Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

84. Bölüm: Yeni Arkadaşlıklara Diyelim

James parmaklarını saçlarına daldırıp derin bir nefes aldı. Az da olsa dağınık dalgalarından uzak kalmıştı, durmadan içinden laf saydığı Remus ve Sirius yüzünden. Aslında son bir saattir laf saymıyordu, ne de olsa kendileri sayesinde Valeria Alvin ile tanışmıştı. Yalan söyleyemezdi, kendisiyle tanışıp vakit geçirebildiği için gayet mutluydu. Yeni bir arkadaş kazanmıştı sonuçta.

"Valeria." James, Valeria'nın mavi gözleri kendisine dönünce bir anlık bekledi. Gözlerindeki parıltı, ona yoğunlaştıkça yer değiştiriyor, yaramaz bir çocuğun devamlı koşuşturması gibi dönüp duruyordu. Kızın karakterinde rastladığı sakinliğin aksine gözleri enerjiyle yanıp tutuşuyor, buz mavisi gibi soğuk bir rengi bile sıcacık ve samimi bir ortama çeviriyordu.

"Efendim?" Valeria, James'in kendi gözlerine odaklanmasından kendisinin ilginç bulduğu bir şekilde keyif alsa da konuşmasının devamında ne diyeceğini merak etmeye başlamıştı.

James havada durmaktan yorulan ellerini saçlarından ayırdı. Sessizliğin uzun sürdüğünü fark etmişti ama kızın gözleri kendisine cümlesini tamamlamak için gerekli olan enerjiyi kaybettirmişti. "Teşekkür ederim."

James, profesörlerin "muzip sırıtma" olarak adlandırdığı samimi gülümsemesini kıza sunarak aradaki garip enerjiyi dağıtmayı umdu.

"Rica ederim." Valeria, James'in bu gülümsemesini tanıyordu ve yakından tanık olana kadar nasıl insanlarda etki bıraktığını anlamamıştı.

James'in devamlı kızıl saçlı bir kızın peşinden koştuğunu biliyordu, devamlı lanet okuduğu isim hafızası yüzünden de kızın ismi aklına gelmiyordu, kızılın da ona bir türlü şans vermediğini duyuyordu çevresinden. Kendisiyle aynı binada olduğu halde tanışmadığı Severus Snape'in kızıl saçlıyla olan yakın bir arkadaşlığı olduğundan haberdardı ancak kendisini kızılla pek görmüyordu artık nedeninden de bihaberdi.

Tabii James Potter hakkında bildiği bir diğer şey de okuldan atılan Monica Martinez idi. Monica ile de pek bir etkileşimi yoktu ama Lucius Malfoy ile olan kavgasından sonra okuldan atıldığında ismini duymayan kalmamıştı. Monica ile James'in beraber olduğunu Monica okuldan atıldığında öğrenmişti. Monica Martinez, Slytherin binasında uzun bir süre konu olmuştu.

Yine de, adını unuttuğu kızıl karşısındakinin kalbini çalmıştı ve bu Valeria'nın aklında tutması gereken bir şey olacak gibi duruyordu.

James ellerini birbirine sürttü. "Ee, senin notları temize geçelim o zaman, zaten mükemmel görünüme tekrar kavuştum, sıkıntı yok."

Kendi yanıtını beklemeden James kızın elindeki notları kapıp incelemeye başladı. Üzerine kahve bulaşmamış parşömenleri çıkardı.

🍀
(yarım saat sonra)

Valeria, James'in el yazısına bakıp gülümsedi. Daha yeni düzelmiş dağınık dalgalarının aksine oldukça özenli, her harfi seçilebilen ve italik sayılabilen el yazısı parşömene çok yakışıyordu.

James'ten daha hızlı bir şekilde üzerine kahve dökülen ders notlarını temize geçmeye devam etmek üzere kafasını parşömenine çevirdi tekrar. Kendi el yazısı, James'inki kadar güzel olmamasına rağmen çocuktan çok daha hızlı yazıyor ancak parşömenin her tarafına mürekkep izi bırakıyordu.

Yine de derslerde hızlı not alabilme yetisini düzgün el yazıya tercih ediyordu.

"Yok artık!" Valeria, James'in hayret eden cümlesine döndü. "Ne ara bu kadar çok yazdın ki sen?"

"Biraz yavaş yazıyorsun James." Valeria çocuğun sorgulayıcı bir biçimde havaya kalkan kaşlarına cevap verme gereği duydu. "Gerçi yazının güzelliği benimkini her şekilde geride bırakıyor ama yine de, yavaş yazıyorsun."

James kızın içtenlikle gülümseyen buz mavisi gözlerine bakıp omuzlarını silkti. "Farkındayım ama hızlanmıyorum, yazım güzel olmasa da hızlı yazmak istiyorum ama alışkanlık oturunca kırılmıyor sanırım."

Valeria çocuğun parşömenini önünden çekip kendininkinin yanına koydu. Kafasını önce sağa sonra sola eğip parşömenleri inceledi.

"Yok, sağdan da soldan da seninki—"

"Bak ne diyeceğim," James kızın lafını kesmenin heyecanlıyla hızlıca devam etti. "El yazıları hakkında konuşmak harika da olsa, başka şeyler de paylaşabiliriz diye düşünüyorum. Ne dersin, biraz benimkilerle tanışırsın bir ihtimal yarın sabah kahvaltıdan sonra bize katılmak istersen."

Valeria Alvin, James Potter'ı reddetmenin mümkün olmadığını düşündü karşısındakine bakarken. Dağınık dalgaları, enerjiyle parlayan ela gözleri, şekilli burnunda kaymış yuvarlak gözlükleri, birbirine kavuşmuş uzun parmakları ve kendinden emin duruşuyla istediği cevap dışında herhangi bir şey duymayacağını ifade ediyordu zaten.

Valeria verebileceği tek cevabı verdi. "Tamamdır, yarın görüşürüz."

🍀

Hayley Tate gergin olduğunu belli etmemeyi umursamayacak kadar gergindi.

En iyi arkadaşı olan Regulus'un Jenna ile olan ilişkisi ilerledikçe güçleniyordu ve Hayley bu durumda arada kalan oluyordu. Jenna ile samimi değillerdi pek, Regulus ile sevgili olmadan önce Jenna Dare kendisi için tam bir kabus haline gelmişti. Regulus ile hiç anlaşamayan Sirius'un yakın arkadaşı olduğundan ve kontrol edilemez bir öfkeye sahip olduğundan dolayı Jenna devamlı kavgalarda yer alan, Regulus'un huzurunu bozan biri olarak yer etmişti kendisinde. Kendisini suçlamıyordu, en iyi arkadaşının devamlı üzerine yürüyen bir kıza samimiyet duyamazdı zaten.

Oysa, şimdi işler değişmişti. Regulus, Jenna'ya uzun süreli bir platonik hoşlantı hissettikten sonra Hayley'nin ondan hiç beklemediği bir cesaretle kıza açılmıştı; Jenna'nın da Regulus'a karşı boş olmadığı ortaya çıkmıştı. Hayley ilk aylarda Jenna'nın Regulus'un cesaretine hayran kaldığını ve romantik duyguların iş içinde olmadığına inanmıştı ama her geçen gün Hayley'nin aleyhine ilerlemiş ve yanlış olduğu ortaya çıkmıştı. Jenna da Regulus'tan hoşlanıyordu ve Hayley ilişkilerini nadide olan samimi, dürüst ve büyüyen bir sevgi temalı olarak görüyordu.

Bu da Regulus'un en iyi arkadaşı olarak Hayley'yi içten bir şekilde memnun eden büyük bir dönüm noktasıydı Jenna ile ilgili görüşleri adına. İlişkinin ilk başlarında Jenna'yı sevip sevmemeyi bir kenara bırakıp Regulus adına mutlu olan Hayley, bugün Jenna'nın özgüvenine, cesaretine, güçlü duruşuna ve asilliğine hayrandı.

Şimdi ise içindeki bütün tereddütlere karşı Jenna ile buluşmayı bekliyor, biraz içi içini yiyordu ama bunu tatlı heyecana vuruyordu.

Jenna'nın kumral ve tepeden toplanmış saçları Hayley'nin dikkatini yakalayan ilk detaydı. İnce dudaklarında minik bir gülümseme vardı kendisine yönelik, Hayley bu gülümsemeyi yakınen tanıyordu çünkü kendisinin yüzünde de bu gülümseden olduğuna o an için emindi. Jenna'nın kendisine, Hayley'nin Jenna'ya karşı hissettiği her şeyi ayna yansıması gibi hissettiğini biliyordu.

"Selam!"

Hayley, Jenna'nın olabildiğince samimiyet dolu cümlesine yanıt verdi. "Merhaba, nasılsın?"

"Şu ciddiyet duvarını aşabildiğimizde kesinlikle daha mutlu olacağıma eminim, sen nasılsın?"

"Kesinlikle aynı görüşteyim ama zamana bırakmak en iyisi değil mi?"

Jenna gülümsedi. "Bence tahmin ettiğinden daha kısa bir zamana ihtiyacımız olacak Hays."

Hayley rüzgarla yüzüne dolanan sarı buklelerini ittirdi. "Bu kadar ortak noktamız varken zamana ihtiyacımız bile olmayabilir."

Jenna sağ elini yumruk haline getirip Hayley'ye çevirdi. "Komik olduğunu farkındayım ama bu da bir adımdır. Yeni arkadaşlıklara diyelim mi?"

Hayley minik bir kahkaha atarak omuz silkti. "Yeni arkadaşlıklara diyelim."

İki kızın çocukça olduğu varsayılan yumruk tokuşturması yavaşça şekillenecek ve güzel bir arkadaşlığın, iki farklı ama ortak noktalara sahip ruhun, eğlenceli zamanların oldukça samimi ve sade bir başlangıcı olarak kalacaktı.

🍀

yine bir yazar notu çünkü neden olmasın:
canlar, sanki alctm eski tadı vermiyor size, haklı mıyım? yani ben yazarken eski tadı alıyorum ama sizin açınızdan bilmiyorum yani sanki eskisi gibi değil diye hissediyorum. isterseniz sözümü tutma adına olayları biraz hızlandırıp hızlıca kitabı bitirmeye odaklanayım. ya da eğer eski tat geliyorsa aynen devam diyeyim. bölümler de hızlanacak, merak etmeyin

seçim sizin

bu arada söylemeden geçemeyeceğim, desteğiniz ve anlayışınız için teşekkürler. bölüm soran olsa da genel olarak bana ihtiyacım olan zamanı tanıdınız. hala tam olarak "iyileşebilmiş" değilim ama yavaş yavaş alışacağım.

Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro