Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

"Işığı kapatır mısın?"

İşlerimi, hayatımı toplamadan bir şeyler söylemek istemedim ama en azından kitabıma emek verip okuyanların bu açıklamayı hak ettiğini düşünüyorum. Tabi banane bu açıklamadan diyenleriniz de olabilir :) . Annem çok ciddi bir rahatsızlık ve ameliyat geçirdi bütün yazımı onunla ilgilenerek geçirdim. Aynı zamanda da çalışıyordum. Takdir edersiniz ki bir evin hem annesi olmak hem annesi hasta olan bir evde psikolojinin sağlam kalması hem de çalışmak insanları biraz zorlayabilir. Bende böyle biraz zor bir dönemden geçtim ama her şey iyi çok şükür. Şimdilerde ise biraz daha iyiyiz ve elimden geldiği kadar da aktif olmaya çalışacağım. Sizleri seviyorum.

Aselin kendini berbat hissetmek istiyordu. Garip, mutsuz belki de bedbaht. Ama biraz önce aldığı haber kesinlikle bu hisleri ona vermiyor yanından bile geçmiyordu. Aselin'in Şuan ki mutluluğu hiçbir şeyde yoktu.  Çünkü Barış demin arayıp Nil'in her şey için mutlu olduğunu, tepkilerinin güzel olduğunu söylemişti. Bu sebeple Aselin dünyanın en mutlu kişisiydi. Nil onu ve kardeşini kabul etmişti! Nil'e karşı içinde beslediği duygular o kadar yoğun o kadar fazlaydı ki bunun sebebini anlayamıyordu. Kendi içinde Barış'ı çok sevdiği için Nil'in varlığına bu kadar kolay adapte olduğu düşüncesi vardı ama elbette bunu yine de anlayamıyordu. Belki de annesiz büyümüş bu kıza içi acıyordu. Elbette ona acımaya hak sahibi değildi. Yine de düşünüyordu işte. Her ne olursa olsun Nil artık onun hayatında idi. Ve o istemediği müddetçe de hiçbir yere Aselin onu gönderemezdi.  Gözlerinden akan yaşları umursamadan hazırlanmaya devam etti. Nil'i görmeye gidecekti, ilk defa ikisi de her şeyi bilirken. 

Üzerine kocaman şişmiş karnını çok belli etmeyen bir elbise giydikten sonra kömür karası saçlarını serbest bıraktır. Zaten hamile olduğunu öğrendiği günden bu yana makyaj falan da yapmıyordu. Barış'a oraya gideceğini belirten bir mesaj çektikten sonra yola koyuldu. Evin önüne vardığında kendisini heyecanlı hissediyordu. Nil için almış olduğu pembe ayakkabıları görünce vereceği tepkiyi de merak ediyordu. Daha fazla düşünmeden kapıyı tıkladı. Kapıyı açan Gülçin Hanım'a ufak bir tebessüm ederek içeriye girdi. Renkli bir o kadar da sade eşyaların bulunduğu salona girdiğinde Nil ile Barış'ı yap boz yaparken bulmuştu. Bu görüntü onu memnun etmişti. Sessizce yanlarına ilerlediğinde onu ilk Nil fark etti. Aselin'in gergin bakışlarının aksine Nil oldukça parlayan gözlerle Aselin'e bakıyordu. Oturduğu yerden kalkıp Aselin'in yanına gitti. Aselin o geldiğinde karnının izin verdiği kadar eğilip Nil'in ona uzattığı kollarına karşılık verdi.

''Hoşgeldin Asel.''

Aselin Nil ile sarıldığında Nil'in arkasındaki Barış ile göz göze gelmişti. Barış'ın suratında tebessüm vardı ama yüz hatları hala gergin olduğunu belirtiyordu.

Nil'in sırtını sıvazladı. ''Hoşbuldum güzellik.''

Nil geri çekilip Aselin'in karnına gözlerini dikti. ''Kardeşime adını benim vermeme izin verdiğin için teşekkür ederim.''

Nil'in bu olgunluğuna karşı Aselin ne yapsa bilemedi. Ağlamamak için tırnaklarını avuçlarına batırıyordu. ''Tabi ki de izin verecektim o senin kardeşin.''

Nil tebessüm edip yap bozuna geri döndü. Kendince Asel'e verdiği değeri göstermiş ve teşekkür etmişti.

Nil yap bozuna dalmışken Barış'da Aselin'e yaklaştı. ''Hoşgeldin.''

Aselin tebessüm etti. ''Hoşbuldum.''

''Konuşalım istersen biraz.'' 

Aselin başını olumlu anlamda salladı. Barış kızına döndü. ''Bebeğim biraz Asel ablanla konuşalım sende Gülçin ablanla biraz takıl olur mu?''

Nil daldığı oyun arasında babasına sadece başını sallamakla yetindi. Aselin ve Barış onun bu umursamaz tavrına gülümseyerek odadan çıkıp balkona geçmişlerdi. Balkondaki ikili koltuğa yan yana oturup birbirlerine döndüler.

İlk sözü Barış almıştı. ''Eve gerçekten dönmek istiyor musun? Bunu sırf bebeğimiz için yapmak zorunda değilsin.'' Kendince Aselin'e alan veriyordu. Düşünme alanı...

Aselin gözlerini kaçırdı. Eve dönmek istemesinin sebebi elbette sadece bebeği değildi. Bebeğinin annesi ve babası olarak büyümesini isterdi. Nil'in bile en azından anne figürü olan bir evde büyümesini isterdi. Ancak amacı biraz da olsa Barış'ı affetmeye çalışmaktı. Seviyordu ve bu hiçbir zaman değişmeyecek olan bir faktördü. Barış ona yalan söylemişti. Aşırı kızgındı ancak kendini onun yerine koyunca yine de ona biraz hak vermeye başlıyordu. İnsanlar gençlikte bir takım hatalar yapabilirdi. Bu büyük bir hata olsa da. Kendinden biliyordu herkes hata yapardı. Ancak süründürme oldukça dahildi bu duruma.  

''Barış kurcalamana gerek yok. Serbest bırak bazı şeyleri. İstediğin bu değil miydi?''

Barış başını olumlu anlamda salladı. İçinden ona onu sevdiğini haykırmak geliyordu. Ancak sustu. Her şeyin zamanı vardı elbette.

1 Ay Sonra

Üç buçuk kişilik aile yeni evlerine yerleşeli bir ay olmuştu bile. Aselin'e o kadar garip geliyordu ki bu evi ilk beğendiklerinde sadece iki kişi olacaklarını zannediyordu. Ancak şimdi dördüncü kişiyi çoktan bekliyorlardı. Bu süreç boyunca Emre kızına güvense de tepkiliydi sadece susuyordu. Barış ile Aselin aynı yatakta yatsa da aralarında uçurum vardı. Aselin tatlı intikamını tatlı tatlı alıyordu. 

Sabah kahvaltısında oturmuşlar bir yandan da Nil'in servisini bekliyorlardı. Nil'i burada bir okula yazdırmışlardı. 

''Ben hazırlanmaya başlıyorum.'' diyerek Barış oturduğu yerden kalktı. 

Aselin'de oturduğu yerden kalktı. ''Dur dur bende geleceğim. Nil'i servisine bindireyim. ''

Barış anlamayan gözlerle karısına baktı. ''Sen nereye geliyorsun?''

''Ofise geliyorum. Hem babamı görmüş olurum hem de imzalamam gereken şeyler var.''

''Tamam ben işten gelince babanı görmeye birlikte gideriz, imzalayacağın kağıtları da ya bana vekalet ver imzalayayım ya da kağıtları getiririm.''

Aselin Nil'in yanında kavga etmek istemediği için susmuştu zaten o anda da korna çaldı. ''Bekle burada Nil'i bindirip geliyorum.''

Aselin Nil'in tüm dertleri ile ilgilenmeye kendini adamıştı. Birlikte servise kadar gidip ona güle güle öpücüğü verdikten sonra servise binip ilerlemesini bekledi. Arkasına döndüğünde Barış arkasındaydı. ''Barış tartışmayalım gelmek istiyorum. Sıkıldım evin içinde hareket etmek istiyorum.''

Barış elbette karısına kıyamayacaktı. ''Bak doğurursan Asel karışmam.''

Aselin göz devirdi. ''Evet Barış 8 aylıkken sırf şirkete geldim diye doğururum zaten.''

İçeri girip portmantoda ki çantasını ve ceketini alıp çıktı. Barış arabasının kapısını açıp Aselin'in binmesine yardım ettikten sonra kendisi de yerine geçti. Zaten sevgili karısı bir kez onu dinlese şaşardı. 

Ofise geldiklerinde Barış Aselin'in elini avucunun içerisine alıp kendi odalarına çıktı. Herkes hala dikkatle onlara bakıyordu. Tabi Barış bundan memnundu. Barış'ta kendi işlerini alarak Aselin'in odasına geçti.

Aselin'in garip bakışlarına karşı Barış rahat tavırlarla koltuğa geçip oturdu. ''Burada çalışacağım güzelim. Bakma öyle.''

Aselin derin bir nefes alıp tepki vermedi. ''Peki.''

Uzun çalışma saatlerinin ardından eve geçmişler çoktan yatma vakti her biri için gelmişti. 

''Çok özledim seni bebeğim.''

Aselin, Barış'ın söylediklerine göz devirdi.

''Ah tabi ki de sadece seni özlemedim. Özlediğim başka kişiler de var. İşte bu sebeple de senin uslu bir bebek olup uyuman gerekiyor.''

Bu sefer devirdiği gözlerinin üstündeki kaşlarını çattı. Barış bebeğimle konuşmak istiyorum diyerek karnına eğilmişti ama daha doğru düzgün bir şey çıkmamıştı ortaya.
Barış'ta oğlunu tembihledikten sonra başını eğdiği yerden kaldırıp karısıyla göz göze geldi.

''Ee ne diyorduk, özledim özledin.''

Aselin başını iki yana salladı hızla. ''Sen diyordun ne diyorsan.''

Barış yavaşça karısına yaklaştı. Büyülenmişcesine ona bakarken yüzünü iki avucunun arasına aldı. ''Bakalım sen ne diyeceksin.'' Diyerek Aselin'e söz hakkı vermeden dudaklarını dudaklarına bastırdı.

Aselin ilk başta gerilse de sonucun her halükarda Barış'ı mutsuz edeceğini bildiği için öpüşüne karşılık verdi. Sonuçta uzun zamandır öpüşmüyorlardı değil mi? Aselin bu ödülü en azından kendine verdiğini düşünüyordu. 

Barış yavaş yavaş elini Aselin'in göğüslerinde gezdirmeye başlamıştı ki Aselin geri çekildi. Barış neden geri çekildiğini anlamlandırmak istercesine ona baktığında Aselin sanki demin tutkuyla öpüşen o değilmiş gibi rahat bir tavırla konuştu. ''Işığı kapatır mısın çok yorgunum.'' Yorganın altına girerek gözlerini kapattı. 

Barış ise ne yapacağını bilmeyen bir tavırla yumruk olmuş elini ısırarak ayağa kalkıp ışığı kapattı. Küçük hanımın neden böyle yaptığını çok iyi biliyordu. 

Yatağa geçip huzursuz bir geceye kendince merhaba dedi.

Hayatlarında her şey stabil ilerliyordu. Yalnızca Aselin' i doğum korkutuyordu o kadar. Onun dışında herhangi bir problem yoktu. Ha bir de iki aile eskisi kadar samimi değildi ve Savaş hala oğluyla konuşmuyordu. Yaşanan bu durumlar Aselin'i inanılmaz üzdüğü için de kendince bir yemek organize etmişti. Hem kendi ailesinin hem de Barış'ın ailesinin Nil'e ve kendilerine alışması için düzenleyeceği bir yemekti. Kendi evlerinin bahçesinde çoktan 7 kişilik bir masa kurdurmuştu bile. Ve herkesin geleceğinden de emindi.

Sizce yemekte neler olacak🌨

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro