~°A.B.K.D°~ 24
Multi Almi bebeğim 😍
Duyduklarımı hazmetmek çok zor olmadı sadece bu olanların üzerine kandırılmam kötü hissetmemi dahada arttırdı .
Bir kaç adım ile yanına gittiğimde yüzünde şok olmuş ve yakalanmış olmanın ifadesi vardı.
Tam o sırada diğer teneffüs zili çalmış olmalıydı , belli belirsiz "almira" dediğini duydum .
"Ceket için teşekkür ederim. " ifadesiz suratım ile arkamı dönüp beden salonundan çıkmak için adımlarımı hızlandırdım . Onu sevdiğim için ya da değer verdiğim için değil kim olursa olsun kandırılmak, Seni bir iddia olarak görmeleri hiç hoş değildi. Normal de olsa yıkıp geçirdim ama inanın onu yapmaya bile mecalim yoktu .
Bahçeye herkes doluşurken arkamdan geldiğini anlamam zor olmadı .
"Almira beklesene! "
Adımlarımı hızlandırırken okulun ortasına ulaşmam ile kolumdan tutulup ona döndürüldüm .
"Bırak! " ani bir refleks ile bedenimi ondan uzaklaştırdım . O ise hemen ellerini havaya kaldırdı.
"Tamam dokunmuyorum ama dinle bi "
"Bak inan sana kızmıyorum . Sadece kendime, her seferinde gerizekalı gibi hepinize inanıyorum . !"
"Bak bu seni tanımadan önce olan-"
"Dinlemek istemiyorum Oktar!" Arkamı dönüp tekrar gitmek üzereyken kolumdan tekrar tuttu . Çığlık atmaya raddesine gelmiştim ki kolumdan eli yok oldu . Gördüğüm manzara ise şaşırtıcıydı . Oktar'ın elini sertçe iten uraz beni kendi yanına çekmişti.
Gözüm bir anlığına kaydığında bizimkilerin daha yeni binadan çıktığını gördüm.
"Eline koluna sahip çık . İstemiyorsa dokunma !"
"Sana mı soracağım bunu cidden. Sevgilisiyin ben onun ."
"Sen neyden bahsediyorsun ya ortada sevgilimi kaldı !"
Etrafımızda meraklı gözler ile kavga etmek yine bize göreydi .
"Sikerim sevgilisini.! Almira istemediği sürece aynı havayı bile solutmam! "
"Sen kimsin ya , ben kendi problemlerimi çözebilirim ."
"Sen benim kardeşlerimin kardeşi olduğun sürece sana karışırım ." Bir adım üzerine atıp ufak bir hatırlatma yaptım .
"Bunu sana hatırlatırım! Senin önünde can çekişsem bana yardım edemezsin sen o hakkı kaybettin !" Arkamı dönüp giderken tekrar oraya döndüm. Sinirle bakan uraz ve bir adım atacak gibi duran oktar .
"Seni çok umursamıyorum bana sadece bazı şeylerde yanılmadığımı ispatladın."
Saati bile doldurmadan bir hışımla girdiğim okuldan bir hışımla çıktım . Oktar'ın bu yaptığı sadece kendimi kötü hissettirdi . Onunla ne için çıktığımı birtek ben biliyorum ve bunu bilmeyenlerin dışarıdan beni zavallı Oktar'ın ağına takılmış bir kız olarak görmeleri, en azından iddiayı bilenler böyle düşünülebilir. Bu oldukça kötü.
Diğer taraftan Uraz'ın beni koruması var. Ona lafını bu kadar çabuk yedirmeyi beklemiyordum ama tüm bu olanların kötü bir günüme denk gelmesi berbattı.
Siyah bir araba yanımda yavaş bir şekilde ilerlemeye başladığında oktar olduğunu bildiğimden bakmadım . Camı açıp bana seslenmesi uzun sürmedi tabi .
"Almira biner misin . Almira.." hızlandığım sırada sesini kesmişti ki biranda önüme geçince geriledim.
"Sana kendimi kanıtlamak zorunda değilim . "
"Kanıtlamak zorunda değilsin zaten!" Bağırmam ile yüzünü buruşturdu .
"Bak beni dinleyeceksin"
"Ben istemediğim bir şeyi yapmam!"
Kolumdan çekilmek ile sert bir haraket ile beni araba ile kendi arasına aldı . Tek eli ile iki elimi kavrarken bir elini arabaya koymuştu .
"Bizim çocuklar ile bir muhabbet açıldı bu okula ki her kızla çıkabilirim ya da çıkamam diye . Iş iddiaya binince kabul ettim . Sonra senin ismini verdiler . Sonuçta kendi arkadaşların dışında kimseyle pek konuşmazsın , iki tane ağabey gibi arkadaşın varken birde popüler havalı kızımız kabul etmez diye düşündüler. Pek umutsuz değildim açıkçası ama kabul ettiğinde şaşırdım tabi bunu baska birsey icin yaptığını tahmin etmek zor değil. Iki gün gibi kısa bir zaman ama sevdim seni yani kafa bir kızsın . Zaten bunu sana söylicektim gerçekten ."
Gerçekten çok inandırıcı konuşmuştu. Gözlerinden gözlerim bir saniye ayırmadım gözlerinden anlayabilirdim .
Bu yakınlık beni rahatsiz etsede gözleri hiç bir etki altına almadı . Mesela uraz öyle değildi onun gözlerine iki saniye baksam vücudumu bir titreme sarardı .
"Bu beni kandırdığın gerçeğini değiştirmez .."
"Hadi ama sende beni kullanıyorsun sonuçta , Uraz'ı sevdiğini anlamadım mı sanıyorsun .".
"O-o nerden çıktı !"
"Çok mu zeki sanıyorsun kendini"
"Yok seni fazla aptal buluyorum!"
"Biraz önce uraz'a kızarken bile onu gördüğünde yüzünde oluşan ifadeden anlaşılıyordu . Ayrıca sürekli gözün ona kayıyor . "
"Kuru iftira! Ya-ya git başımdan."
Bana aniden sarılması ile kasılıp kalırken aklım başıma gelmiş olmalı ki kollarından tutup itmeye çalıştım.
"Sağ tarafa bak çaktırmadan " vurmayı kesip gözümün ucuyla o tarafa baktığımda uraz kapıda buraya bakıyordu.
"Şimdi sende sarıl" yavaşça kollarımı boynuna sardım . Saçlarımın arasından baktığımda ellerini ceplerine koyup gitmişti . Bende hemen kollarımı çektiğinde oda uzaklaştı.
"Ödeştik mi ."
"Bu-bu yinede bir kızı iddia malzemesi yapmanızı degistirmez." Umursamazca arkamı döndüğümde önüme geçti.
"Gel seninle bir anlaşma yapalım." Tek kaşımı kaldırıp ona baktım.
"Sevgili gibi davranalım herkes öyle bilsin en azından bir haftalığına hem beniddiayı kazanırım hem sen uraz'ı kıskandırırsın " aslında fikir aklıma yatsada düşünmeden edemedim .
"Gerek yok . "
"Hadi ama ikimizinde işine gelecek ."
"Tamam o zaman ama bana kendini affettir vallahi ne yaparsan yap . Nazımı falan çek"
"Tamam be naz değil mi çekeriz. Anlaştık o zaman " elini uzattığında sıkmadan konuştum
"Öpmek yılışmak yok .!"
"Tamam!" Elini sıktıgımda memnun olduğunu belirten bir gülüş attı .
"Ee o zaman sevgilim şimdi ne yapalım ."
"Okula gidiyoruz az oynaşıyoruz."
Büyük bir kahkaha attığında bende ona katıldım .
"Kızım bak yakışıklı çocuğum, havalıyım gönlün bana kayar falan . "
"Sus ve önüme düş. Yada dur elimi tut. " gülerek dediğimi yaptığında beraber okula yürüdük . Bahçenin önüne geldiğimizde içeri girip bizim grubun yanına yönlendirdim . Uraz ortada yoktu, mete'de aynı şekilde . Ayaz elimize bakıp önüne döndüğünde cidden onları fazla üzdüğümü fark ettim .
"Özür dilerim ağabeycim" boynuna başımı gördüğümde tepkisiz kalmıştı.
"Herşeyi yapıp özür dileyemezsin."
"Seni komacaaan seviyorum."
"...."
Yanaklarını öpmeye başladığımda derya konuştu .
"Barış şu şıllıkla ya gönül alma ayağına seni elliyor " onun lafı ile gülüp iyice sırnaştığımda dayanamayıp güldü. Belime sarıldığında dizine oturmuştum
"Bir daha kendini kaybedersen cidden kötü olur . Bu son!" Uslu bir kız gibi hemen kafamı salladığımda burnumu sıktı . Kucağından kalkıp okan'a bir adım atmıştım ki yerinden kalkarak binaya girdi.
"Ama-"diyebildim arkasından öylece bakarken .
"Aramızda en zor küseni o olduğu gibi en zor affedenide o biliyorsun bebeğim " arkamdan derya sarıldığında dediği şeyin doğruluğu ile omuzlarımı düşürdüm. Derin bir nefes çekip banka oturdum . Ayaz ve Oktar birbirlerine sert bakışlar atarken oktar'ı kolundan cektigimde yanıma oturmuş oldu.
"Birbirinizi öldürecek gibi bakmayı kesermisiniz ."
"Keseceğim " derken ayaz' ın sesi başka şeylerden bahsediyordu. Kulağıma doğru sadece benim diyebileceğim bir tonda konuştu oktar .
"Sıra uraz'da onunla barışmalısın"
"Saçmalama!" Diye bağırdığımda odak biz olmuştuk .
"Gerizekalı" diye söylendi .
"Yapmam öyle birşey ."
"Yapmalısın"
"Lan oğlum bu sana kötü tekliflerde mi bulunuyor yoksa " diyerek hiddet ile ayağa kalkan ayaz'ı yerine oturttuğumda oktar alayla gülüyordu.
"Saçmalama bir ayaz ya . Sende oktar! " kolundan tutup yanına oturtup arkadan kolunu omzuma attı .
"Ama sevgilim! Öyle yapmazsan sana yardımcı olamam ben bu işlerden çok iyi anlarım erkeğim ben sonuçta ."
"Ulan , seni sikerim çocuk neyi iyi anlıyorsun sen . Bana anlat birde bakalım " Bir daha kalkmak üzereyken ekin kolundan tuttu bu sefer gülerek .
"Ya sen ne fesatsın ya aramızda bir konu işte ."
"Dediğimi yapmazsan uraz'ı sevdiğini herkese söylerim " kulağıma dedi şey ile ağzımdaki meyvesuyunu ekin'e fışkırttim .
"Allah belanı vermesin almi! Bıktım senin pisliklerinden ."
Oktar akın ve derya keyifle gülerken ayaz gözlerini üzerimizde gezdiriyordu .
"Ekin aşkım özür dilerim." Oktar'a döndüğümde
"Iddia işini söylersem ayaz arkadan siker okan yeni bir delik açıp siker . O pis ağzınıda ekin mete akın böle böle siker . " yüzünü buruşturması ile kahkaha attım .
"Sanırım senden ayrılacağım ne kadar iğrençsin . "
"Sağol sevgilim ."
"Ne konuşuyorsunuz siz ayrıca sen ne rahat bir cocuksun. Sevgilin burda ekin aşkım akın aşkım geziyor ayrılsana ."
"Hep mutlulugumuzu bozmaya çalışıyorlar aşkım. Ben güveniyorum sana" derken gülmemek için kendini zor tutuyordu .
"O kendine güvenmiyor belki ."
"Ya ayaz sen ne beni kötülüyorsun şimdi Ya ."
"Korkma kız sen ayrıl almira aşkım ben sana daha iyilerini bulurum ." Akın oldukça ciddiydi.
"Defolu mal almış gibi hissediyorum" yüzüne çok hızlı olmayacak tokatı geçirmem ile inilti çıkarıp yanağını tuttu.
"Seni bir sikerim defosuz yeyin kalmaz."
"Siker bak " demem ile kaşlarını çattı.
"Ne meraklısınız ulan sikmeye, sikerim böyle işi." Dayanamayıp kahkaha atmam ile ayaz'da ister istemez güldü.
"Birşey diyim mi almira istanbul'da bizim evde kaldı . Birde bize sürekli aşkım falan diyor yani ." Diyen akın'ı ekin devam ettirdi.
"Vallahi biz fingirdeşiyoruz almi'yle ama yinede sen bilirsin" diyerek oktar'a bakarken sinsi bakışlarımı sundum onlara .
"Olabilir ."
"Ulan alıp götürseler götünu kaldırmayacak çocuk . Ayrıl sen bundan Kanka " diyen derya' da akın ve ekin'in ortasına oturdu .
"Çok istek var bak . Vallahi ayrılırım . "
"Çok ısrar ettiniz madem ben iki dakika uyarıyı geleyim" derken çoktan kolumdan kaldırıp bir köşeye çekmişti beni .
"Ya mal mısın ya!"
"Bana bak sen bu çocuğu istiyor musun istiyorsun . Dediklerimi yap ."
"Neden bana yardım ediyorsun"
"Hımm . Senin enerjini sevdim bayan çene , belki yakın iki arkadaş oluruz ." Olabilirdi aslında , eğlencesi çekiyordu beni.
"Ya ama ben şimdi tükürdüğümü yalarım onunla barışırsam "
"Bak şimdi , onunla arkadaş olacaksın ki onların yanında daha rahat dur ve ona gösteriş yap "
"Anladım " dedim büyük bir sevinçle zıplarken.
"Bu bile doğru yolda olduğumuzu gösterir." Derken gözü ile işaret ettiği yere baktım . Camdan bize bakan mete ve uraz .
"O zaman ben hemen gidip çalışmalara başlamalıyım . " yanaģını öptüğünde şokla bana baktı .
"Büyük gelişme ."
"Artık oktar Kanka aşkım olabilirsin"
"Bacımsın almira" dedi tiksinircesine kahkaha atarak binaya koştum.
Uraz'ların sınıfına girdiğimde doğruca onların yanına gittim .
"Uraz biraz konuşalım mı"
"Konuş burada "
"Ben gideyim "
"Mete senden çekinmiyorum sadece sınıf ortamı herkes bakı- ahh neyse ." Diyerek masada oturan uraz'ın tam karşısında durdum .
"Çok uzadı bu küslük ben seninle uğraşmayı bile özledim . Özür dilerim yaptıklarım için" her ne kadar oktar'ın lafı ile gelmiş olsamda dedigim her cümle hissederek söyledigim cümleydi.
Kocaman gözleri benden bunu beklemediğini kanıtlıyordu .
"Ne bu , başka bir oyun mu ."
"Saçmalama uraz . Tamam yine didişelim kavga edelim ama boyle büyük kavgalar olmasın . Biz birbirimizle uğraşırken zevk alan kişilerdik ne ara böyle düşman gibi bakmaya başladık . " oturduğu icin boylarımız cok fark etmiyordu açık olan bacaklarının arasına geçip boynuna sarıldım. Işte şimdi anlamıştım ne cok şeyi kaybettiğimi , boynuna yüzüme gömdüğümde kokusunu cektim en derinliklerime .Kollarımı iyice sıktım , huzura ermiştim günler sonra sanki.
"Lütfen eski halimize dönelim ." Bir kac saniye sonra ellerini hissettim belimde , yaşadığım mutluluk tarif edilemez birşeydi .
"Olalım sarı kafam " yüzünü saçlarının arasında hissettigmde bedenimi bir titreme aldı . Garip bir his . Yüzüne baktığımda onunda yüzünde garip bir ifade. Şaşkınlığım ve eski Uraz'ın harmanlanmış hali .
"Bana en çok senin sarı kafa demeni seviyorum " gülümsedigini görmem ile donup kalmam bir olmuştu. Kaç saniye bilmiyorum bana saatler gibi gelen bir bakışına sonucu gelen sesler ile kapıya baktık. Islık çalan ekin , alkışlayan ekip ve barışmamızı tebrik eden kol kola girmiş derya ve akın . Birde köşede durmuş bana gülerek göz kırpan oktar . Ona çaktırmadan öpücük yolladığımda kahkaha attı.
"Sonunda " diyen ayaz yanağımdan makas alarak sıraya oturdu .
"Bu barışmayı neye borçluyuz ."
"Ekin aşkım mmm içimden geldi."
Senin için dışına bu aralar birşeyler oluyor ya." Diyen uraz' kaşlarımı çattım.
"Sanane be "
"Ohoo bunlar hemen döndü eski hallerine hadi cümleten hayırlı olsun " demeleri ile kahkaha attık.
"Uraz bana cocopops al ."
"Mete almira'ya cocopops al"
"Ben senden istedim "
"Ne fark ediyor almira ."
"Belki sıniftakilerin şaşkın bakışını beğendim bahcedekilerde bizi öyle görsün saşırsın istiyorum . " muzipçe güldü .
"Ha , sen diyorsun okula yanımdaki ultra yakışıklı çocukla hava atayım . "
"Aynen öyle şimdi bir beyefendi gibi kalk ve nazikçe beni kantine davet et " yüzünü buruşturup ayağa kalktı kolumdan tuttuğu gibi çekiştirip kolunu omzuma attı.
"Cidden tam beyefendinin sözlük anlamısın"
"Sen hanımefendinin sözlük anlamı mısın ki . "
"Çok biliyorsun sen" koridorda hedef olmuşken bu durumdan zevk alıyordum
"Hadi hadi " dedim omuzundan attığı eliyle oynarken .
"Beni özlediğini inkar edemezsin" sustu önce bahçeye çıktığımızda bir kac adım daha atıp bana baktı
"Evet enerji santralim özledim seni."dedi burnumu sıkarken.
Kaşlarımı çatarak ondan ayrıldım.
"Enerji santrali?"
"Evet senin kadar enerjisi her daim olan , her dakika kahkahalar saçabilen birine anca bu ismi takabilirim"
"Iyi birşey mi demek istedin şimdi yani "
"Benim için çok iyi " derken tekrar kolunun altına aldı beni .
"Uraz "
"Hıı"
"Sabah ki kız kimdi "
"Eskiden tanıdık birisi karşılaştık tesadüfen "
"Anladım " dedim yüzüme bakıp birşey soylicek gibi oldu , sonra vazgeçmiş olmalı ki önüne döndü.
Bahçenin bir tarafında bulunan kafeteryaya girdiğimizde sıra olmamasından yararlanarak ikimizde girdik .
"Iki cocopops, alalım biri derya'ya. Hatta 3 olsun sana Bir tane yetmez mâlum . " düşünceli haline aşık olmakla meşgulken gülerek bana döndü .
"Içecek sana limonlu soda alıyorum derya' ya ."
"Çilekli " .
☆
"Ciddi anlamdan elimde cocopops ve soda taşıyorum almira"
"Ne var canım insanlık hali gayet normal " dedim sınıfa giderken elimde cocopops yerken .
Sabredemediğim için açmış yemeye başlamıştım ve diğerleri Uraz'ın kucağında duruyordu , komikti . Sınıftan içeriye girdiğimizde Uraz'ı bağırması ile kahkaha attım .
"Derya gel al şu beslenmelerini!"
"Ay uraz'cığım ya beni düşünürmüş yerim seni yer "
"Yavaş ye! " diye çıkışmam ile bana döndü gözler.
"Yani önce elindekileri ye aşkım " derken derya bana sinsi gülüşlerini sundu .
☆
"Doğuruyorum !" Derya bana gözlerini devirirken odada volta atmaya devam ettim .
"Ayaz'la Okan birbirine girdi böyle tekme tokat kafa göz dalak ciğer desem"
"Saçmalama geldiğinde ne diyeceksin şaka mı ? "
"Ya ben bu çocuğun o kızın yanına gitmesini nasıl engelleyecegim derya ya!"
"Engelleme o zaman , sende git!"
"Nasıl yani direk beni de götür diyemem ya . Ayrıca ben o kızın mızmız davranışlarını gördükçe deli olurum . Ay birde uraz'a sırnaşırsa ayy"
"Öyle diyemezsen sende... buldum ! Sende oktar'la git tesadüfen gitmiş gibi. Hem bak inan sizi görünce beraber takılmayı kendi teklif edecek "
"Ay ay! Evet aklını öpeyim senin aşkım ya ."
"Ama oktar'i yine de sevmedim ben iddiacı pislik herif"
"Ikimizinde çıkarı var sonuçta neyse dur ."
Telefonu ikinci çalışma açmıştı.
"Rica ederim almira'cığım her zaman böyle iyilikler yaparım. Ekstra bir teşekküre gerek yok-"
"Yarın beraberiz!"
"Sağol güzelim beni şımartıyorsun. Demek teşekkür için yarınını bana harcıyacaksın."
"Saçmalamaz mısın lütfen "
"Ne yapacaksın beni o zaman kızım nikahına da almayacaksan"
"Fotoğraf çekilip sosyal medyaya atacağım! Takipçim çoğalsın diye"
"Şimdi niye öyle birşey yapmak için dışarı çıkıyoruz ki okulda hatta evde de yapabiliriz "
"Oktar! Yarın uraz bir kızla buluşacak bizde oraya gidip efendime söyliyeyim bir; Aaa! sende mi buradasın , Aa! Uraz sen nereden çıktın, Bak şu Allah' ın işine nasılda tamamen tesadüfen karşılaştık, adı altında onlara yamayacağız kendimizi."
"Nefes al önce "
"Aldım "
"Gelmek zorunlulugum? "
"İddiayı kaybetmeni saģlarim "
"Geliyorum ." Telefonu kapatması ile kahkaha attım . Bu işte tamam , sıra Okan'da!
☆
"Almira sence bu iyi bir fikir mi , duvarı gören şeyma teyze bize neler yapabilir düşünebiliyor musun?!"
"En fazla ne yapabilir ki yani.. Derya ya derya kaçma ya!"
"Kusura bakma ama yardıma eyvallah ama canımı tehlikeye atamam."
"Aman git be !" Derya'nın da gitmesi ile bahçesinde bulunduğum Okan'ların evine baktım. Önce Okan'ın odasının penceresine ve tam karşısında ki duvarda kocaman yazan yazıya.
"OkanAşkım affet beni ♡"
"Bu ne arkadaş liseli erenler gibi oldum. Gerçi liseli olduğun doğru yani evrende sayılırım bu demek oluyor ki yaptığım cokta yablis birşey değil. " kendim ile tartışmam bitince bağırmaya başladım .
"Okan! Okaaan! Okan dedim . Kız okanaşkım" sonunda duyabilmek olmak ki camı açtı, Once çatık kaşları ile bana baktı, daha sonra gözleri arkama kaldığında kocaman oldu.
"Affet beni okansevgilim seni komacan komacan çoook seviyorum, gel evimize dönelim "
Dayanamayıp gülümsemesini kahkahaya dönüştürmesi ile bende rahatlayıp kahkaha attım .
"Bekle başımın en guzel belası bekle! " biraz sonra yanıma geldiğinde kucağına atladım.
"Bir daha yanımızdan ayrılıp, şekillere girmek yok ."
"Yok okanaşkım bana göre değil o şekiller ya tamam ben bulunduğum kabın şeklini alıyorum ama kap bana ait değil" Kahkahamızı bölen ise şeyme teyzenin feryati olmuştu.
"Almira senin bacaklarını kıracağım bu duvarın hali ne ! Ay yetişkin yüreğime iniyor komşular.!"
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro