Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

chapter i. ↝ fear

bölüm bir - "korku"

Beyazın hüküm sürdüğü ve telaşlı insanların bir oradan bir oraya kendilerini attıkları, klasik bir Nasa laboratuarındaydım. Kenarda, görünmeyecek bir köşeye yumulmuş son çıkan Batman sayısını hevesli hevesli okuyordum. Elbette biraz tuhaf duruyordu ama Batman ya bu! Hemde evlilik teklifi eden Batman!

"Vay anasını sayın seyirciler!" Bir diğer sayfaya geçip tekrar heyecan ile okumaya başlamıştım. Tövbe yarabbi, Bruce ne yapıyorsun sen yavrum? Biliyoruz Selina ile birlikte olmak istiyorsun lakin bunu bana nasıl açıklayacaksın? Bana bana! Hazal'a! Hazal'ına! Ben deniz yılların Batmam fanı, ben deniz yılların Bruce Wayne sevdalısı!

Daha fazla dayanamayıp hırsla kapattım çizgiromanı fakat kıyamayıp yumuşacak bir şekilde çantama koydum.

"Denek bir; Hazal Ardan," Adımı duyunca zamanlamama şok oldum. Yoksa ben bir uzaylı mıydım amk?

"Geliyorum!" Diye bağırıp, türkçe konuştuğum için kimse anlamamıştı, Hello Kity desenli sırt çantam ile deney tüpüne koşuşturdum.

Bugün, Nasa'nın yıllardır her ayrıntısına kadar tasarladığı ışınlanma cihazının ilk insan denekleri ile test yapılacaktı.

Tonlarca insan buna gönüllü olsa bile ilk denek ben seçilmiştim. Daha doğru kendimi seçtirmiştim.

Kuzenim Hasan'a "Eğer ilk ışınlanan insan olmayacaksam yaşamanın ne gereği var lan," diye yaklaşık sekiz ay baskı yapmıştım. En sonunda bir kaydırma yaptırmış ve diğer sıkıcı bilim şapşallarını ikna edip beni ilk denek yapmıştı. Şimdi ise oturmuş beni kontrol etmelerini bekliyordum.

"Çantanız ile olmaz, Hazal Hanım." Hello Kity desenli çantama sarıldım ve kafamı iki yana salladım. Bu gavur tohumu benden içinde çizgiromanlarımın ve lahmacunlarımın bulunduğu çantayı almayı nasıl talep ederdi?

"Hayır," Arkamı döndüm ve hiç takmadan yürüdüm demeyi çok isterdim ama Hasan ve sümsüklerden birinin buraya doğru geldiğini görünce çantayı yere attım.

"Ehehehe hayır sen yorulma canım demek istedim ben ehehehehe," Tuhaf bakışlarına omuz silktim ve gidip o tuhaf beyaz tüpe oturdum.

Tahminler doğru ise karşı odaya ışınlanacaktım. Yani inş doğrudur o tahminler. Zaten uzun sürer diye yanıma aldığım lahmacunlar gitti uzun sürerse ne yiyecem ben? Bele vaziyetin içine soxam ya.

"Hasan buradan çıkıştı iki acılı adana gömüyoruz, değil mi kardo?" Omuz silkse bile kendi kendime gülmeye başladım. Işınlandırmadan sonra adana yemek ne kadar havalı olurdu be!

Yanıma gelen bilim şapşalları bir kaç test için kan alacaklarını söyleyip kolum kadar iğneyi çıkardılar.

"Pardon," Kızıl saçlı ve yaşlı olan adam bana döndü. "Bunu bana mı sokmayı düşünüyorsunuz?" Hızlı hızlı kafasını sallayıp iğneyi hazırlamaya koyuldu.

Krdş o ne amk?

Yetmez bu kadar büyük iğne eminim daha büyüğü vardır, onu getirin siz. Aaa bakın bu benim için küçük kalır ayıp ediyorsunuz.

Arkadasını döndüğünde sağ kolumu uzattım. İnş koluma bir şey olmaz.

Testler için kan alındıktan sonra Hasan yanıma gelip son kontrollü yapınca tüpe oturdum.

Heyecan ile ayaklarımı sallayıp herkese el sallarken komşunun kızı Merve'ye nasıl hava atacağımı düşünüyordum. Olum ışınlanıyorum lan!

Hava deliği olduğunu düşündüğüm yere parmağımı soktuğum sırada Hasan'nın yakın arkadaşının, çaktırmayın adını unuttum, lsesini hissettim. La burası ses yeriymiş!

"Merhaba Hazal, heyecanlı mısın?" Bu nasıl soru ya? Yok heyecanlı değilim her gün ışınlanırım ben! Cevap vermeyip ayaklarımı sallamaya devam ettim.

"Peki, korkuyor musun?" Peki, korkuyor muydum? Bir şey yanlış gidebilirdi, hatta giderdi. Ne de olsa ilk defa bir insanda deneniyordu. Belki sakat kalabilirdim, hafızamı kaybedebilirim, ölebilirdim. Her şeyi geçtim bir erkek olarak bile geri gelebilirdim.

İstemsizce konuştum."Korkmuyorum," Hasan 32 beyaz dişini göreceğim şekilde sırıtınca ben de sırıttım. "Hadi beni ışınlayın!"

Herkes gülmeye başlayınca istemsizce kahkaha atmaya başladım.

"Üç," Terleyen ellerimi mavi kotuma sildim. "İki," Derin bir nefes aldım. "Bir," Bakışlarımı düğmeye basan adamdan yanında olan ve kahve ile etrafa tedirgin bir şekilde bakam kadına çevirdim, ve olanlar tam o anda oldu. Kadın kahveyi sistemin üstüne döktü, hemen sonra arkasına bile bakmadan koşmaya başladı.

Ancak düğmeye basılmıştı. Tüpün içi kar beyaz bir renkle dolmuş, görüş açım kapanmıştı.

"Hazal!" Hasan ve diğerlerinin sesini duysam bile umursamadım. Ne de olsa biraz sonra başka bir odada olacaktım, değil mi?

Ama olmadı, başka bir oda yerine başka bir evrene gönderilmiştim.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro