Genç adam iddiayı kazananı bir hafta olmuştu ama hiçbir şekilde Pelin'e bir şey yaptırmamıştı. Zaten bir haftadır hiç bir şekilde konuşmamışlardı. Genç adamın kalbinde bir delik açılmıştı. Nedenini kendiside bilmiyordu. Genç kızı çok mu, üzmüştü.

"Burayı özlemişim."dedi Can büyük bir hevesle soluklanarak. Havuz kenarında portakal suyu içmek ikisininde vazgeçilmezlerinden birisiydi. "Merak etme buradanda yakında bıkarsın."dedi Aras. Can kaşlarını çatıp Aras'a bakarken Kerem bey geldi. "Genç adamlar havuz kenarına oturmuş portakal suyu içiyorlardı."dedi ve gülümsedi. Aras'ın arkasında yerini alarak, genç adamın saçlarını dağıttı.

Aras'ın telefonu çaldığında hızlıca babasından müsade isteyerek ayağa kalktı. Arayan Selin'di. Aras'la Selin'in ilk konuşmaları olacaktı bu.
"Aras,"dedi ve duraksadı Selin. "Biz yarın dağ evine gidiyoruz sende gelir misin?"dedi sanki Aras'ın gelmesini çok istiyormuş gibi.

Genç adamın "Neden" demesine kalmadan Selin konuştu. "Bak aranızda ne geçti bilmiyorum ama siz Pelin'le birlikte dışarı çıktığınız günden beri Pelin'de bir değişiklik var. Asık suratlılık, odalara kapanmak vesaire işte belkide sen gelirsen onu ikna edebilirsin. Belkide eski haline dönmesi için tek umut sensin." dedi.

"Sana onu bu hale getiren kişinin ben olduğunu söylesem..."dedi genç adam rahat bir sesle.

"Kapat, Aras! Kapat, bende senin bizim için bir umut olduğunu düşünmüştüm."dedi ve telefonu kapattı Selin.

*****

"Demek o kadar şeyi sırf-"dedi ve boğazındaki yumuğu geçemedi. Hıçkıra hıçkıra ağlarken. Devam etti, "Sırf! O gereksiz iddia için yapmış."dedi ve çarşafı üstüne çekti. Aklına yarın gidecekleri dağ evi geldi ve telefonunu ağlayarak eline aldı. Selin'in numarasını hızlıca tuşlayıp telefonun hoparlörünü açtı.

"Ne oldu, canım?"dedi Selin güzel ve temiz bir sesle.

"Selin ben gelmeyeceğim, iyi eğlenceler."dedi ve telefonu kapatmak için elini kırmızı tuşa bastırdı. Telefonunu tekrar sehpaya koyduğunda başını çarşafın altına sokarak uyumaya başladı.

*****

"Tatil bizi bekler!"diye bağırdı Selin. Emre Selin'i öperken diğer taraftanda yola bakıyordu. Bir gün ne çabuk geçmişti. Yola ne zaman çıktıkların hatırlamıyorlardı. Arkalarındaki arabalarda Oğuz, Pınar, Can ve Nisa var.

"Ya, aşkım çok üzüldüm Pelin'in gelmediğine."dedi ve susarak kollarını göğsünde birleştirdi. "Of, o Aras kıza ne yaptıysa artık!"diye bağırdı hıncını Emre'den çıkarmaya çalışıyordu. "Aras kaba birisi, Pelin'de ondan uzak dursa iyi eder yoksa bu gidişle sadece kalbi değil hayatıda paramparça olacak."dedi Emre haklıyım bakışı atarak.

"Ama Aras'ın hatalarının cezasını Pelin çekiyor şu an."dedi Pelin tekrar oflayarak.

"Ama tüm tatil bu konuyu konuşacaksak buraya gelmesek daha iyi olurdu."dedi Emre. Selin sinirle yumruğunu sıkarak Emre'nin koluna vurdu. Selin "Bak sakın sert olayım felan deme, dediğin gibi yumruğumu ağızın da bulursun."dedi.

"Sanırım varmak üzereyiz."dedi Emre. Selin bir yandan sevinirken bir yandanda üzülüyordu.

"Ve...vardık!"dedi. Arabayı durduğunda 1-2 dakika sonra Oğuz'larda gelmişti. Etrafı kolaçan edip ahşaptan yapılmış 3 katlı eve doğru yürüdüler. Etrafta temiz oksijen yayılırken Oğuz konuştu. "Bizden önce birisi gelecek miydi? Çünkü kapı açık."dedi ve korkarak arkasındakilerin yürümesine engel oldu.

"Ya saçmalamayın bu eve bizden başka kimsenin girmesi imkansız."dedi Pınar acayip çıkan sesiyle. "Korkmasanıza! En fazla hırsız girmiştir."dedi ve öne doğru atıldı Yaman. Oğuz korkaklık yaparak hala geride duruyordu. Yaman kapıyı yavaşça açınca kapının paslanmış kenarlarından cızırtı sesleri çıktı.

Herkes sıra sıra içeriye doğru yürümeye başladılar. Üst kattan gelen sesler ile yukarı doğru ilerlediler. Merdivenleri ilk çıkan Yaman olduğu için rahatlayarak konuştu "Korkmayın,"demesine kalmadan herkes Aras ve Pelin'i gördü. "Al işte! Senin yüzünden bozuldu sürpriz."dedi genç kız ve adamın göğsüne vurdu.

Oğuz olanları şaşkın bir şekilde izlerken Aras Pelin'in kollarını tutarak kendisine vurmasını engelledi. "Sürpriz"dedi ölü gibi. Selin çığlıklar atarak Pelin'in yanına koşup ona sarıldı. Yanlarına Pınar'da eklenince tamamlanmışlardı. "Haydi odalara dağılın uykum geldi."dedi Yaman şikayetçi bir şekilde. Zaten kimsenin duracak gibi bir hali yoktu. Herkes odalarına dağılmadan önce Aras bir duyuru yaptı. "Her iki kişi bir odaya geçsin. Çünkü odalar kısıtlı."diye mırıldandı. "O zaman sen yanıma gel."dedi Selin Pelin'e. "O benimle kalacak."dedi Aras atılarak. Oğuz yumruğunu sıksada elinden bir şey gelmiyordu.

Herkes şaşkınlıkla Aras ve Pelin ikilisine bakarken Aras Pelin'in kolundan tutarak onu odaya geçirdi. "Bir hafta boyunca kölem olacaksın."dedi demekle yetinmedi emir verdi. Pelin oflayarak parlak olan deri koltuğa oturdu. Aras tam karşısında duruyordu şuan. Pelin kendine engel olamayıp gri gözlerin esiri olmuştu tekrar.

"Sen bu koltukta uyuyacaksın."dedi Pelin herşeyden habersizce. "Hey! Küçük bu gün benim yanımda uyuyacaksın."diyip göz kırptı.

"Nedenmiş o?"dedi genç kız. "Çünkü canım istiyor, çünkü sen benim istediğim herşeyi yapmak zorundasın."

Genç kız çaresizce adama baktı. "Hadi bana benimle ilgili neler düşündüğünü anlat"dedi sırıtarak. "Arasçığım sen iyi birisin böyle şeyler söylemesen diyorum."derken lafını böldü Aras. "Boş konuşma, şimdi anlat küçük."

Ayağa kalktı. "Sen varya, pisliksin! Egolusun, tamam yakışıklıda olabilirsin ama bu beni elde edebileceğin anlamına gelmiyor. Sen anca beni böyle küçük ve boş iddialarla kendine çekebilirsin."dedi ve devam etti. "Sen kötü birisin."dediğinde Aras'ta ayağa kalktı ve genç kızın ellerini tutarak onu yatağa doğru çevirdi. Genç kız yatağa yatmış bir şekilde dururken genç adam konuştu.

"Sadece bu kadar mı?"dedi ve ağırlığını vermeden genç kızın üstüne çıktı. Genç kızı iki bacağının arasına alarak sert bir şekilde baktı. "Kalk üstümden" bağırdı genç kız. Adam dizini sertçe kız'ın baldırına bastırdı. Genç kız ağızından çıkan inlemeye engel olamadı. Bacağı kızardığında genç adam dizini bastırmayı bıraktı. "Sanırım yarın etek veya şort giyemeyeceksin."dedi ve güldü genç adam.

Sonra da üstünden kalktı. Pelin hemen yatakta doğrulup baldırına baktı. "Bunu sana çok pis ödeteceğim." diyip hızlı adımlarla odadan çıktı. Genç kız çıktıktan sonra adam kendi kendine sırıttı.

*****

Hemen Selin'i bulmalıydı. Çünkü şuan Selin'e çok ihtiyacı vardı. Selin'in yattığını tahmin ettiği odaya dalarak "Selin,"diye seslendi ki seslendiğine pişman oldu. "Şey, ben pardon senin burada olduğunu tahmin etmemiştim." dedi genç kız. Oğuz sert bakışlarla kız'ın yanına geldi. "Bu gün sert bakma günü felan mı?"diye söylendi kız.

"Gelsene içeri"dedi Oğuz samimi bir sesle.

Kız kapıyı kapatarak odaya girdi. "Otur istersen?" Konuşmadan oturdu genç kız. "Aras'la aranızda ki samimiyetin sebebi ne?" dedi Oğuz yumruğunu sıkarak. "Seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum." dedi genç kı.

"İlgilendirir ben senin-"dedi ve sustu adam.

"Sen benim neyimsin Oğuz neyim!"diye bağırdı genç kız. Oğuz genç kıza yaklaştı ve onu ayağa kaldırdı. "Sen benim kapanmayan defterimsin!"

Yüzünü genç kızın yüzüne doğru yaklaştırdı. Pelin gözlerini şaşırmış bir şekilde açmışken belinde bir kol belirdi. "Bırak beni, bırak!"diye bağırdı Oğuz'a. Oğuz genç kız'ı kendine çekerek konuştu. Aralarında santimler kalmıştı Oğuz dudağını her oynattığında dudakları birbirine sürtünüyordu. "Sende beni istiyorsun inkar edemezsin."dedi kararlı bir şekilde hemen ardından da öpecekmiş gibi yaklaştı.

Genç kız "Sakın,"dediğinde odaya biri girdi başını çevirdiğinde Aras'ın Oğuz'a kibirli gözlerle baktığını gördü.

-12. Bölümün sonu- arkadaşlar ben bile merak ettim acaba Aras Pelin'e kızacak mı yoksa Oğuz'a mı dalacak?