Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

~°A.B.K.D °~6

Esin iris özledim dinleyebilirsiniz

Elimdeki kahvemin düşmesi ile bir adım geriledim .

Onun burada ne işi vardı..

Kalbimin atmaya sayısı katbekat artaken ikilemdeydim. Beni görünce duran ayaz'la bakışıyorduk. Gözlerimiz konuşuyordu.

Bir yanım kaçıp gitmek istesede , diğer yanım kesinlikle onu özlediğimi belirtircesine sarılmak istiyordu.

Ayaz bana doğru yüzündeki o güzel gülümsemeyle büyük adımlarla geldikce geri gidiyordum. Adımlarını hızlandırdığın arkamı dönerek koşmaya başladım ki kolumu kavraması ile kendine çevirdi beni . Tam sarılacakken elimle ittirdim . Bana anlamayan gözlerle bakarken yüzünden başka heryerde dolaştırdım gözümü .

"Güzelliğim"

"Git "

"Almi, çok özledim seni. Böyle yapma artık"

Sesimi ben bile zor duyduğum bir tonda konuştum .

"Lütfen git. Lütfen Şimdi konuşamam. Lütfen ayaz "

"Olmaz ama -"

Gözümden akan bir damla yaş .

"Sonra şimdi degil"

Eliyle göz yaşımı sildi.

"Ağlama , sen ne zaman istersen konuşacağız ben hep burdayım sen gelene kadar . Zorlamıyacağım seni görmem yetti " .

Hafif acı bir gülümsemeyle yanağımı okşayarak arkasını dönüp ilerledi.
İçimdeki deli gibi onu özleyen tarafıma söz geçiredim hıçkırıklarım arasında, Henüz aramızda 5,6 metre olan ağabeyime seslendim.

"Ayaz" bunu bekliyormuş gibi bana döndü hemen. Bütün gücümle koştum ona ve boynuna atladım beni sarmaladığı gibi kaldırdı, ayaklarımı yerden kesti. Boyun girintisine gömdüm kafamı . Beni yere indirğinde saclarımı arkaya itti .

"B-ben çok denedim senden uzak durmayı ,ama seni görünce dayanamadım ama ç-çok özledim seni . Ben senin hayat-ını çald-"

"Sakın almi. Sakın böyle birşey deme. Bu dediğin o kadar saçma ki . Bunları şimdi konuşmayalım ben sadece kardeşimle ayrı kaldıgımız zamanı kapatmak istiyorum . " Tekrar kollarını sardığında bana sımsıkı sarıldım ona.

Ayaz dün almira'nın İzmir'e geldiğini fakat onu görmeden gittigini derya ve okan'dan öğrenince deli olmuştu. Böyle devam edemiyeceğini belirterek kimseye söylemeden sabah erkenden uçağa binmişti. Almira'yı bir bankta sıkıntıyla tek başına kahve içerken görünce yüzünde ister istemez bir gülümseme oluştu. Bir kaç dakika yerini bozmadan onu izledi . Sonrasında ise ayaklandığında onu fark etmisti Almira.

Aslında ayaz konuşmadan gitmeyi planlamıyordu . Ama karşısında ağlamasından nefret ettiği için bunu ertelemek istedi tabiki almira görmese bile o hep onun etrafında olacaktı. Tabiki küçuk kız kardeşi daha biraz yürüdükten sonra dayanamadı. Ve bu onun gülümsemesine neden oldu. Bu sahne kna türk filminden fırlamış gibi geldi.

Öte yandan Uraz gördükleri ile şok oldu Okuldaki bir çok kişi gibi biraz önce sımsıkı sarılan kızdan ziyade sarıldıği kişinin yakın bir arkadaşı olduğu onu şaşırtmasını dahada arttırdı.

"Hadi biraz çıkalım şu çirkin yerden" güldüm ayaz okulu hiç sevmemiştir ama dersleri yinede iyi. Onun sevmediği şey hergün berilli saatler arasında zoraki olarak böyle bir binada olmak . Çantamı veya baska birşeyimi sınıftan alma gereği duymadan okuldan çıktık. Tam çıkış kapısına geldiğimizde o tanıdık ve sevmedigim ses ile oraya döndük. Fakat benimle adımı değil ayaz'ın adını söylemiştı.

"Ayaz " ayazda kafasını çevirdiğinde yüzündeki saşkınlığı bâriz belliydi.

"Uraz , senin ne işin var burda oğlum " erkekçe selamlaşıp, sarıldılar.

"Yok artık burda okuyorum ya. Gerçi söylememiştim sana . Senin ne işin var burda kardeşim. " bana baktı suratındaki biranda bana dönünce olan çatık kaşlarıyla.

"Ve bu uyuzla " Ayaz beni kollarının altına aldığında kaşlarını çattı.

"Doğru konuş " dedim sinirle

Burnumu sıktı gülerek ayaz .

"Hooop uyuz falan olmaz , kendisi benim herşeyim olur " uraz tek kaşını kaldırdı. Aslında başka birisi uyuz dese ayaz sakin kalmazdı ama sanırım yakın arkadaşı. Ve şans tekrar beni bulmaz.

"Neyse kardeşim birkaç gün daha burda gibiyiz gitmeden görüşelim şimdi bizim ufak bir işimiz var " kafasını salladı selamlaşıp ayrıldık yanından .

Evimize geldiğinizde koltuklara oturduk salonda.

"Neden buraya gelmek yerine otele gittin"

"Hemencecik bulmayın diye ama tabi atladığım şey , peşime daha uçaktan inerken taktığınız adam. "

"Şey .. mm iyi misin sen " çekinerek söylediğim şeye ufacık bir tebessüm etti.
"Bilmiyorum almi , ilk önce babam gibi sevdiğim adamı kaybediyorum - güldü acı çeker gibi - sonra o adamın babam olduğunu öğreniyorum. Sonra sen benden kaçıyorsun "

"Ben bencilim biliyorum ama yapamadım . Orada . Sanki senin hayatını çalmışım gibi yıllarca senin gerçek ailenle ben eğlendim ben anne baba dedim .Biliyorum burda en cok hasar gören sensin ama ben senin canının yanmasına göz göre göre izin veremedim. Utandım. Ben sana ne diyeceğim onu bile bilmiyorum. "

Tam yanıma oturup yüzüne bakmamı sağladı.

"Onlar seninde annen baban en az benim kadar sende bu yalanla büyüdün . Sen benden kaçmamalısın tek ihtiyacım olan kiş sensin . Belki bir kac gün yanlız kalırim ama soluğu yanında alırım . Ve sen zaten beni ağabeyin olarak görüyordun . Ne değişti ka biyolojik abinde benmişim . Bence bu cok güzel bir duygu . En yakınımın öz kardeşim olması ."

"Ya ayaz " kollarının altına tam bir ağabey gibi aldı beni .

"Peki . Ordaki durumlar ne , annemler , annenler "

"Hıcbirisiyle konuşmuyorun bir kaç gün önce sadece eve uğradım . Ne yapacagım bilmiyorum. Bir yandan ece'yi çok özledim"

"Görmedin mi hiç "

"2 , 3 gün öne okanlar getirdi yanıma, prenses sanki gözüme birkac güne büyümüs gibi geldi "

"Bende çok özledim doyamadım ona dün"

"O konuyu konuşacagız dibime kadar gelip kaçmayı ama ilk kafamızı dağıtalım"

"Pamuk şeker "

"Şeker komasına girmediğin sürece istediğin kadar"

Sevinçle ellerimi çırptım. Burnumu sıktı.

"Ama bu günlük"

°•○~°•○~°•○~°•○~°•○~

"Tamam bak bu son , zayıflamışsın zaten" .

Kaçamadığı için zorunla tam bir tane pamuk şeker yedirmiştim ayaz'a.

Sokağin başındaki dövme'ciyi görünce

"Dövmee " dedim sert sesimle umutsuzca .

"Yaptıralım mı "

"Şaka yapma şakası bile güzel "

"Ciddiyim almi izin var yaptıralım mı "

"Oha yaptıralım ayaz lütfen " çocuk gibi önünde zıplıyordum.

"Gel " elimi tutup çekiştirdi. Şaşırmamın nedeni ise ayaz bana izin vermezdi ama ben çok isterdim. Babam ise 18 'ine gelince derdi. Ayaz' ileride pişman olabilirim diye izin vermiyordu.

İceriye girdiğimde ciddiyetini anlamıştım.

Ayaz ' heryeri dövme olan çocukla konuştu.

"Otur bakalım " dedi gülerek .

"Ne yapacağıma karar vermedim ki, hem hani ileride pişman olabilirdim "

"Öncelikle ne yapacağını ben berilledim ve bunda pişman olacağını sanmıyorum ama yinede bak " elindeki uzattığı kağıdı aldım . Bir tarih yazıyordu. Yakın bir tarih.
"10.01.2016 , bu neyin tarihi " dedim kaşlarımı çatıp "

"Kardeşliğimiz resmiyetleştiği günün, senin , benim gerçekten kardeşim olduğun günün , tüm gerçeklerin ortaya çıktıgı günün "

Gözlerimin dolmasına engel olamadım.

"Ayaz, bu , bu çok anlamlı "

"Evet , o yüzden ben ömrümün sonuna kadar taşıyacagım ya sen taşıyabilirmisin "

Güldüm.

"Gururla "

Çokta uzun olmayan bir bölüm fakar okunma sayısı düşmüş ve oy ve yorumlar. Bekliyorum görüşlerinizi. 💕


Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro