Chào các bạn! Vì nhiều lý do từ nay Truyen2U chính thức đổi tên là Truyen247.Pro. Mong các bạn tiếp tục ủng hộ truy cập tên miền mới này nhé! Mãi yêu... ♥

ÖDT- Cenk KARA


İsim = Cenk

Soyisim = Kara

Yaşadığı şehir= İzmir

Doğum tarihi = 19.02.1986

Ölüm tarihi = 27.09.2013

Psikolog = Ali ERDİNÇ


Psikolog Ali'den;

Kapıdan içeriye girdiğimde beni bekliyordu.Tam karşısına oturdum ve göz teması kurmaya çalıştım. Sadece çalıştım. Göz temasından oldukça fazla kaçınıyordu. "Nasılsın" diye sordum. Sadece kin ve nefret dolu bir şekilde baktı. Sonrada arkasını dönüp yattı. Hastanede yattığından beni sorumlu tutuyordu. Babası öldüğünde Cenk'i bana emanet etmişti. Babası eski dostumdu. Cenk ilk zamanlarda iyi olsa da zaman geçtikçe ve onu gözlemledikçe ileri derecede şizofreni hastası olduğunu fark ettim.


Cenk'ten;

Arkamı dönüp yattığımda o piçin çıkmasını bekledim. Her şey onun yüzündendi. Babam beni ona emanet etmişti ama o beni bu delilerle dolu hastaneye yatırmıştı. Babamdan da nefret ediyordum. Gerçi bu adamın bana böyle davranacağını bilseydi ona bırakmayacağını biliyordum. Kapı kapandığında çıktığını anladım ama hareket etmedim. Verdikleri ilaçlar yüzünden kendimi çok halsiz hissediyordum. Ben niye buradayım? Neden bu ilaçları alıyorum? Neden!? İyiyim ben. Burada kalan delilerle bir değilim. Akıl sağlığımda yerimde. Ne istiyorlar ki benden?


GEÇMİŞ;

Yağmurdan sırılsıklam olmuştum. Hala inanamıyordum. Ayakta duracak halim kalmayınca dizlerimin üzerine çöktüm. Babamdan sonra ilk kez ağlıyordum. Sonuçta yine kaybetmiştim. Sevdiğim kızı kaybetmiştim. En yakın arkadaşımı kaybetmiştim. Bu şerefsizliği hak edecek ne yapmıştım? Bu yaptıklarını ödemelilerdi. Teker teker ödemelilerdi. Beklide şuan hala barda öpüşüyorlardı. Başından beri kandırılmıştım. Çok dalga geçmişler miydi arkamdan? Çok gülmüşler miydi? Peki ben buna göz mü yumacaktım? Hiç bir şey olmamış gibi mi davranacaktım? Hayır! "HAYIR!!" diye bağırdım ve daha şiddetli ağlamaya başladım. Bana bunu yapamazlardı. İçime dolan nefretle ayağa kalktım ve bara doğru yürümeye başladım. Beni öldürdüyseler onlarda öleceklerdi. Cehennemde tekrar görüşecektik. Bara girdim ve gözlerimle etrafı taradım. Birbirlerine yapışık bir şekilde dans ediyorlardı. Hızlıca bar tezgahına gittim. Bir içki şişesi aldım ve bar tezgahına vurdum. Yüksek sesten dolayı pek takan olmadı. Bu işimi kolaylaştırmıştı. Yanlarına gittiğimde beni ilk fark eden Selin oldu. Daha tepki veremeden Hakan'ı kendime çevirdim. Ne yaptığımı anlamazken elimde kalan kırılmış şişeyi karnına sapladım. İnleyerek eğildiğinde kızaran gözlerime zıt olarak gülümsüyordum. Selin ağlarken kolunu tuttum ve "Bunu sen istedin" diyerek duvara ittim. Artık burada işim bitmişti. Herkesin şaşkın bakışları altında bardan çıktım. Eve yürürken tek istediğim dinlenmekti. Bedenen değil ruhen...

Eve geldiğimde babamın fotoğrafını elime aldım. O her zaman benim kahramanım olmuştu. Erken gitmişti ama bu onun seçimi değildi. "Özür dilerim" fotoğrafı öpüp yerine koydum. Bu evde Ali amcayla kalıyorduk. Babam beni ona emanet etmişti ama o adamda beni rahatsız eden bir şey vardı. Garipti. Banyodan fare zehrini alıp odama gittim Ruhen yaslanmış gibi hissediyordum. Elime aldım ve içmeye hazırlandım. Elimi ağzıma götürürken gözlerimi kapattım. Ayak sesi duymamla elime vurulması bir olmuştu. Gözlerimi açıp şaşkınca Ali amcaya bakarken o beni kolumdan tutup karşısına oturttu. "Neden yaptın?" Diye sorarken cevap vermedim. Bu adam her konuda soğukkanlıydı ve bu beni korkutuyordu. "Anlat hadi" Beklide anlatıp rahatlamalıydım. Her şeyi baştan sona anlattığımda gözlerinde garip bir ifade vardı. Bana sorunluymuşum gibi bakıyordu Beni evden çıkarttı ve arabasına bindirdi. "Ali amca nereye gidiyoruz?" Arabayı çalıştırırken bana bakıp "Emin ol daha iyi hissedeceksin" dediğinde anlamadım ama sesimi çıkartmadım. Bir hastaneye geldiğimizde yutkundum. Fare zehrini içmemiştim ki neden buradaydık? Beni bir odaya götürdü ve " Şimdilik burada kalacaksın ben daha sonra geleceğim" dedi. Neden diye soramadan dışarı çıkıp kapıyı kilitledi. Ruh hastalarının kaldığı hastane olduğunu çok sonra fark ettim. Yatağa yattım. Öylece hareket etmeden durdum. Kaç saat geçti bilmiyorum ama kilit sesini duymamla hemen ayaklandım. Sıkılmıştım buradan. Amcam beni çıkarmak yerine gelip yatağa oturdu ve konuşmaya başladı.

"Senin artık burada kalman gerek"

"Ama neden?"

"Uzun süredir seni gözlemliyorum ama şizofreni hastası olduğunu şimdi kanıtlayabildim"

"Ben hasta değilim!" Bana bakarken hiçbir tepki vermedi.

"Şaka mı bu?"

"Barmene sorduğumda hiçbir kavga olmadığını söyledi ve güvenlik kameralarına baktığımızda ne sevgilini ne arkadaşını göremedik. Onlar tamamen senin hayal ürünün. Aslında onlar ve o olaylar yok" Tepki veremedim.

"Sen anlatırken de bu yüzden şüphelendim. Anlattığın zamanların çoğunda evdeydin. Zamanlar birbirini tutmuyor."

"B-u o-olamaz"

"Ben bu hastanede psikolog olarak çalışıyorum ve senin için burada kalman daha iyi. Emin ol daha iyi olacaksın."

Odadan çıktığında kendimi yere bıraktım. Yalan söylüyordu. Beni istemediği için buraya kapatmıştı. Hepsi yalandı. Onların var olduğundan emindim. Evet kesinlikle yalan söylüyordu...

3 Ay Sonra

Cenk'ten;

Bana verilen ilaçlar yüzünden baya hissizleşmiştim. Kapı sesini duyduğumda o tarafa baktım. Hemşire gelmişti ve yeniden ilaç içecektim. Ama bitmiştim. Amcam niye beni durdurdu ki? Şimdi daha huzurlu olabilirdim. Hemşire gülümseyerek yanıma geldi ve ilacımı uzattı. Aslında buradan kurtulabilirdim. Hemşireye gülümsedim ve su dolu bardakla ilacı aldım. İlacı ağzıma attım ve dilim altında tutmaya başladım. Suyu içtim, Hemşireye gülümsedim ve hemşire tam çıkarken bardağı yere bilerek düşürdüm. O görmeden en büyük parçasını elimde sakladım. Hemşire eğilip kırıkları toplarken omzundan tutup boynuna elimde sakladığım büyük cam parçasını sapladım. Ve koşarak odadan çıktım. Hastane koridorunda hızlı adımlarla ilerledim ve çıkışa ulaştım. Hastaneye yakın bir köprü vardı. Bu benim kurtuluşum olabilirdi. Köprüye doğru koştum ve o büyük merdivenleri tırmandım. Aslında bakarsanız bu iş aklıma yatmıştı. Önce yavaşça trabzanlardan geçtim. Arkamdaki arabalar korna çalıyordu. Hiç biri umurumda değildi, tıpkı Ali ERDİNÇ gibi. Onun yüzünden bu haldeydim. Ben hasta değildim. Her şey Selin ve Hakan'ın suçuydu. Şimdi gidiyorum daha huzurlu ve rahat olabileceğim yere.

Yavaşta derin sulara düşüyordum.

Ve şimdi derin bir karanlığa merhaba diyorum.


Yazardan;

Cenk şizofreni hastası biriydi. Babasının ölümünden sonra ileri düzeye yükseldi.

Cenk'in ölüm haberini alan Doktor Ali bu olaydan sonra pişmanlığıyla birlikte şehri terk etti.


Bạn đang đọc truyện trên: Truyen247.Pro

Tags: