~°A.B.K.D°~ 12
"Inanmıyorum vicdansız mısın okan ya !" Okan'ın anırarak gülme sesini işittikten sonra korka korka salona doğru ilerledik .
"Oğlum o değilde olmayan kısmetlerin bile kapanmıştır turşunu kuracağız senin " görüş açımıza salonda ayakta duran okan ve hemen karşısında elindeki telefonu almaya çalışarak zıplayan derya girmişti.
"Ver şunu ya sil hemen onu okan "
"Silmeyecegim sen nasıl bana yazılan kızlara sevgilim gibi cevap veriyorsun cezası işte "
"Ya onu almi'de yapıyor ama bu resmen vicdansızlık "
"Beni ilgilendirmez bacım"
"Kro musun? ve , sende bize asılan çocuklara beddua ediyorsun bıraksak döveceksin hatta"
"Ee ne var bunda" diye sordu okan gayet düz sesi ile.
"Okan bedduaların tutuyor" dedi büyük bir şokla. Evet haklıydı beddualarının hemen hemen hepsi tutardı daha doğrusu tutacağını tahmin ettiği beddualar ederdi.
"Ne oluyor burada " diye sorduğumda gözler bize döndü koşarak gelip ayaz'ın beline sarıldı derya , ayaz ona aynı şekilde karşılık verip saçlarından öptü. Dudaklarını büzüp konuştu derya.
"Ya ayaz resmen koltukta uyuya kaldığımda snapchate video mu atmış ve ağzım bir karış açık "
"Oha bu resmen zayıf yerden vurmak okan "
"Oğlum sil şu videoyu"
"Kanka ben bakayım öyle sil." Okan bana gülerek videoyu açtığında kahkaha attım. Derya sinirle ayağını yere vurduğunda gülmemizi durdurduk.
"Iyi de kanka bu kızın burnunda et var bildiğin halde neden vicdansız vicdansız hareketler yapıyorsun birde 45 kişi görmüş şimdiden "
"Ne ay gitti , gitti yakışıklı popüler çocuklar " Derya'nın burnunda et var ve nefes almakta zorluk çektiği için ağzı açık uyuyor . Bu durum aslında değişiyor böyle koltukta falan yattığında oluyor ancak rahat bir yatağında sorunsuz yatar .
"Ona aldır diye götümüzü yırtıyoruz aldırmıyor iyi oluyor. Al sildim" Derya kaşlarını çatarak koltuklardan birisine oturup kollarını birleştirdi.
"Korkuyorum ameliyattan "
"Gören de beyin ameliyatı sanacak tövbe tövbe kızım 2 dakikalık ameliyat "
"2 dakika ?" Dedi kaşını kaldırıp derya.
"Lafın gelişi iki dakika 20 dakikada olabilir" diye ekledi ayaz. Okan omuz silkip bana sarıldığında kollarının altına girdim .
"Özledim seni"
"Bende özledim güzellik alışkanlık olmuş 1 gün görmesem bir garip oluyorum " okan'a gülümseyerek karşılık verdim onlarda bende alışkanlık olmuş .
"Niye erken geldiniz siz bakayım "
"Bende seni özledim derya "
"Ben özlemedim " dedi trip atarak.
Kaşlarımı çattım.
"Aramızdaki problemleri çözdük bizde beraber olalım diye geldik."
Ayaz'ın yanına oturduğumda okan'da derya'nın yanına gitmişti ki derya ayaklarını uzatarak oturmasını engelledi. Trip önemliydi tabi ! Okan omuz silkerek tekli koltuğa oturduğunda bende kollarını birleştirip dizi mi titretmeye başladım.
"İyi yapmışsınız kardeşim . Sevindim sizin adınıza "
"Zaten bir tek sen sevinmişsin" dediğimde derya dil çıkardı.
"Tabi sen hiç okan'la aynı evi paylaştım mı" diye sorduğunda mümkünmüş gibi gözlerimi daha çok devirdim.
"Paylaştım " dediğimde üste çıktı.
"O zaman bile bile ne diye beni yangına atıyorsun vicdansız" .
"Küsüm seninle" biraz durduktan sonra okan ve ayaz konuşmaya başladığında ben hâla trip modundayım. Kısa bir süre sonra derya götüyle aramıza yer açtığında yanağıma kocaman bir sulu öpücük bırakıp sarıldı .
"Hâlâ mı küssün şaka yapmıştım ama aşkım " dedi dudaklarını bükerek.
Konuşmadım.
"Ama ben seni bir saat görmesem özledim burda kalırken ben seni nasıl özledim farkında değilsin tabi giden sendin . Ama ben sensiz yapamam ki kız kardeşim olmuşsun resmen " sarılmasına karşılık vererek güldüm.
"Ya aşkım ya ben mecbur kalmasam gider miyim bende trip atıyorum işte herşeyimsin sen benim "
Kısa bir süre birbirimizi öpme işlevine başladığınızda öküzlerin sesi böldü aşkımızı.
"Aşkınız bittiyse kalkın yemek yapın"
"Acıktık. "
°
"Ahhh çıldırtıyorsun beni uraz."
"Asıl sen beni çıldırtıyorsun ulan 2 günde kendine benzettim beni,resmen bir kızla çocuk gibi atışıyorum git yaşıtlarınla oyna ağabeyim " gözlerimi inanmıyormuş gibi açtım.
"Bir yaş var aramızda ne ağabeylik taslıyorsun bana . Bak geliyorlar bana yine sağdan sağdan "
Arabanın çarpması ile sarsıldık.
"Yalnız harbiden sağdan geldiler "
"Ooof" dişlerimi sıkarak çığlık atmamı umursamadan bize çarpan arabaların peşinden gitmeye başladı.
Siz şimdi anlamadınız tam , gece güzel bir uyku çektikten sonra sabah kahvaltımızı yaptık dışarıda, kahvaltıdan sonra birşeyler yapmayı planladık ve bunda bizim ısrarlarımız sonucunda lunaparkta karar kıldık.
Fakat ayaz ve okan uraz'larında dahil olmasını istedi ben her ne kadar istemsemde! Sonucunda uraz , akın ve ekin kabul etmiş mete ise işleri olduğunu söyleyip gelmemişti. Çarpışan arabaya binmeye karar verdiğimizde bilirsiniz çok kalabalık olur sadece 3 tane araba kapabildik.
Ayaz binerken yanına derya bindi, ekin'in yanına ise akın zorla bindi tabi bunun öncesinde
"Oğlum siktir git oturmam yanıma "
"Begenmiyorsan sen git " gibi aralarında böyle uzatmalı bir konuşma geçti . Okan ise araba bulamadığından gözüne kestirdiği güzel ve tek binen bir kızın yanına gidip güzel laflarıyla yanına oturdu . Uraz ise tabiki araba bulmuştu. Ben mi ?
"Normal şartlarda yanıma oturmana izin vermem ve şimdide vermiyorum izin defol "
"Gerizekalı senin yanına binmek isteyen mi oldu " diye çemkirmem üzerine omuz silkti
"Istersen diye peşin peşin söyledim. "
"Bana arabamı yok be odun" sinirle baktığımda gözüme tek olan sarışın bir çocuğu kestirdim muhtemelen benim yaşlarımdaydı yanına gidip
"Bu turdan sonra arabanızı alabilir miyim"
"Ah tabi ben bir daha binmeyecegim zaten ama eğer isterseniz şimdi yanıma oturmanızda sakınca yok" demesi ile gülümsedim .
"Teşekkürler fena olmaz" diyerek yanına oturmamın ardından sinsi bakışlarımı uraz'a yollarken o oralı bile değildi fakat böğüren arkadaşım okan ile iş değişti.
"Almi akşam haberlerinde annenin 'çarpışan araba sonu oldu ' adı altında ölüm haberini almasını istemiyorsan hemen uraz'ın yanına geç ." Gözlerimi kısarak baktığımda ,
"Hemen !" Diye bağırması üzerine tıpış tıpış indim. Arabaların çalışması için çalınan zilin sesini duyduğumda kenarı çekildim tabiki onun arabasına binmeyecegim. Yanıma doğru ayaz geldiğinde durdu.
"Uraz'ın arabasına binsene gerizekali"
"Bilmem ben onun arabasına kaza maza yapar ".
"Sen bu gün saçmalama sınırlarını zorluyorsun bin şu arabaya bin deli etme beni" Ayaz uraz'a gelmesi için işaret yaptı. Sonucu biliyorsunuz işte araba durmadan çarptırıldığı için poposundan hasar yiyen almi'nın uraz üzerine bela denemesi .
"Uraz vur vur şu çakma sarışına vur"
"Hani nerde plakasını aldın mı" gözlerimi devirerek cevap verdim.
"9 numarada , bi çok hevesin kaçtı vallahi müsait yerde atsan beni"
"Bence biz bu arabayı direk uçuruma sürelim. "
"Oda bir seçenek tabi"
°
Biraz önceki sarışın çocuktan arabamı devraldigimda tek bindim. Uraz'ı takip edip en hassas zamanında yüklenerek çarpmam üzerine benim arabam ve köşede sıkışması üzere yan koltuğa kaydı.
"Buda götümün intikamı"
"Ne göt varmış sende de anasını satayım benim götüm kaydı burda "
"Terbiyesiz " diyerek başka bir yöne gitmeye başladığımda sesini duydum
"Sen zaten ağzına kötü laf almazsın" dediğinde bağırdım.
"Almam ta- siktir! " .
Uraz'la tartışmamız ardından beni bulduğu heryerde öfkeyle çarpması sonucu vücudum inişli çıkışlı bir grafik olmuştu. Okan'a bir kızın çarptığını ve arkasından kahkaha attığını duyduğumda koşarak pardon ,gaza basarak -ki en son bile 20 ile gitmiyordur- kızın arabasına carptığımda "ahh" diye bir ses çıkardı ve kahkaha attım.
"10 numara benim ona çarpışmıcaksın" dediğimde kaşlarını çattı. Arkamdan sert bir şekilde carpılmam ile akın'ın bögüren kahkahasını işittim. Sinirle onu takip ederken az köşede bir kızı durdurup gülerek muhabbet eden uraz'ı görmemle en sinsilerinden bir gülüş yapıp yanına sürdüm. Hemen yanında durduğunda gözler bana döndü.
"Aa aşkım neredesin sen ya 1 saattir seni arıyorum. Daha sana çarpan kızları bulup indiklerinde takip edip ansızın yakalayıp saç baş girisecegim." Kız ve uraz gözlerini kocaman açmış bana bakarken uraz konuşacaktı ki lafını kestim
"Almira ne -"
"Bu kız kim sevgilim " dedim yapmacık bir sinirle tek kaşımı kaldırıp.
"Şey ben hiç öyle çarpınca şey etmek zorunda kaldı şey ben şey yapayım " diyerek gidince arkasından kahkahaları bastım .
"Bunun intikamını alırım . Senin yüzünden elimdeki yavru ceylani kaçırdım " sinirle söylendiğinde ben çoktan okan'a çarpan kız var mi diye keşfe başlamıştım bile. Erkek kankanız varsa sahiplenin.
Çarpışan araba maceramız küfür, hasar, beddua, ve yakışıklı çocuklar güzel kızlar ile kesişme sonu bitti. Şimdi ise çarpışan arabada durmadan çarpıştığım sevimli mi sevimli sarışın çocuk ile lunaparkta dolaşıyorduk.
Tabi bunun öncesinde ayaz ve okan'dan küfür, tehdit gibi şeyler duyarak kaçmıstım. Söyler misiniz yakışıklı bir çocuğu kaçkere ayağınıza gelirken bulabilirsiniz. ? Yavşaksa çok. Durun çözeceğim eren'ide.
Eren sevimli bir çocuktu yani konuştuğumuz kadarı ile .
"Birşey soracağım " dedi arkasına bakıp gere bana dönerek.
"Sor" diye yanıtladım pamuk şekerini yerken
"Arkamızdan sülalecene gelenler ile bir alakan varmı hayır sabahtan beri dik dik bakıyorlar tırsmadım değil. "
Arkama döndüğüm de gördüğüm şey ile gözlerimi kocaman açtım.
'Evde ağzına sıçacağım' bakışlarını atan ayaz, 'ebeni tersten göreceksin ' bakışı atan okan, 'seni gidi zilli seni' bakışı atan akın , ' şanslı sürtük seni ' bakışını atan derya, 'banane senden guzel kız varmı ' diyerek umursamayan ekin. Ama içlerinden beni en korkutan vardı ki uraz!
'Intikamın amına koyacağım ' bakışları ile sinsice sırıtan uraz. Hızla önüme dönerek konuştum.
"Y-yok canım nereden tanıyacağım bilmiyorum " kafasını olumlu anlamda sallayıp gülümsedi ve yürümeye başladık ki iki adım sonra önümüze geçen uraz'la en içten kufurlerimi ettim.
"Siktir"
"Efendim" dedi eren anlamayarak.
"Siz kimdiniz " dedim lafı döndürerek.
"Inanmiyorum seni arıyoruz sabahtan beri "
"Ne -"
"Fadime kaç kere dedim haber vermeden bir yere gitme diye "
"Ne diyorsun sen be " diye çemkirirken eren girdi.
"Fadime mi karıştırıyor olmayasınız"
"Yine mi , size ne diye tanıttı kendini ece , sude ?"Dedi telaşla uraz. Şu anda ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum ama sonu iyi yere gitmiyor belli. Bu sırada yanımıza diğerlerinde gelmişti.
"Hayır al- almira "
"Buda yeni mi. Bak kardeşim, ha kardeşim diyorum çünkü senin bir suçun yok tüm suç almira'da "
"Anlayamıyorum birşey "
"Bak fadime bir türlü hasta "
"Ne hastası "
"Ne hastası " aynı anda dediğimiz şeye eliyle deli işareti yaptı.
"Kafadan biraz ama biz buna 'erkek delisi' diyoruz . Yani böyle gözüne kestirdiği yakışıklı erkekleri buluyor onlarla buluşuyor başına bela oluyor bırakmıyor peşini . Sen bu gün 2. Sin . Ama kaç oldu bu fadime "
"Doğrusu mu bu almi- fadime " dedi eren .
"Hayır " demiştim ki yan tarafta gülmemek için ellerini ağzına kapayan arkadaşlarımdan! Ayaz konuştu.
"Doğru tabi kardeşim . Aslında onun sevgilisi uraz bu arkadaş ama işte bir erkek yetmiyor "
"Namusumuza kaç kere laf getirdi bu namussuz " diyerek moda giren akın ile gözlerimi kocaman açtım.
"Ah fadime ah" dedi ekin gülerek . Okan ve derya ise ileride anırarak kahkaha atıyorlardı.
"Bunlar niye gülüyor " dedi eren onları göstererek .
"Sinirleri bozuldu onların onlar abisi ve ablası bu kaçıncı kaç kere bu olay yüzünden milletin karısından sevgilisinden dayak yediler . Sinirleri bozuldu" dedi uraz ve devam etti.
"Ama bu sondu artık hastaneye yatmana karar aldık "
"Şey ben gitsem iyi olacak sanırım " diyerek eren uzaklaşmıştı korkuyla. Ben hala olayın sokundayken arkasından bağırd9m
"Eren yalan söylüyorlar " arkasına dahi bakmadan koşarak gitti. Herkes kendini ciddi anlamda yere atıp kahkaha atarken sinirli bakışlarını yolladım.
"Sizi öldürürüm rezil oldum ulan"
"Onu yavru ceylanı kaçırmadan önce düşüncektin"
"Ya bunu anlarımda size ne oluyor "
"Elin oğluyla gidersen , iyi oldu sana" dedi ayaz
"Hakettin dövmediğime dua et lan çocuğu " diye devam etti okan.
"O değil de ağabey çocuk yakışıklıydı"diyen derya.
Hepsi tekrar kahkaha attığında kendimi tutamadım ve bende kendimi yere atarak kahkaha attım benimle beraber daha çok kahkaha atarken geçenler bize delirmiş gibi bakıyorlardı pekte normal sayılmazdık şu durumda.
°°°°°
Ders zilinin çalmasına iki dakika kala hocadan tuvalete diye izin alıp kolidorda kahkahalarla koşarak uraz'ların bulunduğu bir üst sınıfa gittim ve tam kapının önünde durdum. Pazartesiydi bu gün ve ikinci dersteydik. Saatin erken olmasından dolayı bizimkiler evde büyük ihtimalle uyuyordu ve ben gidene kadarda uyanacaklarını hiç sanmıyordum. Sınıftan çıkmadan önce akın'ın kulağına 'bir dakika içinde uraz'ların sınıfının önünde olmazsan çok şey kaybedersin ' diyerek onu meraklı gözlerle bıraktım .
"51,50,49,48"
"Ne sayıyorsun kızım neden çağırdın bak değmeyecek bir şeyse parampinçik ederim seni . Ne gülüyorsun sen mal gibi "
"Akın'cım sus ve olanları izle " dememin ardından zil çaldığı gibi bodozlama içeri girdim. Hoca ile birlikte gözler bana dönerken pek sevgili kimyacımız konuştu
"Kızım kapıda mi bekliyordun " derken sırıtarak
"Evet " dememin üzerine uraz gülerek.
"Hocam hasretime pek dayanamaz " dediğinde gülmemden taviz vermedim ve elimdeki telefonumdan video başlattım. Kayda aldığında uraz gülerek yanıma geldiğinde bir kaç kişiden gülme sesi geldi .
"He evet hasretine dayanamadım yürü kantine gidelim açım ben bana yemek ısmarla "
"Az ye de hizmetçi tut fakir görünümlü ali ağolu ." kolidordan çıkarken ben arkasına geçtim ve gördüğüm şeyle kahkaha atmayı geçin anırdım. Bütün gözler önce bana sonra baktığım yere döndüğümde kolidorda sesli bir kahkaha yankılandı. Uraz ne oluyor dercesine baktığında
"Kaçırdın ya bir kız düşmüştü" bahçeye çıkana kadar herkes gördüğü şeyle gülüyordu .
Bahçede bir grup yanımızdan geçerken kahkaha attı uraz'a bakarak.
"Olum açıkta birşey mi va-" diyip söylenerek uraz'ın arkasına bakan mete
"Siktir " deyip kahkaha attı.
"Ne oldu lan "
"Ağabey sana bir şey kabarmış " ekin'in lafıyla sabahtan beri ağzını kapatıp tutan akın kahkahalarını serbest bıraktı.
"Aaa uraz o ne öyle " dedim bilmiyor gibi.
"Oğlum deli etmeyin lan ne olmuş "
"Bekle bekle resmini çekeceğim " diyip uraz'a gösterdi. Ilk teneffüs bana lunaparkta yaptıklarını unutamadığım için kırmızı mürekkebi sırasına dökmüş ve onu lafa tutarak biranda oturtturmuştum ee normal olarak krem rengi pantolonunda arkasında kan gibi duran bir leke vardı.
"Siktir bu ne lan " diye anırdı uraz.
"Uraz ne bu sinir özel gününde falan mısın aaa pardon öylesin değil mi bak unutmuşum " diyerek kahkaha attım.
"Almiraaaaa!" Ismimin cok sert ve yükseksesle anılması üzerine uraz'dan kaçmam gerektiğini anladım bir kaç adım atmıştım ki arkamdan hızla gelen uraz'a dönüp tekrar kahkaha attım.
"Arkamdaki kara lekeyle cidden okulda beni kovalıyacak mısın, hayır benim için zevk olur "
"Aaaah! Seni öldüreceğim kızım " korkmam gerekse de kahkahalarını tutamadım bütün okul gülerek bize bakarken ayaz üzerindeki ceketi çıkardığında kaçmam gerektiğini anladım ve koştum.
"Sen bekle kızım, şu lanet pantolunu çıkarıp senin işini göreceğim " duyduğum ses ile kendimi sınıfa attım. Sırama geçtiğimde yüzümdeki galibiyet gülümsemesi silinmiyordu , ki berk'in gelmesi ile silindiğini söyliyemiceğim aksine patlayan kaşı ile daha çok arttı.
"Ne o hoşuna mı gitti"dedi ters ters.
"Hadi canım ayaz mı yaptı onu " diyerek akın girdi içeriye .
"Hanım efendinin seveni çok " dedi berk .
"Ağabeyim tarafından dayak yemek çok hoşuma gitti ve okan sana o gün vurmadığı ı için çok pişman istersen o anları tekrar yaşamak benim için zevk " dedim sırada yayılmamı bozmadan . Oda kendi sırasına oturarak tek kaşını kaldırıp baktı.
"Cidden ağabeyin mi " dedi şaşırarak.
"Evet . "
"Seni araştırdım, ama annen minik kız kardeşin ve oldukça ünlü bir iş adamı ah pardon ölü bir iş adamının kızı olduğundan başka, bir ağabeyin olduğunu öğrenemedim "
Selam kahkaha ailesi.
Bu berk can sıkmaya başladı bak .
Neyse bundan sonraki bölümler yavaş yavaş olayların içine gireceğiz haydi hayırlısı sizi seviyorum .
Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro