~°A.B.K.D°~20
+50 vote +30 yorum.
Birazcık inada bindi iş , bundan önce bölüm atmayacağım. Alt tarafı çıkmadan önce bir oy verip , bir tanecik yorum yapacaksınız. Neyse canlar keyifli okumalar. 💕
Salonda sessizlik hakimdi , ayaz ile ilgilenen esra ve sanem haricinde tabi .
"Ee hadi bizde kalkalım sanem , oğlum sen ne zaman gelirsin . "
"Ben bu gün Almi ile kalsam iyi olur baba . "
"Tamam oğlum . Hadi hepinize iyi akşamlar çocuklar . " Sanem ve Murat gittiginde Esra' da odasına çekilmişti . Ayaz rahat bir pozisyon alarak odada göz gezdirdi .
"Anlatın bakalım Ben yokken ikisine ne oldu yine ."
"Almi konuşmadı . " dedi derya düz bir ses ile . O sırada o da kalkıp Okan'ın dizine yatmıştı .
"Nasıl "
"Garip değil mi ayaz aşkım , ama Uraz her gün sabah almi'nın yanına bir giriyordu , akşama kadar çıkmıyordu affetmesi için . Ama Almira yemin ederim tek kelime konuşmadı çocukla. Biran dilini falan yuttu sandım . Bana çemkirdi de öyle rahatladım . " derya'nın şaşkınlık ile anlattığını ayaz'da şaşkınlık ile dinledi . O sırada diğerleri muhabbet ederken Okan derya'nın saçıyla oynarken onlara katılıyordu . Akın ile göz göze geldiğinde gözlerini kaçırdı . O günden sonra sürekli birbirleri ile uğraşıp laf sokuyorlardı .
"Ben bir Almi'ye bakayım sonra eve geçerim " derya salondan üst kata çıkıp Almi'nın odasına girdi .
"Hanimiş benim prensesim , iyi dinlenmiş mi . Aşkım yanlız kal diye gelmedim kızma en son yanlız kalıcam dediğinde odaya seni dinlemeyip girdiğimde kafama biblo yemiştim Bana da hak ver . " içeri tamamen girmesi ile uyumuş olan arkadaşını gördü. Gülümseyerek yanına gitti üstünü örtüp yanağını öptü .
"Iyi uykular sevdiceģim" dedi uyuduğunu bildiği halde şımarıkça. Aşağıya indiğinde ortam aynıydı .
"Ben çıkıyorum yarın görüşürüz "
"Ben bırakırım. "
"Gerek yok okan."
"Kızım hava erken kararıyor yollayamam tek aklımız sende kalır ." Diye onayladı okan'ı ayaz.
"Tamam ben zaten otele geçeceğim , bırakırım giderken . "
"Nasıl gideceksin oğlum sen arabasız . "
"Taksiye falan bin- yada ver lan arabanın anahtarını "
"Polis çevirirse görürüm ben seni ,arabamı bağlatırsan amına koyarım " dedi ekin .
"Öderiz oğlum biz senin gibi cimrimiyiz . "
"Köpeğe bak . Ulan puşt sen daha yediğin yemeğin parasını ödemiyorsun . " arabanın anahtarını alıp gülerek kapıya yürüdü .
"Beleş mal her zaman daha tatlı gelmiştir . " gülerek dışarı çıktıklarında arabaya bindiler .
"Eviniz nerede ." Derya yolu tarif ettikten sonra susmustu.
"Senin neden ehliyetin yok "
"Kaptırdım"
"Sen kaç yaşındasın , hangi ara aldın da kaptırdın . "
"Birincisi 18 yaşındayım . Sınıfta kaldım sadece . Ehliyeti bu yıl aldım zaten ama 1 ay olmadan kaptırdım . Alkollü araçtan dolayı yılbaşında . "
"Bravo gerçekten hızlı çakılmışsın"
"Teşekkür ederim ."
"Sevgilin falan sana nasıl dayanıyor acaba çok çenen var senin. " dedi ağzını aramak için akın .
"Sanane be nasıl dayanıyorsa dayanıyor .. da benim sevgilim yok ki" gülümsedi akın .
"Neden yok . Sen mi istemedin onlar mı . İstenmeyecek kız değilsin yanlış anlama yani istenilcekde değilsin ama o anlamda değil istemesinler . Yani-"
"Akın !"
"Seni isteyebilir miyim ?" Derya şaşkınlık ile akın'a baktı .
"Ne " Akın kendi kendine küfretti.
"Özel günümdeyim sanırım yok birşey kusura bakma " deyip yola odaklandı . Sıçıp sıvamıştı ..
Eve geldiklerinde arabayı durdurdu akın .
"Teşekkür ederim ."
"Iyi akşamlar " dedi akın gülümseyerek .
"İyi akşamlar. " derya arabadan indiğinde Akın arkasından bakakaldı .
"Ulan mal herif alt tarafı iki kelime . Senden hoşlanıyorum. Bu lan bu . Kızı istemeye gidecektin. Sik beyinli diye boşuna demiyor uraz sana ."
☆Bir laf vardır yada gelenek . Okulun ilk günü daima serbest gidildir. Şu anda onu uyguluyordum. Hem şık olmaya çalışırken aynı zamanda götümün donmaması için çabalıyordum .
Altıma siyah pileli bir etek giyip altına siyah mat kilotlu çorabı giymiştim. Üzerine göbekte biten beyaz geniş yaka kazak ve beyaz deri bir ceket gitmiştim. Saçlarımı düzleştirdiğimde hazırdım. Alçım çıktığı için rahattım .
Aşağıya indiğimde annemin kahvaltı masasını hazırladığını gördüm . Yanağına sulu bir öpücük kondurup Ece Su ile ilgilendim . Annemde kahvaltı masasına oturduğunda gözüm boş sandalyeye takıldı. Annemde farketmiş olmalı ki yüzü düştü.
"Babamsız ilk okul günüm normalde okulun ilk günü o bırakırdı hep anne keşke yine olsa vallahi gıkımı çıkarmam her gün sınıfıma kadar bıraksın isterse " annem gözlerinden alan bir damla yaş ile yanına geldi sarılıp saçına öpücük bıraktı.
"Baban bizi sana emanet etti prensesim . Bu demek oluyor ki baban senin büyüdüğünü farkına varmış. Alışmalıyız buna babanı deliler gibi özlüyorum ama yapabileceğimiz hiçbirşey yok . Bizi izlemesi ile yetinmeliyiz. "
"Sen iyi ki varsın anne. İyi ki miniğimiz var . "
Kahvaltının ardından ise motoruma binip ayaz'ların yolunu tuttum . Genellikle okula giderken ayazlarda buluşur oradan giderdik . İlk gün ise her zaman babam bırakırdı ama.. işte öyle .
Eteğim ile zor binip indiğim motorumdan inip arka arkaya zile basmaya başladım. Kapıyı açarken söylenen Ayaz'ı unutmamak gerek.
"Kızım zaten okulun ilk günü ve pazartesi sendromu qaq yaşıyorum . Kardeş katili etme beni sabah sabah. ! Sikme o zili artık açtım kapıyı !" Konuşurken elim hâlâ zilde olduğu için sesini fazla yükseltmişti . Ah pazartesi günleri ayaz'la fazla uğraşmamak gerektigini söylemiş miydim .
"Günaydın ağabeylerin en pazartesi sevmeyini " diyerek boynuna atladığımda sinirini kısa süreliğine unutup gülerek sarılıp başıma ufak bir öpücük kondurdu . Ondan ayrılıp kosarak içeri girdim .
"Ben kardeş istiyoruuuum kardeş yaptınız mı baaaanaa!" Kahvaltı masasına geldiğimde bir haftadır bu konuyu konuşmamdan dolayı alışan ev üyeleri -okan derya dahil- göz devirip kahvaltıya devam etti .
"Çalışmaktayız henüz ."
"Ayıp sanem çocukların yanında!"diyen murat amcaya kahkaha attık .
"Onun mayası bunu istiyor . Yapınca çocuğu vericem eline baksın bakalım ."
"Siz yapın da bakacak kişi çok . Kız siz yine mi burda kahvaltı yapıyorsunuz. Eviniz yok mu oğlum sizin . "
"Evde de yapıyoruz. Burada da Kanka okuyoruz biz iyi beslenmeliyiz "diyerek ağzına salam atan okan'ın konuşmasını derya devam ettirdi .
"Sen niye geldin ki biz burdan kahvaltıya size gelecektik. "
"Gerçekten bıktım sizden , hayatımda farklı şeyler olsun artık. Okulun açıldığına bile seviniyorum diyeceğim tam farklı suratlar görüyorum diye . Sonra sizinle aynı sınıfta olduğum aklıma geliyor ."
"Ağzına çarparım ağabeyisini şaaptığımın kardeşi beni kendi kendime küfür ettirme . !"
"Kurban ol sen bize sarı çiyan. Lan benim sosislerim nerede"
"Derya' cım sen Almira ile konuşurken çok efor sarfettin bende güç olsun diye yedim ."
"Okan birtanem ulan efor ben sarf ediyorum sen neden yiyorsun" Okan dolu olan ağzıyla ters bir bakış attı .
"Aşk olsun , sen ben mi var kardeşiz biz kardeş. " güldüm bu hallerine . Beni her halukarda güldürmeyi başarabiliyor olmalarına hastaydım .
"Gelsene kızım birşeyler ye "
"Ben yedim sanemcim ellerine sağlık sizde artık kalkında gidelim . "
"Gideriz gideriz de sen motorlamı geldin . "
"Evet!"
"Kızım alçın yeni çıkmadı mı senin"
"Bana ne ya , ben motorumu özledim . "
"Aman iyi , bin . " ayaz'a dil çıkarmak ile yetindim.
Sonunda evden çıktığımızda derya koşarak yanıma geldi .
"Ben seninle geleceğim aşkım ."
"Gel bebeğim . Bu motor emrine amade" gülerek bindiğimde kaskı kafama geçirdim derya'da aynı şekilde yapıp arkama bindiğinde okan geldi yanımıza . Ayaz çoktan 'okulunda amına koyum' diyerek arabasına binmişti.
"Bak sen yavaş sürüyorsun sende derya gaz vermiyorsun ikinizinde ağzına ... kürekle vururum " güldük. Okan ayaz 'ın tersine bize karşı yada genel olarak kızlara karşı kibar olmaya çalışır ve küfür etmemeye çalışırdı . Kaçamaklarını saymazsak . Derya ise motoru benim gibi çok severdi ama o daha çok binmesini severdi . Aslında kullanmasını daha çok seveceğine eminim çünkü trafiğe kapalı bir yerde ona kullandırmıştım bir kere ve çok hoşlanmıştı . Ama ehliyet almaya yeltenmiyor çünkü cesaret edemiyordu trafiğe çıkmaya . Ben ise ehliyeti yaşımdan ötürü yeni almış sayılırım fakat Okan ise ehliyet almadan önce bile babasıyla iddiaya girmiş kazanmıştı. Tam bir motor sevdalısı , bende en çok ondan özenmiştim banada sık sık kullandırdığı için trafiğe kapalı alanlarda öğrenmiştim . Ayaz ise arabacı , motor kullanmaz kullanmayı bilmez öğrenmekte istemez zaten sevmez fazla .
Okan'da kendi motoruna bindiğinde ayaz hiç birimizi beklemeden önden gitmişti. Dedim ya pazartesi günleri değişik oluyor diye .
Okan her ne kadar tembihlesede daha bahçeden çıktığımız an yarış yapmaya başlamıştık. Okulun bahçesine havayla girmeye bayılıyordum. Ikimizde aynanda girerken o beni geçmis daha önce park etmişti . Havalı bir iniş yaparken gözler bize dönmüştü. Daha çok yakışıklı kankam okan'a !Bana ise biraz şaşırmış olmalılar okula geri dönmeme. Bende durduğumda önce derya inip kaskını çıkardı ve saçını düzeltti . Bende eteğime dikkat ederek indiğimde aynı şekilde kaskımı çıkardım .
"Muhteşemdi Almi!"
"Okul çıkışı gezeriz bebeğim ."
"Yavaş yavaş bana rakip oluyorsun ufaklık. " dil çıkarmak ile yetindim .
"Bu arada ayaz nerede " diyen derya ile gözümüz hemen arabasını yolda bir ara görmüş daha sonra kaybetmiştik ki hemen yanımızda olan arabasını farkettiğimizde yanına gidip kapıyı açtık. Gördüğümüz manzara ise şaşırtıcı değildi .
Üzerinde battaniye ile kollarını birleştirip uyuyan bir adet ayaz!
Bütün okul bahçenin içinde toplanmış müdür beyimizin gelmesini beklerken havanın o kadarda soğuk olmamasına sükrettim.
Okula tekrar geldiğimi görenlerin çoğu gelip özlediğini ve geri döndüğüme sevindiklerini söylediklerinde hepsine teşekkür edip samimi bir şekilde yanıt verdim . Babam için baş sağlıģı dileyenler de vardı tabi ..
Okulun her yerini gören köşesinde duvara yaşlanmış muhabbet ediyorduk. Okula göz attığımda çok da özlemedigimi fark ettim .
'Aşkım yaa seni çok ozlemisiiiim' diyen kızlar ve 'yeni gelen güzel kızlar varmı ki ' diyen erkekler ve 'okulu bulan adamın götüne kızgın demir girsin ' diyen ayaz ile aynıydı .
1 haftadır eski ruh halindeyim aslında. Bir kere bile uraz ile konuşmamış onun adının geçtiği yerde bile bulunmamıştım . Ayaz ve okan uraz'la ne problemim olduğunu sorduğunda ne problemim olabilir sadece sevmiyorum o çocuğu deyip geciştirmistim. Inanmadiklarinı belirttiklerine ise her zaman yaptığımız gibi bağırıp çağırıp üste çıkmıştım . Derya ise anlıyordu bunu her seferinde belli ediyordu ama inkar edip konuyu değiştiriyorum .
Uraz. Ondan nefret ettiğim hâlâ son derece kızgın ve sinirli olduğum doğru ama bir o kadar da özlüyordum yokluğunu arıyor idim .
Derya'yı biraz kenarı çekip sessizce konuştum .
"Akın la konuşuyor musunuz" gülerek söylediğim şeyle gözlerini kaçırdı .
"Ne konuşacağız canım o malla "
"Hadi hadi. Dökül "
"Yani telefonla mesajlaşıyoruz bir tek 2 gün oldu zaten gideli biliyorsun . Yüz yüzeyken beni çok sinir ediyor . Saçmalıyor ama telefonda gayet güzel hatta çok iyi normal derece de konuşuyoruz"
"Demek seni görünce heyecanlanıyor" dedim omuz silkelek.
"Ya aptal ne biliyorsun "
"Ben anlarım kızım . Hem akın'ı seviyorum ben olur bu iş " deyip göz kırpttığımda kızarıp güldü.
"Senin bu uraz olayın ne birşeyler olduğunu biliyorum bu sadece bir nefret değil . " daha fazla içimde tutamadım gözlerine bakıp doğruca söyledim .
"Ondan nefret ediyorum ama bir o kadar da sanırım ... seviyorum"
Gözlerini kocaman açmış ağzı kulaklarında bana bakıyordu şok ile .
"Sonunda be sonunda .!" Sevinç çığlıklarını atması ile ayazlar dahil bir kaç yüz bize dönmüştü.
"Sussana be kızım . Zaten hoca imkansız ne diye sorsa uraz'la beni örnek vereceğim o derece . Zaten burada yok . " Derya tam ağzını açacak iken okuldaki herkesin gözünün takıldığı yere bakmamız ile şok olduk . Ayaz okan ben ve derya arasına kısa bir bakışına geçtiğinde tekrar o yüksek gelen egzoz sesine döndük.
Hadi ama artık . Yanlış görüyorum değil mi ?
Yan yana giren 3 araba , solda kırmızı arabası ile ekin orta siyah arabası ile u- uraz ve sağda gri arabası ile mete ! Bu okulun hepsi öğretmenler dahil yüksek bir hava ile giren son model arabalara ve içindekilere bakıyordu. Elimle biranda Derya'ya dokundum gözümü oradan ayırmadan .
"Lütfen Almira hayal alemindesin de "
"Almira onu diyememde Allah'ın sevgili kullarıymışız diyebilirim" dedi oda gözlerini ayırmadan . 3'üde yan yana arabasını park ettiğinde ekin ve mete indi ardından ekin'in arabasından akın'da indi. Tüm okuldaki kızların ağızları bu yakışıklılar ile açılırken korktuğum başıma geldi ve üzerindeki siyah deri ceketi altındaki buz mavisi dar pantolonu ve siyah güneş gözlükleri ile uraz indi . Zaten açık olan ağızlarına birde salyaları eklendi . Benim ..Benim ise tüm okuldan kıskanmam normal miydi . ?
"Hadi canım!" Diyerek gülen ayaz bu gün en mutlu ânını yaşıyordu.
"Ulan işte bu " diyerek okan ise ayazla yanlarına yürüdü. Onlarda zaten gelirken beni farketmemiş idi henüz . Okulun tam ortasında buluştuklarında erkekçe selamlaşıp sarıldılar . Bu manzaraya dayanmak ne mümkün . Okulun havalı ve son derece yakışıklı gözde iki erkeğine 4 ultra yakışıklı erkek daha eklenmişti. Bizdeki de kalp ulan.
O sırada göz göze geldik . Bana saatler gibi gelen saniyelik bir bakışla. Sonra odağını geri okan'lara verdi . Derya ise koşarak yanlarına gittiğinde sinirden çıldırmak üzereydim. Bunlar ne yapıyordu burada . !
Hızla yanlarına yürüdüğümde tam karşısına dikildim. Ifadesizce bakıyordu . Gözlerini özledigimi fark ettim mesela . Sonra saçları dahada uzamış . Pembe dudakları soğuktan iyice rengini almıştı . Kaşındaki piercing dışında kulağındaki küpe ah.. bu çocuk gerçek olamayacak kadar muhteşemdi .
"Sizin ne işiniz var burda !" Diğer çocuklara baktığımda lafımı düzelttim.
"Senin !"
"Almira !" Okan'ın uyarıcı ses tonunu umursamadım.
"Burada olmam kadar normal birşey yok . "
"O ne demek "
"Diyorum ki bu gün okul başlıyor ve bende ah bizde okulumuza geldik. " gözlerim mümkünmüş gibi daha da açılırken ayaz'larında en az benim kadar şaşırdığını anladım .
"Ne demek okulum. İstanbul 'a sığmadınız mı ." Tek kaşını kaldırıp dilini şaklattı .
"Sığmadık birazda İzmir'ı fethedelim dedik . Sakıncası mı vardı . "
"Evet vardı . Sana hayatıma girmemeni söylemiştim. !" Sesimi yükseltmem ile ciddileşti .
"Buna sen karar veremezsin . Senin ağabeyin ve arkadaşların bizimde arkadaşlarımız . Senin demen ile olmaz herşey . Kendini çok önemseme . "
"Ya asıl sen kendini ne sanıyorsun. Kimsin sen isteyince çekip gidiyor isteyince geliyor . Ne istiyorsun benden uraz ! Hayatımın içine sıçtığın yetmedi mi " o da benim gibi sesini yükseltti.
"Sandığın kadar önemsemiyorum seni bücür. O yüzden buraya senin hayatını mahvetmek için falan geldiğimi sanma . Ki sen burda varmışsın yokmuşsun pek umursamayacağım . " duyduklarımı sindirmeye çalıştım önce . Bu bu uraz benim tanıdığım uraz değildi. Herzamankinden daha acımasız birisi vardı karşımda .
"Ne yapıyorsan yap . Yeterki benden uzak dur. Bana bulaşma. Senden nefret etmiyorum artık biliyor musun . Bir insan ne kadar kötü duygu besliye bilirse ben hepsini sana karşı besliyorum. Ve bu okulda mümkün olduğunca gözüme görünme, görüntün bile damarımı attırıyor . " arkamı dönerek hızla tüm bakışlar eşliğinde yürürken sesini duydum.
"Dünya bu kadar küçükken bu okulda bana rastlaman pek zor olmayacak . Benim bir şey yapmama gerek yok . Beni tesadüfen görmek bile sana yetecektir . !"
Evet kahkaha ailem yorumlarınız neler? Ne olmuş bu Uraz'a ay ol. Uraz'ın okula gelmesi sonradan düşündüğüm birşey di aslında . Nasıl olmuş sizce ?
Evet oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro