a geri dönecektim.
Özür dilerim Dylan. Sana kendimi sevdirdiğim için.
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro