Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

ATEŞE AŞIK KELEBEK • BÖLÜM 13 • "GERÇEKLER"

Söylediği cümleden sonra nefesim kesilmişti. Sanki ruhum o an bedenimi terk etmişti. Gözlerimi diktim özlerine neler olduğunu anlamak için beynimi zorlarken gözümden akan yaşları sildim.

"Saçma! benim babam öldü! Böyle yalan şeylerle mi kazanacaksın beni yalan söyleyerek mi!"

Kapkara gözleri alev alev yanıyordu sanki. Bileğimden tutup beni kendine çekti.

"Ben sana asla yalan söylemedim!"

"Söylüyorsun işte babamı bahane edip sıyrılmaya çalışıyorsun ama inan çok kötü bir yalancısın benim babam öldü çünkü!"

"Ben gerçek öz babandan bahsediyorum!"

İşte o an aldığım her nefes acıttı canımı boğazımı yırtıp geçti adeta işte ben o an öldüm! Acısını tarif bile edemeyeceğim bir sızı kalbimde.

Başımı kaldırıp ağlamaktan kızarmış gözlerimi dudaklarına diktim "yalan söyledim evet baban öldü" demesini ümit ediyordum.

"Yalan söylüyorsun."

Göz yaşlarımı engelleyemiyordum ayaklarım ise artık beni taşıyamıyordu. yavaşça oturdum yere Ateşte benle birlikte çöktü yere yüzümü avuçlarının içine alıp akan göz yaşımdan öptü.

"Biliyorum şu an söylediğim hiç bir şeye anlam veremiyorsun. Her şeyi sana anlatacağım ama şimdi değil şimdi zamanı değil Elya."

"Anlat!"

Ağlamaktan güçsüz düşmüştüm artık ağzımdan çıkan her söz bıçak gibi saplanıyordu yüreğime.

"Öz baban yaşıyor Elya."

Hıçkırıklarla gözümden dökülmeye başladı yaşlar eğdim başımı yere yüzüm yoktu bakmaya gök yüzüne.

"Yalan söylüyorum de lütfen!"

"Tamam sakin ol."

Başımı göğsüne yasladım yaklaşık on beş dakika boyunca benimle öylece yerde oturdu hiçbir şey söylemedi sadece sustu ve göz yaşlarımı sildi. Ağlamaktan yorgun düşen gözlerimi açmakta zorlanıyordum. Sanki yemin etmişlerdi kendilerini bu dünyaya bir daha açmayacaklarına.

"Hadi gidelim."

Yarım yamalak açılıp kapanan gözlerim sadece Ateşin gözlerini görüyordu. Beni kucağına alıp apartmana girdi kendi dairesinin önüne gelince cebinden bin bir mücadeleyle çıkardığı anahtarla kapıyı açtı. Eve girdikten sonra ayağıyla kapıyı ardımızdan kapadı yatak odasına doğru ilerledi ve beni yavaşça yatağın üzerine bıraktı.

"Sadece uyu.."

Anlıma bıraktığı öpücükle birlikte bütün acılarımı da alıp çıkmıştı odada. Yatağın her tarafına yayılmış kokusuyla kendimi bırakmıştım uykunun kollarına..

                                                                         🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸

Büyük bir korkuyla uyandım gördüğüm kabusun etkisiyle yatakta oturur vaziyette duruyor yastığa sarılıyordum. Birden etrafıma baktığımda Ateşin evinde olduğumu farkettim. Yaşadıklarım tekrar hafızama yerleştiğinde yine aynı sızı beliriverdi içimde.

Oda karanlıktı yavaş adımlarla yataktan kalktım kapıyı açıp etrafıma baktığımda salonun ışığı açıktı. Salona doğru ilerlediğimde koltukta uyuya kalmış Ateşi gördüm.

Ses çıkarmamak için fazlasıyla çaba harcıyordum. Ateşin yanına doğru ilerledim Hemen yanı başındaki masanın ucuna oturdum. Birden gözleriyle birleşti gözlerim. İstem dışı kızarmaya başladı ve yanağımdan düştü göz yaşı.

"Gel.."

Ellerini açtı ve beni çağırdı yanına Ateş. Hiç tereddüt etmeden davetine karşılık verdim ve yanına kıvrılı verdim. Sıkıca sarıldı bana saçımdan bir öpücük kaptı kendine ..

"Çok yorgunum."

"Tamam her şey düzelecek şimdi uyu.."

Kollarını bana doladı o kadar kuvvetli sarılıyordu ki o kadar güven doluydu ki şu an dünya yıkılsa onun yanında korkmazdım ben.

Huzur içinde uyuyordum uzun zamandan sonra ilk defa. İlk defa kendimi huzurlu ve güvende hissediyordum. Ben Ateşten asla vazgeçmemiştim onu sevmekten onun yanında yaşlanmaktan onunla yaşanacak her kötü şeye göğüs germekten hiç vazgeçmemiştim aslında.

Kokusunu aldığımda içimde ki kelebekler yeniden hayat buldu sanki kalbim yeniden atmaya başladı ve sanki hayat o an güzelleşti.

Ömrünüzün her saniyesini adamak istediğiniz bir adamı unutmak kolay olmuyor ne kadar kızsanız da ne kadar vazgeçtiğinizi sansanız da tek bir bakışı tek bir gülüşü ile yeniden kalbinizde yer edinebiliyor.

Gökyüzünde kuşlar yeniden uçmaya çiçekler yeniden açmaya başlıyor. Ve Güneş en tepede yeniden hayat buluyor.
                                                                  🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸🔸

Yaklaşık iki saat boyunca uyumuştum huzur dolu bir şekilde.

Gözlerimi araladığımda yüzü yüzüme değdi Ateşin. Çok olmuştu uyandığımda ilk onu görmeyeli. İlk uyandığımda ya aklımda oluyordu yada kalbimde, ama şimdi tam karşımdaydı. Gözleri yepyeni bir gökyüzünün kapılarını aralıyordu bana.

"Günaydın."

"Günaydın."

Yerimden doğrulmak için hareket edecekken sağ koluyla belimden sıkıca kavradı.

"Gitmesen."

"Bırakır mısın kalkmam gerek."

"Biraz daha lütfen nefesine ihtiyacım var."

Koluyla kalkmamı engellemişti değim yerimdeyse elim kolum bağlanmıştı. Gözlerinde başka bir şey vardı anlam veremediğim bir şey. Bu seferlik ona uydum ve yüzümü ona doğru döndüm neredeyse burun burunaydık.

"Her şeyi anlatmanı istiyorum."

Derin bir nefes aldı "Tamam ama şimdi değil." diye fısıldadı yüzüme doğru hiçbir şey yapamadım hiçbir şey diyemedim nefesi nefesimle karışırken nefesinde hayat buldum.

"Ateş lütfen her şeyi bil......"

Lafımı bitirmeden kesti eliyle ellerimi tuttu ve parmaklarımızı birleştirdi. Yüzünü saçlarıma gömüp derin bir öpücük bıraktı. Daha sonra anlını anlıma dayadı ve ağzıdan bu dizeler döküldü;

Kuşlar uça uça
Gökyüzü mavi olurmuş.
Ben, seni seve seve özgür.
Deniz, martılarıyla güzeldir
Ben seninle güzelim.
Ellerim avuçlarınla...
"Seçil Oğuz/Senede Bir Gün"

Ve o an hissettim. Her şeye rağmen bu adama değerdi. Dertler bu adamdan gelecekse savaşmaya mücadele etmeye değerdi. Bu adamdan gelecek her şeye değerdi.

Yüzümü gömdüm göğsüne ellerimi boynuna doladım. Özlemimi anlatacak cümle henüz icat edilmemiş dünya üzerinde böyle bir ize raslanmamıştı. Söyleyeceğim hiçbir cümle ona olan özlemimi anlatamayacaktı. Gözümden süzülen yaşlar bile eksik kalacaktı.

"Bundan sonra seni asla üzmeyeceğime dair söz versem sende bir daha hiç benden gitmesen."

"Sen beni üzmedin sen beni kırdın. Üzsen belki sarıldığında geçerdi üzüntüm ama sen beni kırdın ve ben o parçaları birleştiremiyorum. Sende beni babam gibi kırdın. Annem gibi kırdın!"

Yanağıma düşen bir damla yaş başımı kaldırıp Ateşe bakmama sebep oldu. Gözleri kızarmıştı yanağıma düşen yaşın izleri yanağında belirivermişti. Kollarını benden ayırdı koltuğun üzerinde oturur vaziyette geçti elleriyle gözlerini sildi bense doğrulmuş ona bakıyordum.

"Mecbur olmasam seni asla bırakmazdım canım pahasına bile olsa bırakmazdım ama senin hayatın söz konusuydu benden uzakta güvende olduğunu bilmek yeterdi bana!"

"Buda ne demek oluyor benim hayatım neden söz konusu olsun Ateş!"

"Çünkü öz baban senin peşindeydi!"

Duyduğum cümle karşısında hiçbir tepki verememiştim. Öylece yüzüne bakıyordum Ateşin, bir şeyleri anlamaya çalışsam da bir türlü olayları birbiriyle bir bütün haline getiremiyordum.

"Bak bu anlatacaklarım senin için üzücü olabilir biliyorum.."

"Ateş lütfen anlat artık!"

Sabrım kalmamıştı artık bu labirentten çıkmalıydım kurtulmalıydım çıkış yolunu bulmam gerekiyordu.

"Annenin sana hamile kaldığını öğrenen baban senin doğmanı istememiş annene baskı kursa da seni doğurmaması için annen babandan kaçıp seni tek başına İstanbul da hayata getirmiş.."

Hayatımın gerçekleri yüzüme tokat gibi çarpıyordu. Ateşin söylediği her söz kalbime bıçak gibi saplanırken hayatın acımasızlığıyla baş başa kalıyordum.

"Baban annenin ve senin peşine düşmüş. Annen seni bir yaşına getirene kadar babandan kaçmayı başarsa da bir süre sonra babana yakalanmış ve seni çocuk esirgeme kurumuna bırakmış kimliğin olmadığı için babanın bütün aramalarına rağmen seni bulamaması anneni öldürmesine sebep olmuş."

O an daha önce hiç görmediğim annem için acıyan kalbim boğazımda oluşan düğüm ve o düğümün verdiği sızı. Gözyaşlarım oluk oluk akarken sırtımı dayadığım buz gibi duvar bile etki etmiyordu içimin yangınını söndürmeye.

"Baban 23 yıl hapis yedi, geçen sene hapisten çıktı ve senin peşine düştü seninle defalarca değiştirdiğimiz evler de bu yüzdendi çünkü baban seninle geçmişte aynı okulda okuduğumuzu öğrendi ve benim üzerimden sana ulaşmaya çalıştı. Her adımımı takip ediyordu. Bundan 2 sene önce senden 2 ay ayrı kalmam da bunun yüzündendi babanın seni bulmaması için her şeyi yaptım ama artık elim kolum bağlanmıştı Elya senden vazgeçmesem hayatın tehlikeye girecekti!"

Yaşadığım acıyı anlatmak imkansızdı. Hiçbir acı bunun kadar yakamazdı canımı. Daha fazla dayanamadım yerimden kalktım aklım almıyordu artık hiçbir şeyi başımı ellerimin arasına alıp salonun ortasında gidip geliyordum.

"Ne yapabilir ki en fazla bana babam sonuçta o benim!"

"Baban çok tehlikeli birisi Elya!"

Yüzünü bile hatırlamadığım bir adam bütün hayatımı mahvetmek üzere peşime düşmüştü.

Ağız dolusu Baba diyemediğim bir kez olsun sarılamadığım derdimi paylaşamadığım insan dert üstüne dert yüklüyordu bana..

Öyle ya perdeleri Güneş yıpratırdı kızları ise babaları..

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro